Bu durum bazen normal konuşmayla devam etse de bazen tartışmaların artmasına sebep olabilir. Savunduğu partiye oy vermedi diye veya parti lideri eleştirildi diye yıllardır dostluk yaptığı arkadaşına küsen esnaftan, memuna kadar çok sayıda insanı görmekteyiz.

Görüşlerimizi, fikirlerimizi çevremize anlatırız, ancak bunu kabul etmeleri için tartışmalara giremeyiz. Bediüzzaman Hazretleri, bilmana ‘Akla kapı açılır irade elden alınmaz’ der. 

Peki siyaset kimlerle yapılmaz veya yapılmaması gerekir?

Evvelâ siyaset aile içinde, ailenin muhabbetini bozacak şekilde yapılmaz. En fazla dikkat edilmesi gereken husus budur. Çünkü aile siyaset ortamı değildir aile sağlıklı geleceğin eğitim merkezidir.

Siyasetin yapılmaması gereken bir diğer yer de akrabalardır. Çünkü akrabalar arasında tatsızlıkların en büyük sebebi, farklı siyasî düşüncelerin olmasıdır. Farklı düşüncelerde uzlaşı sağlanamıyorsa orta noktayı bulup muhabbet içinde konunun kapatılması gerekir. Peki bir siyasî mesele yüzünden küslüklerin olaması ‘Sıla-i Rahim’in azalmasına sebep olmaz mı? Siyasî çekişmler nasıl güç kaybına sebep olursa, birik ve beraberlik de güç verir. Bediüzzaman Hazretleri Risale-i Nur’da bu durumdan endişe etmiş ve talebelerini şöyle uyarmıştır: ‘Sakın, sakın! Dünya cereyanları, hususan siyaset cereyanları ve bilhassa harice bakan cereyanlar sizi tefrikaya atmasın’. 

Aile, arkadaş, ve akrabalar arasında çok dikkat edilecek hususlardan biri de ehil olmayanlarla siyaset onuşulmasıdır. Çünkü böyle insanlar görüşü kısa kimselerdir. Kârını ve zararını iyi düşünemez. Bundan ötürü siyaset konuştuğunuz kişi gerçekler ne kadar anlatılırsa anlatılsın anlamak istemez. Bu da mevcut durumda sıkıntıların daha fazla artmasına sebep olur. 

Herkes hür bir şekilde düşüncesini rahatça ifade edebilir, ama bunu kimseye kabul ettirmek için zorlayamaz ve kabul etmeyenleri de ihanetçi diye tasnif edilemez.