"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Muhtarlıktan cumhurbaşkanlığına

Ahmet BATTAL
13 Temmuz 2021, Salı
İktidarın derdi ve hedefi, verilmesi zor olan o büyük hesabın gününü geciktirebilmek için AKMHP cumhurunun başkanı Erdoğan’ın görevini bir dönem daha sürdürmesini sağlamak. Ardından, elbette minnettarlığın göstergesi olarak, “2. Ebedî Şef” ilân etmek. (Bunun hukuken ve siyaseten mümkün olup olmadığı ayrı konu.)

Muhalefetin hedefi ise öncelikle Erdoğan’ı iktidardan indirmek ve böylece AKP’nin iktidarını ve partiliğini bitirmek. 

Muhalefette olup ya da görünüp de “Erdoğan ile belli şartlarda da olsa uzlaşılabilir” diyenlerin hedefi görünüşte belirsiz. Ama aslında amaçları Erdoğan iktidarından bir biçimde pay almak. 

Dolayısıyla saflar netleşmiş durumda. 

Anketlerden de anlaşılacağı üzere Erdoğan’a yani Erdoğan’lı bir iktidar formülüne “evet” diyenlerin oranı hızla düşüyor. Ve en önemlisi de özellikle kurduğu tek adamlık rejimi ile bütün yanlışların ana merkezi olan Erdoğan’dan kopanlar tekrar dönmemek üzere kopuyorlar. 

Dolayısıyla yakın gelecekte siyasetteki her şeyi açık ya da gizli kararsız seçmenin ne kadarının hangi tarafa düşürüleceği belirleyecek. 

Yine bu sebeple de Erdoğan’ın karşısına nasıl bir cumhurbaşkanı adayı ile çıkılacağı önem taşıyor. Son seçimde Muharrem İnce, Meral Akşener ve Selahattin Demirtaş triosunun aldığı netice malûm. 

Küçük ya da büyük muhalefet partilerinin ikinci adamlarına “liderimizi cumhurbaşkanı olarak görmek isteriz” türünden mesajlar verdiriliyor. 

Bu yolla -bizce doğru bir siyasî taktikle- kamuoyunun gazı alınıp nabzı tutuluyor. Ama aslında olması gerekeni bütün muhalefet biliyor ve ince bir dille söylüyor. 

Hiçbir siyasî partinin lideri cumhurbaşkanı adayı olmayacak. Zira bütün muhalif liderler “icracı olmak” yani eski sisteme dönüp başbakan olmak için varlar. İddiaları bu ve muhalifliklerinin asıl gereği de bu. 

O zaman, “neden cumhurbaşkanı adayı olmuyorsunuz, Erdoğan karşısında yeni bir mağlûbiyetten mi korkuyorsunuz” sorusuyla köşeye sıkıştırılabilmeleri mümkün değil. 

Yine bütün muhalif liderler biliyor ki muhalefet blokunun halka seçtireceği cumhurbaşkanı parlamenter sisteme dönüşü sağlayacak kadar güçlü bir oyun kurucu olmalı. İcracılığı ise asla düşünmemeli. 

Maziden basit iki örnekle anlatalım: Cumhurbaşkanı Özal gibi el altından eski partisini yönetmeye ve dolayısıyla gizli icracı olmaya kalkmamalı. Eski partisini ve eski seçmenini küstürmek pahasına da olsa tarafsız kalmaya çalışan Cumhurbaşkanı Demirel gibi olmalı. Yani yenilenecek Anayasaya uymalı, icracı siyasetten bağımsız ve parti siyasetlerinden yana tarafsız olmalı. 

İşte Kemal Kılıçdaroğlu’nun Edirne’de Pazar sabahı muhtarlarla yaptığı toplantıda söyledikleri buna işaret ediyor: 

“Ülkesini seven her vatandaşın elini vicdanını koyup şunu düşünmesi lâzım: Bu memlekete nasıl bir cumhurbaşkanı olmalı? Asıl sorumuz bu olmalı. Öyle bir cumhurbaşkanı olmalı ki seksen üç milyonu kucaklamalı. Cumhurbaşkanı seçilecek kişinin günün yirmi dört saati konuşması doğru değil. Cumhurbaşkanı çok önemli günlerde çok önemli zamanlarda açıklamalar yapar. Cumhurbaşkanı her şeye maydanoz olmaz. Cumhurbaşkanı’nın yargı üzerindeki sivil vesayeti kaldırması lâzım. Cumhurbaşkanı’nın aynı zamanda darbe hukukunun kalıntılarını temizlemeyi söz vermesi gerekir bu millete. Cumhurbaşkanı’nın birinci sınıf demokrasiyi hedeflemesi, parlamento üzerindeki vesayeti sonlandırması lâzım. Cumhurbaşkanı adayı ahlâklı olmalı. Cumhurbaşkanı kendisi ve ailesiyle birlikte örnek olmalı.”

Bir ek de biz yapalım: Gelecek cumhurbaşkanı uyacağı ve uygulayacağı Anayasa’yı siyasî virdi gibi ezbere bilmeli. 

Bütün bunlara hayır diyecek var mı? (“Gizli padişahçı, açık tek adamcı”lar hariç. Onlar muhatabımız değil!).

Okunma Sayısı: 2084
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Sezai MUMCU

    13.7.2021 16:59:00

    YENI ANAYASA icin yol acik, eski bin yamali EFENDISININ DARBECI/CUNTACI KUKLALARININ ISKEMBEYI KÜBRASININ UFUNETLI NECIS ÜRÜNÜNÜ OLDUGU GIBI CÖPE ATIP yani o mel'un anayasaya hic dokunmadan, degistirmeden, degistirilmesini teklif etmeden CÖP FICISINA ATIP YAKMALI. Yepyeni , milletin hatirati, haysiyatini, istikbalini koruyan kisiye özel kanuna izin vermeyen adalet, hürriyet ve kanun önünde talimatin üstünlügünü degil, esitligi hedefleyen ANAYASA yi getirerek utanc verici darbe anayasasinin yerine ali, parlak ve ve halkina tüm müsbet seciyeleri mübah gören bir ikbali tasiyan ulvi ve gercek KANUN U ESASI olsun isteriz.

  • Hüseyin İlhan

    13.7.2021 08:42:10

    TEKADAM rejimi ülkeyi parçalamada sınır tanımıyor.Bu bozguncu,tahr,ipçi ve yıkıcı zihniyet öyle tahribatlar yapıyorki milleti camiden,anayı evladından,vatandaşı yurdundan soğutacak kadar.Eee boşuna LAWVRENC gelse bununla bir değil bin tanesi belki yarışabilir.

  • Oğuz Yiğiter

    13.7.2021 00:25:39

    Allah razı olsun Hocam. Son günlerdeki bulanan havayı netleştiren, nefes aldıran bir yazı. Kafa karışıklıklarının giderilmesi için bu tür projeksiyonlara çok ihtiyaç var. Kaleminize kuvvet, gönlünüze inşirah. Tebrikler, dualar...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı