14 Eylül 2012, Cuma
Sayın Başbakanımız,
4 Eylül 2012 tarihli Hürriyet Gazetesi’nde yayınlanan Yılmaz Özdil’in “Beytüşşebap Kaymakamı Beytüşşebap’ı Anlatıyor” başlıklı makalesine dikkatinizi çekmek isterim.
Yılmaz Özdil bu makalesinde bizlere büyük acılar yaşatan terörün şimdiye kadar su yüzüne çıkarılmayan boyutlarını, “Ateş hattında Beytüşşebap Kaymakamının PKK ile Mücadele Günlüğü” isimli kitaptan yaptığı alıntılarla çarpıcı bir şekilde dile getirmiş.
Kitabın sahibi, 1993-95 yılları arasında terörün en şiddetli yaşandığı yerlerden olan Beytüşşebap’ta kaymakamlık yapan Mesut Taner Genç’tir. Genç, görevde bulunduğu süre boyunca tuttuğu günlüklerde bölgeye, bölge insanına ve terör belâsına dair çok önemli tesbitlerde bulunmuş.
Genç, “Görevdeyken susan, emekli olunca konuşanlar”dan değil; şu anda Samsun’da vali yardımcılığı görevinde… Kitabını da emekli olduktan sonra değil, 2008’de görevdeyken neşretmiş. Koltuğunu, terfisini değil, “memleketin âlî menfaatlerini” düşünen samimî insanlardan yani…
Yılmaz Özdil, “Beytüşşebap Kaymakamı Beytüşşebap’ı Anlatıyor” adlı yazısından sonra “Kaçılım” başlığı ile bir makale daha yazmış ve Genç’in tecrübelerinden yararlanılmamasını eleştirerek konuya devam etmiş.
Kaymakam Genç, kitabının bir yerinde, devletin ve ordunun terörle mücadele tarzına dair şu cümleleri kullanmış:
“Dilim varmıyor, ama gaflet değil bu… Millet kandırılıyor, terörle mücadele edilmiyor. Terörle mücadele edenlerden intikam alınıyor. Millet bilsin diye kitap çıkardım, bildiklerimin yüzde onunu yazsaydım, o anda hapishanedekiler gibi tutuklanmış olurdum!”
Genç, hatıralarında terörle nasıl daha etkili mücadele edilmesi gerektiğine dair son derece önemli ve somut noktalara değinmiş. Yapılan yanlışlara ve ihmallere dikkat çekmiş. Takip edilen “terörle mücadele tarzı”nın handikaplarını gözler önüne sermiş. Ve üstelik bahsettikleri, bildiklerinin yüzde 10’uymuş.
Ama maalesef, yetkililer şimdiye kadar bir çok kişinin ifadesine ve tanıklığına başvurdukları hâlde ateş hattında terörle burun buruna gelen, elinde silâhıyla çatışmaya giren kaymakam Genç’e “Gel bakalım, şu gördüklerinin ‘geri kalan’ kısmını bir anlat!” dememişler.
Evet, kitap piyasaya çıkalı tam dört yıl olmuş… Ne bir bakan, ne bir milletvekili, ne bir askerî yetkili, ne de bir istihbaratçı kendisini arayarak bildiklerinin yüzde 90’ını istemiş.
TBMM’de komisyon kuranlar terör mağdurlarını, korucuları, hatta terörist ailelerini dinlemişler; fakat en yakın tanıklardan olan kaymakam Genç’in kapısını çalıp bilgi talebinde bulunmamışlar.
Gazeteci Saygı Öztürk, Ankara ve Samsun’da görev yapan kaymakam Genç ile görüşmek ve onu televizyonda canlı yayına çıkarmak istemiş; fakat İçişleri Bakanlığı ile Ankara ve Samsun valilikleri izin vermediği için bu gerçekleşmemiş.
Sayın Başbakan, siz cezaevinden tahliye edildikten sonra seçimsiz, dışarıdan başbakan tayin edilebileceğinize dair Cumhuriyet gazetesinde bir makalem yayınlanmıştı. Bazı hukukçular parlamenter demokrasilerde, meclis dışında bulunanların başbakan tayin edilemeyeceğine dair görüş bildirirken; ben “Bakan tayin edilmeye cevaz veren sistemin, başbakan tayin edilmesine hangi hukuksal engelle mani olunduğunu anlayamamaktayız; istenilirse Recep Tayyip Erdoğan, parti genel başkanı olarak başbakan tayin olunabilir” demiş; adalet ve hukuku “siyasî tarafgirlik marazı”na feda etmeden savunmuştum. Bu, inandığı doğruları çekinmeden ve farklı mülâhazalara girmeden söyleyen bir mizaca sahip olduğumu ispat etmeye yeter sanırım.
Sizden, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’dan bütün samimiyetimle şunu istirham ediyorum ki:
Terör hakkında son derece önemli tesbitler içeren, fakat gereken ilgiyi görmeyen bu kitaba ve onun bilgi-tecrübe sahibi yazarı kaymakam Mesut Taner Genç’e (ve onun gibi kimselere) artık kulak verilsin.
Sadece askerî ve istihbarî tedbir almakla kalınmasın, terörü besleyen sosyo-ekonomik ve psikolojik unsurları izale edecek “kapsamlı ve etkin bir mücadele plânı” hazırlansın ve uygulansın.
Türkiye’nin, terör belâsından kurtulması, barış ve huzur içinde yoluna devam edebilmesi buna bağlıdır.
Okunma Sayısı: 3642
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.