"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman Hazretlerinin kabri (1)

Yasir Özer
22 Mart 2022, Salı
Bediüzzaman Hazretlerinin eserlerinde vefatıyla irtibatlandırdığı üç şehir var.

Bunlar sırası ile “Van, Isparta ve Urfa”. Özellikle son ikisinde vefat arzusu taşıdığı görülüyor. Zaten neticede de 23 Mart 1960 tarihinde vefat edip, ‘taşıyla toprağıyla mübarek’ dediği Urfa’ya defnedildi.

Vefatının 66. gününde biri başbakan, üç kişiyi ipe götüren 27 Mayıs darbesi yaşandı. Darbecilerin özellikle temmuz ayındaki gündemini ‘Said Nursî’ oluşturuyordu.

Hadiseler şu şekilde seyrediyor: Önce 8 Temmuz’da 11. Bakanlar Kurulu toplanıyor. 2. Kolordu komutanı Cemal Tural, kuruldaki konuşmaların yönünü “Nurculuk Komünizm kadar tehlikelidir“ sözü ile tayin ediyor. Her söz bu ifadeyi besler nitelikte. İstişare görünümlü bir ittifak bu.

Toplantının bir yerinde İhsan Kızıloğlu tarafından ortaya atılan ‘kabrin taşınması’ teklifi çabucak karara bağlanıyor.

Alınan kararla 10 Temmuz’u 11 Temmuz’a bağlayan gece planın tatbikatına geçiliyor.

Nereye götürüldüğünü bilmeyen askerlere, kabrin yanı başına geldiklerinde mezarı kırmaları emrediliyor.

Boşa çıkacak ilk balyoz hamlesi, Siirtli Hüsnü’den. Ardından bir hamle daha ve sonrasında, ‘Pehlivan’ lakaplı Trabzonlu Yusuf’un kavradığı balyoz, kabrin üzerinde inledikçe sanki lahit daha da muhkemleşiyor.

Sonuç alınamayınca kabrin ayak tarafı kazılarak naaş çıkartılıyor, yeni bir tabuta konuluyor.

Akabinde, halkın suçu darbeci askerlere yıkmaması için delilleri yok etme safhası başlıyor.

Mermerden lahitin kırık dökük parçaları Kuruköprü Jandarma Alayının yemekhanesine, dergâhın halıları önce vilayet merkezi sonra Suriye Caber Kalesine, tabut ise Karaköy Köprüsü mevkiinde bir tepeye götürülüyor. Galvanizli tabut önce iki, sonra dört bidon benzinle yanmayınca gömmek zorunda kalınıyor.

Naaş ise uçakla Afyon’a, oradan kara yolu ile Isparta’ya doğru yola çıkmış durumda. Gerçi Üstadı Afyon’a taşımak üzere hazırlanan uçak, küçük gelince, kînini daha önce bakanlar kurulunda kusmuş olan Cemal Tural, bir öfke krizine de burada kapılıyor.

Bu arada kabrin seyahati boyunca bir sorun yaşanmaması için Ankara, Urfa, Isparta, Diyarbakır, Konya’da çoktan sıkı yönetim ilân edilmiş durumda.

Naaşın geçtiği her ilde, askerî personel kritik bölgelere kaydırılıyor. Bir alarm durumu söz konusu. Durumu görenler ikinci bir ihtilâle ihtimal veriyorlar.

Nihayet Isparta’ya varılıyor. Naaşı Isparta vali yardımcısı karşılıyor ve Isparta şehir mezarlığında alâmetsiz bir yere defnediliyor.

Darbecilerin diriye göstermedikleri saygıyı, vefat edene göstermeleri beklenir mi? Yine şaşırtmıyorlar. Bediüzzaman Hazretlerini kıblenin aksi istikametine gömüyorlar.

Defnedildiği yeri; naaşı taşıyan aracın şoförü, defin işlemlerini yapan askerler, sağlık uzmanı ve valinin yanı sıra, dönemin Isparta Emniyet Müdürü ve bir kişi daha biliyor. Devlet evrakları ve yazılı kayıtlar üzerinden takip edenler için yol burada bitiyor. Ötesi yok.

(Devamı var)

Okunma Sayısı: 1961
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Bülent Bektaş

    22.3.2022 20:14:08

    Teşekkürler Çok güzel bir yazı olmuş Emeğinize sağlık

  • Neslinur

    22.3.2022 16:46:47

    Üstad hz lerinin hal- i pür melâl i; Ceberrut zihniyet, üstad hz leri hayatteyken yaptıkları yetmiyormuş gibi, vefat ettikten sonra da kabrinde rahat bırakmadılar...

  • Aysuna

    22.3.2022 16:06:30

    Biliyordu bir mezar taşının olmayacağını...Kazıp çıkardılar nurlu cesedini,gönüller oldu ebedi makberi... "Yıkılmış bir mezarım ki yığılmıştır içinde Said'den yetmiş dokuz emvât..." Canım Üstad'ım

  • Said Yüksekdağ

    22.3.2022 11:10:52

    Rabbim Üstadımıza gani gani rahmet eylesin. Ona yapılan bu zulümlerin hesabı ahirette sorulacaktır.

  • Kemal Tunçay

    22.3.2022 01:24:00

    Allah rahmet eylesin üstadımıza. Zulmedenler elbette cezasını bulacaklar... Yasir kardeş tebrikler bir araştırmanın ürünü olan bu gibi yazılarınızın devamını bekliyoruz...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı