"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ramazan’da mide neden ağlamalıdır?

Cenk ÇALIK
21 Mayıs 2020, Perşembe 02:12
RAMAZAN SOFRASI - Hazırlayan: CENK ÇALIK

Üstadın “Fakat Ramazan-ı Şerif orucuyla, o fabrikanın hademeleri anlarlar ki, sırf o fabrika için yaratılmamışlar. Ve sair cihazat, o fabrikanın süflî eğlencelerine bedel, Ramazan-ı Şerifte melekî ve ruhanî eğlencelerde telezzüz ederler, nazarlarını onlara dikerler. Onun içindir ki, Ramazan-ı Şerifte mü’minler, derecatına göre ayrı ayrı nurlara, feyizlere, manevî sürurlara mazhar oluyorlar. Kalp ve ruh, akıl, sır gibi letaifin o mübarek ayda oruç vasıtasıyla çok terakkiyat ve tefeyyüzleri vardır. Midenin ağlamasına rağmen onlar masumâne gülüyorlar.” (Mektubat, s. 476) ifadeleri midenin ağlamasının ehemmiyetini gösteriyor.

Ramazan orucu kalp, akıl, ruh ve vicdan gibi lâtifelerin sadece mideyle ilişkili yaratılmadığını “yaşayarak!” anlamamızı sağlar. Oruçla mide muvakkaten tatilde olur ve böylece manevî lâtifelerimizin asıl yaratılış gayelerine uygun kullanma imkânına kavuşuruz. Ramazan ayında bir yanlış yaptığımızda vicdanımız çok daha güçlü sızlar, aklımızı ahirette hesap verecek şekilde daha çok kullanırız, ruhumuzun ihtiyaç duyduğu fikre, şükre ve zikre daha çok yöneliriz.

Hâl böyle olunca melekî yönümüz inkişaf eder. Hayvanî yönümüz ise asgarî seviyeye iner. Ruhanî eğlencelere odaklanıp hisse alma gayretine gireriz. Bu manevî hâl öylesine bir lezzet almamıza vesile olur ki kelimelerle ifadesi noksan kalır. Süflî eğlencelerden hiç olmadığı kadar uzaklaşırız. Geçmişte bu davranışları gösteremediğimiz için pişmanlık duyar, tövbe ederiz.

Bütün letaiflerimizde manen terakki ve feyizlenme söz konusudur. Elbette ki dereceler her mü’minde farklı farklı tecelli edecektir. Kim ne kadar midesini kontrol edebilirse o ölçüde manevî cihazatı inkişaf edecektir.

Mide zahiren ağlıyor gibi görünse de aslında yılın en rahat zaman dilimini yaşar. Zira en az çalıştığı, yorulduğu ayın adıdır Ramazan. Asıl vazifesine döner ve kendisiyle ilişkili diğer hademe ve cihazatında aslî vazifesine dönmesine vesile olur. Böylece aslî vazifesini ifa eden her bir lâtife “masumane güler” Rabbim bütün lâtifelerimizi yaratılış maksadı doğrultusunda kullananlardan eylesin inşallah!...

Okunma Sayısı: 1912
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Toygar

    21.5.2020 17:20:13

    Midem ağlamıyor ki, sıcaktan, susuzluktan dilim damağıma yapıştı :) Rabbim açlıkla, susuzlukla imtihan etmesin. "Ye" demeden yenmiyor, "iç" demeden içilmiyor. O istemeden olmuyor. Aslında oruçtaki asıl maksat da bunun anlaşılması olsa gerek.

  • Said Haktan

    21.5.2020 16:43:19

    Amin.inşaallah.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı