"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hukukun üstünlüğü ve vicdan hürriyeti

Nejat EREN
16 Haziran 2020, Salı
İnsanın diğer canlılardan en farklı özellikleri; akıl, şuur, fikir, vicdan ve irade sahibi sosyal bir varlık olmasıdır.

İman ve inanca olan ihtiyacından sonra, bu yaratılış özelliklerinden dolayı en fazla ihtiyaç duyduğu şerefli ve hür olarak yaşamaktır. Bunun da tek yolu; âdil, hür, vicdanlı, hakka dayanan emniyet ve güvence ile mümkündür. Yaratıcı güç olan Allah kâinatta muazzam bir adaletle hükmetmektedir. Âdil olmak ve âdil bir şekilde yaşamak en fazla insanoğlunun hakkıdır.

İnsanlık, tarihi tecrübesiyle toplumun idare edilmesi konusunda bulduğu en uygun sistem “demokrasi”dir. Demokrasi kültüründe; “hukukun üs- tünlüğü, tarafsızlığı, hür ve bağımsızlığı” vazgeçilmezlerdendir. Bunların herkese eşit olarak tatbiki, devletin ve siyasetin temel görevidir.

Toplu ve birlikte yaşama, ortak paylaşım ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde kuralların tesis edilmesi sonucunu doğur- muştur. Allah’ın insanlığa büyük bir nimeti olan “âdil olma,” İlâhî tebliğci olan bütün peygamberler tarafından tatbik edilmiştir. En son ve harika örnekleri de Hz. Muhammed (asm) ve İslâm dinidir.

Ortak değerler, ortak akılla; hür, âdil ve imtiyazsız bir şekilde eşit olarak, tarafgirliğe geçit vermeden tatbik edilmesi hayatî öneme haizdir. Bu tür bir paylaşım ancak; kural ve prensipli bir sistemle yapılabilir. Bu da ancak kanunla olur. Kanun demek; keyfilik, kayırma, tarafgirliğin reddi, eşitlik ve adaletin güvencesi ve tescilidir. Kanunları düzenleyecek olan da devlet ve iktidarlardır. Tatbik edecek merciler de bağımsız ve hür mahkemeler ve âdil hâkim ve savcılardır.

Eşit, âdil, imtiyazsız verilecek kararlar için, İlâhî ve cihanşümul hukuk kurallarını çok iyi hazmetmiş, vicdanıyla hür olarak hüküm verecek savcı, hâkimler ve mahkemeler bu konunun temel ögeleridirler. Yazılı kurallarla hareket edecek, hakkaniyet ölçüsüyle karar verecek, hiçbir güce boyun eğmeyecek, liyakatli, bilgili ve medeni cesaretle irade kullanacak kişiler olması kaçınılmazdır.

Devletin, iktidarların, siyasetin işi bunun alt yapısını tesis edip hizmet servisi yapmaktır. Çünkü siyaset, idare ve halka hizmet sanatıdır. Baskı, müdahale, yönlendirme, ima, hükmetme, tarafgirane hareket değildir.

Gerçek demokrasilerde adalet erki temsil ettiği toplumun emniyet ve huzur sigortasıdır. Maalesef ülke- mizde adalet sistemi ve tatbikatı konusunda ciddî bir tedirginlik ve endişe hâkimdir. Siyasetin mahkemeler üzerinde etkileyici ağır bir baskısı olduğu kanaati ciddî boyuttadır.

Bu konu yargının en üst kademesi, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın geçen günlerde yaptığı bir resmî tören konuşmasında da dillendirilmiştir.

Vicdanları yaralayan, dünyaya karşı da bizi zor duruma düşüren bütün “mağduriyetlere” mutlaka bir çare bulunmalıdır. Yoksa duâlar yerine -Allah korusun- bedduâların olması yanlışı yapanlarda kalmayıp bütün ülke ve milleti musîbet ve felâketlere sürükleyebilir. Dünyanın yaşadığı son “virüs” musîbeti insanlığa bir ihtar ve ibret tablosu değil midir?

Hakperest vicdanlarda ma’kes ve yankı bulacak icraatlara ihtiyacımız var. Zihinleri olumsuz karamsarlık ve endişelerden kurtaracak; adalet, hürriyet, demokrasi, hukukun üstünlüğü ve şeffaflıktır.

Lokman Hekim: “Hiç yıkılmayan bina adalettir” diyor. Bu bina yıkılmayıp ayakta durmalı. Demokritos: “Adaletsizlik eden, adaletsizliğe uğrayandan daha mutsuzdur” diyor.

“Kuvvetsiz adalet âciz, adaletsiz kuvvet zalimdir. Her ikisi de inkırazdır.” Kaçınmak gerek.

Martin Luther King: “Bir yerdeki haksızlık, adalet için her yerde tehlikedir” diyor.

Meşhur bir söz: “Adaletin bulunmadığı bir ülkede herkes suçludur!”

Adalet ve huzur içinde yaşamak, gerçek insanî ve millî değerleri birlikte paylaşmakla mümkündür. Dünyevî ve uhrevî sorumluluklarımızın ağırlığını yüreklerimizde hissetmemiz lâzım. İnsan ve kardeş olma kucaklaşma kanallarının açılmasını gerektiriyor.

Demokratik, hür, vicdanların rahat edeceği adaletli, hukuka uygun bir hayatın her kademede, her alanda, herkese aynı standart ve ölçülerle yaşanıp yaşatılması, dilek ve temennilerimle.

Okunma Sayısı: 2657
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı