"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hilim ve akıl

M. Ali KAYA
17 Kasım 2025, Pazartesi
Peygamberimiz (asm) “Tökezlemeyen, yanılmayan halîm ve akıllı olmaz, tecrübe edinmeyen hakîm olmaz” (Tirmizi, Birr, 86.) buyurdular. Hilim, yumuşak huylu ve vakur olmak anlamına gelir ki akıllı insanın özelliğidir. Bu sebeple hilim akıl olarak ifade edilir. Bunun için Atâ b. Ebî Rabâh “İlim ile hilimden daha güzel birbiriyle uyuşan, bütünleşen bir şey yoktur” demiştir.

Halîm kişi tedbirli olmalı, geçmişteki yaşantılarından, hatalarından, eksiklerinden ders çıkartmalı, tecrübeleri ışığında hareket etmelidir. İnsan, tecrübeleri sayesinde halîm olduktan sonra da kendisinden hikmetli işler sadır olur. Hikmet, en güzeli, en güzel şekilde bilmek anlamında, bilgi, ince anlayış, kavrayış olup tecrübelerle ulaştığı bilgelik düzeyine işaret etmektedir. Nitekim yukarıdaki hadis, hakîm olmayı tecrübeli olmaya bağlamaktadır. Halîm ve hakîm kişi, attığı her adımın sonucunu önceden düşünen ve ona göre istikametini belirleyen kişidir. Bundan feraset meydana gelir. 

*

Feraset de ilmiyle âmil olan akıllı kimseye yüce Allah’ın ilhamla yol göstermesi denilebilir. Peygamberimiz (asm) “Mü’minin ferasetinden sakının, zira o Allah’ın Nur’u ile bakar” (Tirmizi, Tefsir, 16.) buyurması ilmiyle amel eden bir mü’minin Allah’ın ilhamına mazhar olacağı anlamına gelir. Nitekim peygamberimiz (asm) “İlmiyle amel edene Allah bilmediğini öğretir. Onu amele de muvaffak kılar. Sonuçta kul Cenneti hak eder. Kim de bildiği ile amel etmezse, bildiğinde de şaşırır, Allah onu amelde muvaffak kılmaz.” (Ebu Nuaym, Hilye, 15.) buyurarak buna işaret etmiştir. Yüce Allah “Elbette bunda feraset sahipleri için ibretler vardır.”  (Hicr, 15:75.) ayeti ile feraset sahiplerinin düşünerek ibret alacağını ifade etmiştir. 

*

Yüce Allah “İnananlar, ancak onlardır ki Allah anılınca yürekleri titrer, onlara ayetleri okununca da inançlarını arttırır ve Rablerine dayanırlar” (Enfal: 2.) buyurur. Feraset sahibi mü’minler, “Gerçekten de göklerin ve yeryüzünün yaratılışında, geceyle gündü- zün birbiri ardınca gelişinde aklı tam olanlara deliller vardır. Onlar, Allah’ı ayaktayken, otururken ve yan üstü yatarken anarlar ve göklerle 

yeryüzünün yaratılışını düşünürler de ‘Rabbimiz Sen bunları boş yere yaratmadın, Seni noksan sıfatlardan tenzih ederiz, bizi cehennem azabından koru derler.” (Âl-i İmran, 3:190-191.)

*

Akıl ilim ve tecrübe ile gelişir. Hz. Ali (ra) “Yaşlı bir kişinin fikri, bana, genç birinin görüşünden daha sevimlidir” demiştir. Yüce Allah “Allah mü’minlerin velisi ve dostudur, onların karanlıklardan aydınlığa ve nura çıkarır” (Bakara: 257.) buyurur. Kudsî bir hadiste de “Kulum bana, kendisine farz kıldığım ibadetlerle yaklaşır. Sonra nafile ibadetlerle de yaklaşmaya devam eder. Sonunda onu severim. İşte o zaman onun işiten kulağı, gören gözü, sımsıkı tutan eli, yürüyen ayağı mesabesinde olurum. Benden bir şey isterse bunu ona veririm. Bana sığınırsa onu korurum...” (Buhârî, Rikak, 38.) buyurmaktadır. 

Bu ayet ve hadisler gösteriyor ki iman eden, ilim ve ameliyle Allah rızasını amaç edineneler Allah’ın velileridir ve yüce Allah veli kullarına ilham yoluyla hak ve hakikati gösterir ve onları feraset sahibi yapar.

Okunma Sayısı: 158
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı