"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnfak etmek

Halil ELİTOK
04 Haziran 2019, Salı
Bu yıl Diyanet İşleri Başkanlığı Ramazan-ı Şerif ayında ağırlıklı olarak ‘İnfak’ konusunun işlenmesini istemiştir.

Hayatın bütün kademelerinde geçerli olan ve toplumun temel taşlarını oluşturan esasların başında infak gelir. İnfak, sosyal barışın gerçekleşmesinde önemli bir harçtır. İnsanlar arasındaki uçurumun önüne geçen ve sosyal patlamaları önleyen önemli bir faktördür. İnfak, Zengin ve fakir arasındaki dialoğu kuran ve birbirlerinin hallerini anlama fırsatını veren bir araçtır.   

İnfak, sadece zekâtın, fitrenin ve sadakanın verilmesi değildir. Bunlar zaten asli görevlerdir. Bunların yanında hali ve kali infaklar da esastır.

İnfakın esasını oluşturan ve hicretin ikinci yılında farz kılınan zekatın farziyeti kitap, sünnet ve icma’ ile sabittir.

Kur’ân-ı Kerimde bazı ibadetler ve salih ameller aynı ayetlerde peş peşe ehemmiyetine binaen beraber zikredilmişlerdir. Örneğin Namaz, zekât ile beraber zikredilmiştir. “Onlar namazlarını dosdoğru kılan ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden zekâtını verenlerdir.”1  

Sebebi, namaz; hadiste ifade edildiği gibi “dinin direğidir.”2  

Zekât da İslâm’ın köprüsü olmasıdır. Çünkü Hz. Peygamber (a.s.m.): “Zekât, İslam’ın köprüsüdür”3 buyurur.

Kur’ân-ı Kerimde 18 yerde namaz ile zekât aynı ayetlerde beraber zikredilmişlerdir. Demek ki; birisi dini, diğeri asayişi muhafaza eden iki ilahi esastırlar. Bunun için birbirleriyle bağlanmıştır.

Yardım vasıtası zekâttır. İnsanların içtimai hayatının intizamını ve asayişini temin eden yegane vasıta zekâttır.

Evet, eğer tarihi bir nazarla sahife-i aleme bakacak olursan ve o sahifeyi lekelendiren beşerin mesavisine, hatâlarına dikkat edersen, hey’et-i içtimaiyede görülen ihtilâller, fesatlar ve bütün ahlâk-ı rezilenin iki kelimeden doğduğunu görürsün.

Birisi: “Ben tok olayım da, başkası açlığından ölürse ölsün, bana ne.”

İkincisi: “Sen zahmetler içinde boğul ki, ben nimetler ve lezzetler içinde rahat edeyim.”

Alem-i insaniyeti zelzelelere maruz bırakmakla yıkılmaya yaklaştıran birinci kelimeyi sildiren, ancak zekâttır.4

İnfakı yapan kimse bunu bir karşı tarafı minnet altına almak amacıyla yapılırsa bunun hiçbir getirisi yoktur. Hazret-i Mevlana bu konuda şöyle ifade eder:

“Irmak kıyısında oturup da suyu esirgeyen, ırmağı görmeyen kör bir kişidir.”  Rabbimiz de, ayet-i kerimelerde biz kullarını böyle bir gönül körlüğüne ve nankörlüğe düçar olmaktan açıkça ikaz buyurmaktadır:

“Size ne oluyor ki, Allah yolunda infâk etmiyorsunuz? Oysa göklerin ve yerin mîrâsı Allâh’ındır!..”5

“…Göklerin ve yerin hazineleri Allâh’a âittir. Fakat münâfıklar bunu anlamazlar.”6

“İşte sizler, Allah yolunda harcamaya çağrılıyorsunuz. İçinizden kiminiz cimrilik ediyor. Ama kim cimrilik ederse, ancak kendisine cimrilik etmiş olur. Allah zengindir, siz ise fakirsiniz…”7 

Hadis-i kudside de şöyle buyrulur:

 “İnfâk et, sayıp durma, Allah da sana karşı nîmetini sayıp esirger. Paranı çömlekte saklama, Allah da senden saklar.”8 

Dipnotlar:

1- Enfâl Suresi, 8/3.

2- Mutlu, Döğen, Hatip, a.g.e. c.2, s.533.

3- Terğib ve’t-Terhib, c.1, s.517.

4- Nursi, Said; İşaratü’l-İcâz, Yeni Asya Neşriyetı, İstanbul-1994. S.49. 

5- Hadid Suresi,  57/10.

6- Münafikûn Suresi,  63/7.

7- Muhammed Suresi,  47/38.

8- Buhari, Zekat, 21; Müslim, Zekat, 88. 

Okunma Sayısı: 4417
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı