Üstad Bediüzzaman Hazretleri Yirminci Lema’nın başında, “. . . İbadetini ihlâs ile O’na (cc) yönelerek sadece Allah’a kulluk et” âyetiyle ve “İnsanlar helak olur; ancak, bilenler hariç. Bilenler de helak olur; ancak bildiklerini yaşayanlar hariç. Bildiklerini yaşayanlar da helak olur; ancak ihlâslı olanlar hariç. İhlâslı olanlar da her an onu kaybetme tehlikesi ile karşı karşıyadırlar.” (ev kema kal) hadis-i şerifi ihlâs ne kadar mühim bir esas olduğunu gösteriyorlar.
Peki, bunların helakiyet sebepleri nelerdir? Resulullah’ın şu Hadis-i Şerifi ile karşılaşıyoruz: “Hiçbir topluluk, hakkı batıl, batılı Hak gösteren bir çekişmeye girmedikçe, hidayetten sonra dalalete düşmezler.”
Demek bu asırda Hakk’ı batıl, batılı hak olarak gösterenler olacak ki; Resulullah (asm) ümmetini uyarmış. Hakkın batıl, batılın hak olarak gösterildiği, dağdağalı asrımızı aydınlatıp, imanı küfürden, hakkı batıldan net bir şekilde ayıran RİSALE-İ NUR külliyatına bakıyoruz.
YENİ ASYA 49 yıllık yayın hayatında “meşveret” esasından ayrılmadan yapmaktadır.
YENİ ASYA Teveccüh-ü nası, şan ve şeref arzusunu elde etmeyi hedefine koymamıştır. Çünkü bilir ki “teveccüh-ü nas istenilmez, belki verilir. Verilse de ondan hoşlanılmaz, hoşlansa ihlâsı kaybeder, riyaya girer. . . .”
YENİ ASYA, hizmet-i diniyenin mukabilinde halklardan minnet almayarak istiğna düsturunu kendine şiar edinmiştir. Ta ki ihlâsa muvaffak olsun, ihlâsı kaçırmasın. “Benim ücretimi ancak Allah verir.” sırrına mazhar olmuştur.
Diğer meslek ve meşreplerin hizmetlerine saygı duyarak, Üstadımızın “Bizim vazifemiz müspet hareket etmektir. Menfi hareket değildir” tavsiyesinden ve dersinden asla vazgeçmemiştir.
Hizmetini; Kur’an, Sünnet-i Seniyye ve Risale-i Nur çizgisinden hiç ayrılmadan yapan YENİ ASYA galiplerin arasındadır elhamdülillah. Risale-i Nur’a ihlâsla hizmet etmek istiyorum diyen herkesi YENİ ASYA’ya destek olmaya çağırıyorum. Cenab-ı Allah cümlemizi ihlâsını kaybetmeden kurtulanlar zümresine dâhil etsin, inşallah.