"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tencere kaynamıyor, buzdolabı boş!

Mehmet KARA
29 Aralık 2019, Pazar 00:01
Geçtiğimiz yılın en önemli sorunları olarak en başta adalet, ekonomi, eğitim sıralanabilir.

Adalet konusunda sorunların olduğu zaten ortada. Bunu sadece yargı reformları yapma ihtiyacının hissedilmesinden de anlayabiliriz. Birinci yargı paketi çıktı, ama sorunları çözemediği için hazırlık aşamasında olan ikinci ve üçüncü yargı paketlerinin de yeni yılla birlikte Meclis’in gündemine gelmesi bekleniyor. 

Diğer bir önemli sorun ise ekonomi. Millet olarak yaşayarak gördüğümüz bu sorun yeni yılda da önümüzde duruyor. İki-üç gün sonra uyandığımızda yeni vergiler önümüze gelecek. Doğalgaz, elektrik başta olmak üzere temel ihtiyaç maddelerine yapılan büyük zamlar, yeni yılla birlikte milletin belini iyice bükecek… İşsizliğin son yılların en büyük seviyelerine çıktığı, ödeme gücünün iyice düştüğü, insanların arabalarının sigortasını dahi ödeyemediği bir dönemde yeni zamlar ve vergiler hayatımızı iyiden iyiye etkileyecek.

Geçtiğimiz günlerde özeleştiri veya itiraf gibi bir açıklama Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan geldi. Cumhurbaşkanı’nın ekonomide her şey iyi demekle çarklar dönmüyor, tencere kaynamıyor. Bunun için somut gelişmelere ihtiyaç vardır” demesi ekonominin kötü gittiğini eleştirenleri “dış güçlerin oyununa gelmekle” suçlayanların da bir bakıma sesini kesmiş oldu.

Neredeyse her ay açıklanan ekonomik reformların bir çare olmadığı da böylelikle ortaya çıkmış oluyor.

Burada Tarım Bakanı Ekrem Pakdemirli’nin, “Uçaklarınız roketleriniz olabilir, ama buzdolabı boşsa hepsi boştur” demesini de not düşmek gerekiyor.

Tencere kaynamıyor, buzdolapları dolmuyorsa ekonominin iyi yolda olduğunu söylemek de millete inandırıcı gelmez… Millet zaten yaşayarak ekonominin krizde olduğunu görüyor. Tencere kaynamıyor, kaynasa elektrik ve doğalgaza büyük zamlardan dolayı ocak yakılamıyor. 3,5 milyon kişinin elektrik, 700 bin kişinin doğalgaz borcunu ödeyemediği bizzat bakanlık tarafından açıklanıyorsa milletten bir şey gizlenemez… 

***

EN GÜVENİLİR KURUM KİM DERSİNİZ?

Konsensus Araştırma ve Danışma Şirketi, Türkiye’de en güvenilen kurumun hangisi olduğuna dair bir kamuoyu araştırması yapmış. Araştırma sonucunda, en güvenilir kurumlar listesinin başındaki kuruma şaşmamak mümkün değil.

Araştırma sonucunda ne çıkmış olabilir? “Cumhurbaşkanlığı, Meclis, Adalet Bakanlığı, siyaset, medya” diye düşündüyseniz yanıldınız.

En güvenilir kurumların başında, Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve Türk Hava Kurumu geliyor. Üçüncü sırada Türk Silâhlı Kuvvetleri ve bunu devlet hastaneleri, devlet okulları, Orman Genel Müdürlüğü takip ediyor. Emniyet 7, belediyeler 8. Sırada yer almış.

Siyaset halkın gündemini yakalayamıyor, basın milletin dertlerini aktarmıyorsa elbette ki böyle sonuçlar çıkacaktır. Bu yüzden de milletten kopmamak için gerçekleri konuşup, yazmayı görev edinmek gerekiyor. Gerçi yazmayıp, söylemesiniz de millet görüyor. Gördüğü için de siyasetçiye de medyaya da artık güvenmiyor…

Bu sonuçları görünce birilerinin başını iki elinin arasına alıp düşünmesi gerekiyor… 

***

ADALET SORUNU!

MAK araştırma Şirketi Başkanı Mehmet Ali Kulat’ın verdiği bilgiler de adalette geldiğimiz noktayı özetliyor…

Kulat’ın verdiği bilgiye göre, 288 bin mahkûm, kolluk kuvveleri bir milyon 100 bin kişiyi hâlâ arıyor. Şartlı tahliye olanların sayısı bir milyon. Hükmü geriye bırakma bir milyon 200 bin, 7 milyon 500 bin ceza dâvâ dosyası, icra dosya sayısı 28 milyon… 

Parti ayırmaksızın görüştüğü siyasetçilerin “adalet sorunu var” görüşüne destek verdiklerini aktaran Kulat, “Ama ne hikmetse kimseden kuru lâftan başka bir adım, bir icraat yok” demesi adalet alanındaki sorunu bir kez daha ortaya koyuyor.

Bu rakamları görüp de “Adalette sorun yok” denmesinin imkânı var mı?

***

İNSAN HAKLARININ DURUMU

Anketlerle devam edelim. Çünkü halkın gerçek sorunları artık sadece bu yöntemle öğrenilebilir. Medyanın büyük bir kısmı iktidarı desteklediği için sorunlar pek gündeme gelmiyor.

Bu dönemde hürriyet, insan hakları, adalet gibi kavramlardan bahsedene çok arz rastlıyoruz. Bahsedenler de hemen ihanetle suçlanıyor!

Uluslararası Af Örgütü’nün Türkiye Şubesi ile MetroPOLL Araştırma Şirketi’nin bir araştırması yayınlanmıştı. Türkiye genelinde 28 ilde 2 bin 651 kişi ile yüz yüze görüşme yöntemiyle yapılan ‘İnsan Halkları Algısı Araştırması’ sonuçlarından sadece birini aktarırsak insan haklarında geldiğimiz noktayı anlatır.

“Sizce Türkiye’de insan hakları ihlâli var mı?’ sorusuna cevap verenlerin yüzde 82,3’ü ‘evet’’ derken, yüzde 9,8’i ‘hayır’ demiş… “İnsanlar düşüncelerini özgürce ifade edemiyor” diyenlerin oranı yüzde 52,4, yüzde 10 da “fikrim yok” demiş…

Anket sonucuna bakıldığında, yeni yılda bu alanda da iyileştirme yapmak, insan hakları ihlâllerini en az indirmek Meclis ve icranın en birinci görevi olması gerektiği rahatlıkla görülebilir…

Okunma Sayısı: 3094
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ramazan ÇALIŞAN

    29.12.2019 09:10:31

    Anket sonuçlarında bazan çok ilginç ve şaşırtıcı sonuçlar ortaya çıkabiliyor. “İnsanlar düşüncelerini özgürce ifade edemiyor”sorusuna yüzde 10 da “fikrim yok” demiş…şahsen ben bu yüzdenin içinde olmak istemezdim.Beyan edecek bir fikri olmayanların "fikrim yok"demeleri gayet normaldir.Bu yüzdelik toplumun kayıp tarafı.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı