"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Ak Parti ömrünü tamamladı”

Cevher İLHAN
21 Ağustos 2019, Çarşamba
Türkiye’yi başta ekonomi ve dış politika olmak üzere birçok alanda çıkmaza sokan siyasi iktidar, on yedi yılın sonunda tükenişin telâşıyla gündemi saptırma peşinde.

Ankara’nın kuzey Suriye’de ABD’nin PYD/YPG’ye “koridor devlet” kurdurma tuzağına düşmesine, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki doğalgaz ve petrol arama ve sondajı çalışmalarından dışlanmasına karşı artan işsizlik ve ardı ardına gelen zamlarla açığa çıkan ekonomik kriz vartasında gündem sürekli yeni gündemlerle değiştiriliyor.

Adli yıl açılışının, yürütmenin yanısıra yasama ve yargının bağlandığı “tek kişilik sistem”in temsili mekânı Saray’da yapılması tartışmaları arenasında tam da “yargı reformu”ndan dem vurulurken “yargı kararı” olmadan daha dört buçuk ay önce seçilen belediye başkanlarının açığa alınıp yerlerine valilerin atanmasıyla yeni bir tartışmanın başlatılması da öyle.

Özellikle “yeni partiler”in AKP’den en az yüzde 2 ile 7’ye varan oy aşındıracağı ve “cumhur ittifakı”nın yüzde 40’ın altında düşeceği değerlendirmeleri iktidar partisinde tam bir paniğe yol açmış.

Mahalli seçimlerde sırf seçmeni konsolide için kamplaştırma, kutuplaştırmayla kin, öfke ve nefretten beslenen menfi politik söylemlerin ardından, Cumhurbaşkanı’nın daha önce uzun yıllar birlikte siyaset yaptığı parti kurucusu arkadaşlarının yeni partileri kurma çalışmalarını “büyük ihanet” olarak tahkir edip “ağır bedelini öderler!” tehditleri arenasında garip gelişmeler oluyor.

“GİTMEK İÇİN VAKİT KOLLUYORLAR…”

Görünen o ki, mahalli seçimler, bilhassa tekrarlanan İstanbul seçimleri siyasette taşları yerinden oynatmış. birçok alanda Türkiye’yi krize sokan ve ciddi oy kaybına uğrayan iktidar partisi kâbusta; yeni kopuşlarla karşı karşıya. Ciddi çöküşün sinyalleri çakılıyor. İktidar sözcülerinin ve “iktidara ilişik medya” yorumcuları”nın AKP’den kopan “yeni siyasi oluşumlar”a tepkileri bundan.

En son AKP’nin 18. kuruluş yıldönümü klipinin her karesinde sadece Cumhurbaşkanı ile dört yıl önce -7 Haziran 2015’te- milletvekili seçilip aktif siyasete giren Hazine ve Maliye Bakanı’nın görüntüleri yer alırken, cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, Meclis başkanlığı, bakanlık yapmış parti kurucularının silinmesi bu korku ve paniğin tezâhürü.

Bu açıdan, AKP’den koparak kurulacak yeni partilerin kuruluş tartışmaları sürerken, Ahmet Taşgetiren’in “Aslında Ak Parti yola çok daha geniş bir toplumsal yelpazeyi kuşatma amacıyla çıkmıştı. İktidar şu anda, kendi içinden çıkan dünkü yol arkadaşları için bile ‘ihanet’ söylemini seslendiriyor. Siyaseti, ülke için farklı perspektiflerin yarışı olmanın ötesine taşıyor ve ‘iç düşmanlar’ üretiyoruz” özeleştirili yakınması anlamlı. (Karar, 6.8.19)

18. yılında AKP’nin içine düştüğü vaziyete dair en ilginç tesbit, eski milletvekili Mehmet Metiner’den geliyor. “Dava şuurundan yoksun unsurlar güç elde etmek için AKP’lileştiler. (…) Kimileri bırakıp gitti. Kimileri de gitmek için vakit kolluyor. İbni Haldun’un bedevilik-haderilik tespiti bence partiler için de geçerli” diyen Metiner’in, “yine “Reis’in liderliğinde kurulmalı” diyerek  AKP yerine yeni parti önerisi çarpıcı.

“Partideki ‘güç tekelleşmesi”nden şikâyetle “2001’deki AK Parti’de ısrar, yeni Türkiye’nin siyaset anlayışının tersine kürek çekmek anlamına gelir. Eski Türkiye yok. Eski Türkiye şartlarında kurumuş Ak Parti de artık ömrünü tamamladı” sözleri ise vaziyeti özetliyor.

“ÖNCE PARTİSİNİ TAMAMIYLA TÜKETTİ”

Ancak sosyal medyadan “Erdoğan liderliğinde yeni bir Ak Parti” fikrini “Erdoğan’a darbe!” biçiminde yorumlayanları “art niyetli” olarak niteleyen Metiner’in çıkışına AKP eski milletvekili adayı Tuna Bekleviç’in Twitter hesabından cevabı, siyasette tıkanan iktidar partisinin akıbetini okutturuyor.

2008 yılında Erdoğan ile defalarca “yeni parti kurulması”nı konuştukları ve hatta hazırlıklarını yaptıkları bilgisini paylaşan eski AKP adayı, “bu ‘dramatik tükeniş, bitiş ve çaresizlik Türkiye için olumlu” diyor ve ‘mazlumların zaferi olacağını” belirtiyor. “Erdoğan önce partisini, sonra da kendisini tamamıyla tüketti” notuyla iktidar partisi cânibinde olup bitenlerin perde arkasını açılıyor.

Ve “Erdoğan kendisini o kadar tüketti ki; yenidünya ile ilgili söyleyecek tek bir sözü yok. Aklı başında kimse de zaten kendisini ciddiye almıyor. Türkiye’nin tarihsel birikimine dayalı bir kapasiteyi tüketmekle meşgul bir pozisyon taşıyor” cümleleri de. (@tunabeklevic,15.8.19)

Okunma Sayısı: 4943
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Oğuz Yiğiter

    21.8.2019 08:52:49

    Makalenin başlığı çok iddialı ve ümit verici, ancak Metiner gibi bir figürün sözleri yerine daha güçlü karinenin yer almasını isterdim. Ama tek başına başlık bile bu kasvet havasında çok değerli. Dua ve tebrikler.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı