"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Konfüçyüs ve Yeni Asya

Ahmet BATTAL
07 Mart 2013, Perşembe
Bazılarınızın, “Ahmet Battal yine garip bir başlık atmış” dediğini duyar gibiyiz.

Olsun, okuyunuz bakalım garip mi?
Konfüçyüs’e atfedilen meşhur bir vecize var:
“Küçük insanlar insanları, vasat insanlar olayları konuşur, büyük insanlar ise fikir ve idealleri tartışır” demiş ya, Konfüçyüs.
Yani her halde şunu söylemek istiyor:
İlke ya da olgu ve hatta olay tartışması yapmaksızın sadece kişilerin sıfatlarını konuşanlar küçük insanlardır. Zira bunlar çoğu zaman aleyhte konuşurlar ve gıybet etmekle aslında kendileri de mühim bir hata yapmaktadırlar.
Kişilerin sıfatları hakkında yorum yapmayan, ama kişilerin fiilleri hakkında merak içinde olan, yani bütün haberlerden “olay tartışması yapacak ölçüde” haberdar olmaya çalışan kişiler vasat insanlardır. Bunlar olaylardan ilkesel dersler çıkarmaya hazır ve yatkın değillerdir. Dolayısıyla bilgilerinin çoğu hüküm kurmaya elverişli olmayan faydasız bilgi nevindendir.
Oysa kişi ya da olay tartışması yapmaksızın sadece fikir ve idealleri tartışan büyük insanlar –ki onlara dâvâ adamı da deniyor- hayattan dersini tam alan kişilerdir. Bunlar bilgeliğe en yakın ve yatkın şanslı azınlıktır.
Gelelim ilişkiye…
Yeni Asya okuyucuları kişilerin dedikodularını yapar mı?
Sanmıyoruz. Hele kıdemli okuyucu haline geldiğinde nefis terbiyesi de önemli ölçüde tamamlanmış olacağından artık bu alışkanlığını da teşhis etmeye başlamış demektir ve çabucak bırakır.
Yeni Asya okuyucuları olayları didik didik eder mi?
Bunu da sanmıyoruz. Meselâ bir Yeni Asya okuyucusunun bir akşam vakti televizyonun karşısına kurulup kanal kanal gezip aynı haberleri farklı kanallardan yeniden ve tekraren dinlemeye tahammülü olmaz. Onun yerine kendi hususî faaliyet alanı neyse onunla meşgul olur. Zaten tekrar edeceği mukaddesatı vardır. Haber lâkırdılarına ise vakti ve gönlü olmaz.
Yeni Asya okuyucuları ilke ve fikir tartışması yapar mı?
Evet işte bunu hakkıyla ve tam yapar. Hatta okuyucuların bunu yapmaları için diplomalı olması gerekmez. İyi bir okuyucu olan kişi, okumanın bir yerinden itibaren artık “diplomalı okuyucu” sayılır.
İşte bu yüzden Yeni Asya, bir kişi veya olay gazetesi değil, bir fikir gazetesidir. Kişiler hakkında gıybet yapmaz, yaptırmaz, olayların detaylarını lüzumsuz tekrar ettirmez.
Yani kişileri putlaştırmaya ya da ayaklar altında çürütmeye de kapı açmaz, olayları ezberletmeye de izin vermez.
İşte bu sayede Yeni Asya’nın okuyucuları da bir yıl düzenli okumakla diplomalı okuyucu haline gelmiş olabilir.
Bunlara dayanarak, Konfüçyüs’ün yukarıdaki veciz sözüne müsaadenizle bendeniz de bu zamana tam tedavi olacak olan bir cümle ilave etmek isterim.
Büyük insanlar ilkeleri konuşur demiş ya. Doğru. Ama, ilkesiz insanlar ilke tartışması yaparken konu mankeni durumunda olan kişilere ya da olaylara takılıp kalır. Oysa bir ilke tartışmasında kişiler veya olaylar ancak örnek kabilinden zikredilmiştir.
İşte bunu anlayamayan kişilerin okuyuculuğu hiçbir gazete için sahih bir okuyuculuk sayılmaz.
Okuyucularımızla sohbet eden bir yazar olarak aldığımız ilk intiba şudur: Yeni Asya okuyucusu bu gazeteyi kişileri ya da olayları okumak (konuşmak) için değil ilkeleri okumak ve karşılaşacağı kişileri veya olayları da bu ilkeler yardımıyla çözmek ve halletmek için alıp okuyor.
Bu yüzden de okuyucu, Yeni Asya’yı üç gün sonra da okusa faydalanıyor.
Bu tür okuyucu aynı zamanda yazarları hizaya çekme veya hizada tutma fonksiyonu da görüyor.
Özetle, iyi ki varsınız. Konfüçyüs’e şapka çıkarttırırsınız!

Okunma Sayısı: 3922
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • şahin tokmak

    7.3.2013 00:00:00

    Değerli hocam yazınızın altına yeni asya nın müdakkik okuyucuları altın kalemle imza atarlar. Ne güzel ve veciz şekilde özetlemişsiniz. Okuyucu yazar - okuyucusu olduğu gazetede yazar çizer olmak ve siğaya çekilme siz hizaya demişsiniz. bunun sebebi, davamızın Hz. mehdinin şahsı manevisinin yeni asya cemaatinde tecellisidir. Rehbere uyar enelerimizi havuza atar sak aslında çözüm kolay, tersini yaparsak
    olacak olan el gider mersine,bazıları gider tersine tersine gidincede maksattan uzaklaşılır, bilerek veya bilmeyerek süfyanın kazanına odun taşıma mesuliyetine düşülebilir. Allah Bizi Hz. Peygamberimize ümmet ve Hz Mehdiye talebe etsin. Kendinede kul kabul etsin. yazınızı tekrar tebrik ediyorum. güzel bir nefis muhasebeside olmuş.

  • Osman YILDIRIM

    7.3.2013 00:00:00

    Sayın Hocam; Sizi Tebrik ediyorm zira günümüzün temel hastalığını teşhis edip tedavi yolunu göstermişsiniz Allah ebeden razı olsun.Günümüzde insanlar ya kişiler yada o kişilerin manken olduğu olayları konuşmaktan fikir ve idealleri konuşmaya zaman ve fırsat bulamamktadırlar ve galiba bu toplumun en büyük kaybıda bu olsa gerektir.Cemiyetin her kademesine baktığınızda veya basın yayın organlarını veya anlı şanlı yazarların köşe yazılarına göz gezdirdiğinizde hep siyasi aktörlerin şahısı övmekten başka konuya rastlayamıyorsunuz, yani birazda fikir ve ideallerden bahsetseler ve insanları o tarafa yönlendirseler bence daha hayırlı bir iş yapmış olurlar ama nerde kalemi eline halan hemen Başbakanın ne kadar becerikli ne kadar maharetli olduğundan başka bir şey yazmamaktalar ve dolayısıyle toplum kişiye endekslenip olayların gerçek yönünü analamamaktadır. Çok önemli bir meseleye parmak basmışsınız sizleri tebrik ederim.

  • seyfeddin kamil

    7.3.2013 00:00:00

    ne diyor bediüzzaman; bu misyonun takipçiliğinin özelliklerini açıklarken: ’kendi malın gibi sahip çıkmak’. bu gazeteyi kendil malımız gibi görür, ilkelerini de yaşatırsak, bu kervan kıyamete kadar yürür.

  • Tekin ŞAHİN

    7.3.2013 00:00:00

    Tek kelimeyle enfes. Dikkat çekme, hatırlatma, muhasebe, tahşidat... ne ararsan var kabilinden. Teşekkürlerimi arz ediyorum.

  • H.HUYUT

    7.3.2013 00:00:00

    Yeni Asya okuyucularının ilke ve fikir tartışması yapması artık sıradanlaştı. 40 yıldır ilkeli yaşamı, böyle yaşadıklarını zanneden gruplara örnek olur İnş. Tebrik ederim fevkalade güzel bir tespit.

  • mustafa

    7.3.2013 00:00:00

    hocam tesekkurler üstat hazretlerının tasarrufu sahsı manevıde devam edıyor (yeni asyada) sızlerı ve bızlerı ayırmasın

  • Orhan Demirsoy

    6.3.2013 00:00:00

    Her yazınızı sabırsızlıkla bekliyor, zevkle okuyoruz hocam... Allah Razı Olsun...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı