"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İktidarın “kalite ve kalifikasyon” eksikliği

Cevher İLHAN
24 Nisan 2021, Cumartesi
TESBİT

“En çok istihdamı yapan bizim iktidarımız” diyen Cumhurbaşkanı, “işsizlikte iyi bir duruma geldik’ diyebiliriz, kalite ve kalifikasyon noktasında kendini ispatlayan bir genç iş bulur” demiş.

Oysa AKP iktidarında gençlerde işsizliğin kat kat arttığı Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) genç işsizlikte yüzde 27.1, kayıt dışı işsizlik ise yüzde 36 rekoruyla tescil edilmiş.  

Aslında ekonomistlerin değerlendirmesiyle sözkonusu işsizlik istatistikleri ve işsizlikle ilgili anketin yapıldığı tarihte aktif olarak iş arayanlar üzerinde yapılması, son dört ay içinde İş Kur’a müracaat etmeyenlerin “işsiz” sayılmaması “gerçek gizli işsizliğin” vahim boyutlarını ortaya koyuyor. 

Buna göre Türkiye’de gerçek işsiz sayısının çoktan 10 milyonu aştığı, iş bulmaktan ümidini kesen ve iş aramaktan vazgeçen “gizli işsizler”in eklenmesiyle bu rakamın daha korkunç boyutlara varıyor. Keza her iş arayan gencin İş-Kur’a müracaat etmediği gerçeği hesâba katıldığında geniş tanımlı işsiz sayısının ve diplomalı işsizlerin beş milyonu bulduğu ortaya çıkıyor. 

Bu açıdan geniş tanımlı genç işsizliğe baktığımızda sadece İş-Kur’a bireysel olarak başvuruları olduğu gerçeğiyle TÜİK verileriyle yaklaşık 5 milyon gencin işsiz durumda olduğu vakıası “ekonominin şahlandığı” söylemi gibi “işsizlikte iyi bir durumda” iddiasını da havada bırakıyor. Buna çalışmayan ve eğitimde olmayan yüzde 29,4 eklendiğinde gençlerin yüzde 56,5’inin, yani yarısından fazlasının işsiz ve boşta olduğu görülüyor. 

 Yine “işsizliğin azaldığı” iddiasının aksine Türkiye İş Kurumu’nun bültenlerine göre, 2021 yılı Mart ayına dair verilerde Türkiye İş Kurumu’na işe yerleştirilmek için başvuran doktora mezunu sayısının 767, yüksek lisans mezunu sayısının 17.688, lisans mezunu sayısının 417.890, ön lisans mezununun ise 330.331 olduğu bildiriliyor.

Özetle, genç işsizlik oranı tarihin en yüksek seviyesinde. Sarayın üretimden ve istihdamdan uzak, tamamen ranta dayalı çarpık ekonomik düzeni nedeniyle gençlerimizin maalesef diplomalı, işsiz ve borçlu durumda olduğuna, milyonlarca gencin KYK borçları ve GSS prim borçları nedeniyle e-hacizlere muhatap olduğun dikkat çeken söyleyen ana muhalefet partisi İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Fethi Açıkel’in gençlere istihdam sağlaması gereken siyasi iktidarın sorumluluğu üstünden atıp gençleri suçlaması çarpıklığı vahameti ele veriyor. 

Bu durumda iş bulmayan milyonlarca üniversite mezunu gençte “kalite ve kalifikasyon” yoksa, “kalite ve kalifikasyon noktasında kendini ispatlayan genç iş buluyor”sa, “bir tek siyasi iktidara yakın olanlarda mı “kalite ve kalifikasyon” var? “İş için gerekli, nitelik beceri ve ehliyet’ bir tek “yandaş”larda mı var?” soruları soruluyor.  

Ve İş-Kur’a iş bulma ümidiyle başvuran kişi sayısının şu an 2 milyon 663 bin 916 olduğunu belirten Açıkel’in, ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora mezunlarının sayısının 766 bin 676 olmasına ve genel başvurular içinde eğitimlilerin oranının yüzde 30 olduğunu nazara veren Açıkel’in “banka yönetim kurulları ve kamu iştirakleri AKP’nin arpalığına dönüşmüşken, torpilliler birden fazla ballı maaş ile AKP’nin normal istihdam politikası haline gelmişken, AKP kartvizitiyle zenginleşen ofis personellerinin pudra şekeri beyanları ise hâlâ hâfızalarda tazeliğini koruyor. Durum böyle iken; diplomalı - diplomasız gençlerimiz hakkındaki bu haksız sözler, iktidarın gençleri ve aileleri depresyona sokan istihdam sorunlarının iktidarın umurunda olmadığı”nın ikrarı oluyor. 

Sonra gerçekten gençlerde “kalite ve kalifikasyon eksikliği” varsa, nitelikli eğitim verilmiyorsa, nitelikli eğitim verilmiyorsa, bunun sorumlusu Türkiye’de her ilde açılan üniversite ve öğrenci sayısı üzerinden bir “başarı hikâyesi” oluşturmaya çalışan siyasi iktidar değil mi?

VAZİYET

“Çoklu maaş” furyası

Genç işsizlikte rekor tartışmaları ortasında bir de “çifte ve çoklu maaş” meselesi var.  

Öncekile “belediye başkanlarının eşi ile birinci ve ikinci derece kan ve yakın hısımlarının, belediyede ve belediye şirketlerinde yönetici olarak görevlendirilemeyeceği, istisnai kadrolara atanamayacağı, yönetim kurulu başkanı veya üyesi olamayacağı”nı öngören “Siyasî Ahlâksızlıkla Mücadele ve Siyasî Etik Kanun Teklifi”nin “iktidar cephesi”nce Meclis’te reddi vaziyeti açığa çıkardı.

Ne var ki akraba ve adam kayırma, âdil olmayan ayrımcılık olan nepotizm tam gaz sürerken, “tek kişilik yönetim”de birçok kurumdan maaş alanların sayısı artıyor.  

Açlık sınırının 2 bin 736, yoksulluk sınırının 8 bin 912 lira olduğu ülkede, Cumhurbaşkanı’ndaki görevlerine ek olarak diğer kamu kurumları, bankaların ve borsaların yönetim kurullarına atanarak iki, üç, hatta beşe varan yüksek maaşlar yüz binleri buluyor. 

Mesela bir Cumhurbaşkanı danışmanı, Cumhurbaşkanlığı Politika Kurulu üyeliğine ek olarak İstanbul Borsa, YÖK, Vakıfbank, Türk Telekom, TRT ya da THY gibi kamu kurumlanın yönetim kurullarında üye olup bazılarının mevzubahis şirketlerden birinin yıllık kâr payından 240 bin lira -ayda ortalama 20 bin lira- ek gelir elde ediyor.  

Kısacası, işsizliğin yüzde 30’lara vardığı vartada, aylık 100 bin lirayı bulan “çift dikiş”, “üç dikiş”, “dört dikiş” maaş furyası sürüyor. Cumhurbaşkanı, emeklilikte yaşa takılanların mağduriyetlerine dair “Erken emekli olacak gidecek başka bir işte de çalışmaya devam edecek, yani çift dikiş; böyle bir şey olamaz. Bizim böyle bir yükü milletimizin sırtına bindirme hakkımız var mı?” diye karşı çıkarken, liyâkat yerine 100 binlerce liralık maaşlı “siyasî sadâkat atamaları” devam ediyor. 

 

Okunma Sayısı: 2459
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı