"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Cemal Paşa’nın Kanal Harekâtı

M. Latif SALİHOĞLU
14 Ocak 2021, Perşembe
GÜNÜN TARİHİ: 14-15 Ocak 1915

Yaygın tâbirle "Üç İttihatçı"dan biri olan Cemal Paşa, emrindeki 25 bin kişilik bir kuvvetle Kanal (Süveyş Kanalı) Seferini başlattı: 14 Ocak 1915.

Birinci Dünya Harbi’nin en şiddetli günleri yaşanıyordu. Bahriye Nazırlığı yanında Filistin-Suriye hattındaki 4. Ordu Komutanlığını da üstlenen Cemal Paşa, Mısır'ı işgale hazırlanan İngilizler'e karşı mücadele vermek için, kendince bir plan geliştirdi. Bu plana göre, Süveyş Kanalı kontrol altına alınacak ve işgalcilerin Mısır'ı ele geçirmesi engellenecek idi.

Bu maksatla Osmanlı Ordusu 14/15 Ocak gecesi Gazze-Birussebi bölgesinde toplanarak ileri yürüyüşe geçti.

4. Orduya bağlı birlikler, çok büyük zahmet ve müşkilâtla, nihayet Şubat ayı başında Timsah Gölü ile Acı Göl arasındaki bölgeden Kanal'a doğru taarruza geçti.

Beş tabur kadar Osmanlı askeri, kıyıya indikten sonra “Dumbaz” denilen çelik kaplı teknelerle karşı kıyıya doğru ilerlemeye başladı. Ancak, İngiliz kuvvetleri şiddetli bir ateşle karşı koydu. O Dumbazların çoğu battı.

Bu arada, kıyıya ulaşabilen 600 kadar asker şehit oldu veya İngilizlere esir düştü.

3 Şubat 1915 sabahı gün ağardıktan sonra harekât sahasında bulunan Cemal Paşa, verilen ağır kayıp karşısında şaşkına döndü ve bu şartlarda Süveyş Kanalı'nı ele geçirmenin mümkün olmadığını anladı. Derhal kuvvetlere geri çekilmesi emrini verdi.

Cemal Paşa, bölgede kaldığı savaşın son günlerine kadar da, askerî yönden ciddî bir varlık gösteremedi. Kayıp üstüne kayıplar yaşandı.

En ağır kayıplar ise, savaşın son haftalarında yaşandı. Bölge, İngiliz ve Fransız birliklerine âdeta peşkeş sûretiyle terk edildi.

Zira, buradaki İttihatçı paşalar, Araplar'dan bir an evvel kopmak istiyorlardı. Ne yazık ki, bu kopma süreci içinde, on binlerce Osmanlı askeri de heder edildi.

Sarıkamış kar altında; yüreğimiz kor altında

“Sarıkamış Fâciası”nın üzerinden 106 sene geçti. Acısı ise, yüreklerimizde hâlâ taptaze duruyor.

Yaklaşık 90 bin askerimizin bulunduğu Kafkas Cephesi’nin en kritik mevkii olan Sarıkamış’ta, 1915 senesinin bilhassa 14/15 Ocak gecesinde, eksi kırklara (-40) kadar varan şiddetli soğuklar sebebiyle, binlerce Mehmetçiğin donarak şehit olduğu anlaşıldı. 

Muhtelif kaynaklara göre, en az 18, en çok 90 bin (Genelkurmay Harp Dairesine göre 30-40 bin civarında) askerimizin şehit olması sebebiyle, bu elim hadise “Sarıkamış Fâciası” ismiyle anılıyor.

Esasen, şehit sayısı ne olursa olsun, orada yaşananlar meselenin ehemmiyetini azaltmıyor, küçültmüyor. Aynı hakikat, Çanakkale Savaşı için de geçerli. Mühim olan, vakıayı olduğu gibi dosdoğru bir şekilde yansıtmaktır.

Bu iki cephede yaşanan hadiselerin çarpıtılarak veya abartılarak yansıtılmasının öncelikli sebebi, İttihatçılar ve özellikle Enver Paşa hakkındaki peşin hükümlü fikir ve kanaatlerdir. Kimisi kökten hain ilân etmiş onu, kimisi de düşmana karşı merdane şekilde çarpışan birer kahraman olarak görmüş. Abartılı rakamların ve ifrat ile tefrit arasındaki yaklaşımların asıl sebebi de budur. 

Oysa, dahilde çok kötü ve tarafgir bir politika izleyen İttihatçılar'ın çoğu, hariçteki düşmana karşı canla, başla çalıştı. Dönme ve masonik kesimin dışında kalanların, herhangi bir ihaneti söz konusu değil.

Kaldı ki, o hengâmede düşman kuvvete taraf olurcasına İttihat-Terakki hükümetine karşı takınılan yıpratıcı bir muhalefet hareketi vardı ki, bu da yine saldırgan ve istilâcı kuvvetlerin hesabına geçiyordu. Üstad Bediüzzaman tâbiriyle bunlar "sefil" takımından kimselerdi.

Okunma Sayısı: 2990
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı