"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İnönü Ecevit’e yenildi

M. Latif SALİHOĞLU
08 Mayıs 2018, Salı
GÜNÜN TARİHİ 7-8 Mayıs 1972

Uzun müddet CHP Genel Başkanı İsmet İnönü’nün yardımcısı ve parti yönetiminde “Genel Sekreter”i konumunda görev yapan Bülent Ecevit, sonunda “İkinci Adam” diye bilinen “İsmet Paşa”ya rakip ve muarız bir konumuna geldi: 7-8 Mayıs 1972. Böylelikle, CHP'nin tâ 1923’ten beri “İkinci Adam” ı olan, 1938'den beri de aynı partinin Genel Başkanlığını yürüten İsmet Paşa, siyasî hayatında hiç tatmadığı bir mağlubiyete düçâr olarak, âhir ömründe radikal bir almaya kendini mecbur hissetti: Yardımcısı Bülent Ecevit’e yenilen İsmet Paşa, elli yıllık partisinden istifa ettiği gibi, siyasî hayata da vedâ ettiğini açıkladı. Paşa, bir yıl buçuk yıl sonra dünyaya da vedâ ederek, selefine küs gitti. Aynı şey Ecevit’in de başına geldi; 2006’da o da halefi Deniz Baykal’a küs gitti. (NOT: M. Kemal de, halefi İsmet’e küs gitmişti.) Her ne ise, biz tekrar 1972’ye dönelim ve o dönemde yaşanan şok gelişmelere şöyle bir nazar-ı ibret ile bakmaya çalışalım.

* * * 

C. Halk Partisinin 7 Mayıs 1972’de yapılan 5. Olağanüstü Kurultayında, biri Bülent Ecevit'e, diğeri İsmet İnönü'ye ait iki bloklu "Parti Meclisi Listesi" yarıştı. Kıran kırana yapılan seçimler neticesinde, Ecevit'in listesi 709 oy alırken, İsmet Paşanın listesi ise 507 sınırında kaldı. Bu çarpıcı tablo, M. Kemal’den sonra gelen ve "İkinci Adam" diye isimlendirilen İsmet İnönü liderliğindeki siyasî dönemin tükenerek sona artık erdiğini gösteriyordu. İnönü, nitekim bir gün sonra CHP Genel Başkanlık görevinden istifa ettiğini duyurdu. Bu arada, parti yönetimi tarafından 14 Mayıs'ta ayrıca bir "Genel başkanlık Özel Kurultayı" yapıldı. Ne var ki, İsmet Paşa burada da kaybederek, ikinci kez hezimete uğradı: Eski sekreter Bülent Ecevit, 913 delegeden 828'inin oyunu alarak CHP’nin üçüncü genel başkanı ünvanını almış oldu. 

* * * 

Parti içi mücadeleler sonucu İsmet İnönü’nün yeri ne ge çen Bülent Ecevit’in ilk açıklamalarından biri şu oldu: “Devrimci kadrolar, CHP’yi Atatürk ve İnönü’ye lâ yık bir şe kil de yaşatacak.” (NOT: Bu ve benzeri mahiyetteki açıklamalar, bize Üstad Bediüzzaman’ın şu tesbitini hatırlatıyor: “Lisân-ı siyasette, lâfız, mânânın zıddıdır.” Ecevit’in bu tarz açıklamalarına mukabil, partinin ağır toplarından olup partinin “İsmetçi” kanadında görünen Ke mal Sa tır i se, teessür ve karamsarlık içinde aynen şu beyanatta bulundu: “İnönü hayatTa iken, İnönü’süz bir CHP nasıl olacak?” Ecevit genel başkan seçildikten sonra, bilhassa komünist/sosyalist kimlikli kişi ve gruplar parti içinde iyiden iyiye kadrolaşmaya başladı. Hatta denilebilir ki, “Komünist kuvveti, o partiye hakim bir duruma geldi.” 

Paşa’ya duyulan öfkenin sebebi

Yukarıda sözünü ettiğimiz o “kurultaylar maratonu” esnasında, Bülent Ecevit ile İsmet Paşayı karşı karşıya getiren ve Paşaya seçimi kaybettiren şüphesiz birden fazla sebep ve gerekçe var. Meselâ: Yaşlılık, asker kökenlilik, ağır işitme gibi... Bunların yanı sıra, ayrıca 12 Mart (1971) Muhtırasına sıcak bakması, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilmesine karşı çıkmaması, hatta zımnen destek vermesi gibi sebepler, İsmet Paşanın siyasî hayatını bitirdi. Malûm, Ecevit, askerî muhtıraya (12 Mart) destek vermediği gibi, idamlara da açıkça karşı çıkmıştı. Bu da onu komünist/sosyalist kitlenin gözünde adeta bir umut, bir idol haline getirdi: "Umudumuz Ecevit" sloganına, o dönemde hemen her yerde rastlamak mümkündü. Ne acip ve tuhaftır ki, Ecevit de, tıpkı halefi İnönü gibi, hayatının son bir-iki yılında büsbütün yalnızlaşan ve siyasî etkisi sıfırlanan bir eski genel başkan olarak göçüp gitti dünyadan. 

***

@salihoglulatif:

Misilleme yok: Cumhur İttifak’ın hedefi-gayesimaksadı ne olursa olsun, bu ittifaka oy desteği verecek kimseler, aynen Millet İttifakı'na destek verenler gibi, her türlü insanî, vicdanî, demokratik hak ve hukuka sahip, vatanına-milletine sâdık insanımız, dostumuz, ahbabımız, arkadaşımız, kardeşimizdir.

Okunma Sayısı: 8059
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı