"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sevgi dili ve Bediüzzaman’ın yaklaşımı

Dr. Dolunay Coşkun
25 Ekim 2018, Perşembe
‘’Muhabbet şu kâinatın var olma sebebidir’’ diyor Bediüzzaman.

Her şeyin rabıtası, hayatı, nuru sevgidir. Evet, her şeyimiz sevmek ve sevildiğini bilmekle değer kazanıyor ve saadete erişiyor.

İnsanî ilişkilerimizde, anne, baba, eş, kardeş, dost veya arkadaş gibi hem sevdiğimiz hem de sevilmeyi beklediğimiz kişilerle birçok hadiseler yaşıyoruz.

Garry Chapman “Beş Sevgi Dili” isimli kitabında, birbirimize olan sevgilerimizi fark edemediğimizden bahsetmiş. Herkesin sevildiğini anlama ve göstermede kullandığı bazı metotların var olduğunu ve bu farklı metotları anlayamadığımız zaman, birbirimizi sevemediğimizi, değer vermediğimizi düşünürek kendimizi üzmeyi, ilişkilerimizi zedelemeyi kolayca başarabileceğimizden bahseder.

Kitapta sevgi ifadesinin beş dili şu şekilde tanımlanmıştır:

1. Beğenmenin sözel olarak ifade edilmesi, 2. Fizikî temasla yani dokunma ve sarılma, 3. Kendine hizmet edilmesini bekleme, 4. Hediye alma, 5. Birbirinizi dinleyerek, duyarak, değer vererek nitelikli zaman geçirilmesi gibi.

Kişiler bu yöntemlerden herhangi birini ‘’sevildiğini hissetmenin yolu’’ olarak algılar. Eğer bu davranış biçimlerinden biri kendisine yapılmıyorsa, sevilme hissi tatmin olmuyor demektir.

”Beni gerçekten sevmiyor“ diyen, dur durak bilmeyen bilinç altılarımız bu yönde çalışırlar çünkü. Sevilmeyi sözlü ifadelerden bekleyenler için sözcükler onlara o kadar iyi gelir ki. Adeta cildine dokunarak kana karışan ve oradan kalbe ulaşmış gibi muhabbet dünyasına atar kişiyi.

Bir diğeri ise, kişiye sözler iyi gelir, ama o kadar sözün yerine sımsıcak bir sarmak ve güven vermek kalbine daha hızlı ulaşmaya yol açabilir.

Bazen de karşınızdakinin çok şey bekleyip, sürekli zamanınızı almaya çalıştığını hissedersiniz. Oysa derinlikli geçireceğiniz bir kaç dakika ona uzun zamanmış gibi yetebilir.

Kimi de karşıdakinin her işine koşarak sevgisini göstermeye çalıştığı halde yine de tenkit edilebilir. “Bana hiç değer vermiyorsun” denildiğinde şaşırıp kalabilir. Birbirimizin değer verdiği dilleri bilmiyorsak hem kendimize hem sevdiğimize haksızlık ediyoruz ve yıpratıyoruz demektir.

Birbirimizin verdiği mesajları aynı şekilde okuyamazsak Rabbimizden gelen mesajları da O’nun hikmet dilini nasıl okuyabiliriz?

Kâinatı bir kitap gibi kabul ettiğimizde, üzerinde yaşanan her hadise o kitabın satırları hükmünde ise, okumamız gereken ‘’Rabbani sevgi dili’’nin mesajları olmalı.

Rabbimizin mesajlarını dünyevî dilde değerlendirdiğimizde, bizle olan bağını ve şefkatini göremiyoruz. Fıtratımıza işlenmiş olan, sevme ve sevilme ihtiyacı sonsuz ve ebedi. O zaman sevgisi hiç bitmeyen biri tarafından sevildiğimizden emin olmak, bizi ayakta tutabilecek tek unsurdur.

Bediüzzaman, “Nurun İlk Kapısı” eserinde diyor ki, “Sahife-i âlemi, Nakkaş-ı Ezelînin yazdığı silsile-i hadisatın satırlarına, hikmet nazarıyla bak ve fikr-i hakikatle sarıl. Ta ki mele-i âlâdan uzanan şu selâsil-i resâil, seni âlâ-yı illiyyîn-i tevhide çıkarsın.”

Yani, birbirimizin sevgi dilini anlamaya gayret edeceğimiz gibi aynı hadisat içerisinde Rabbimizin mektup ve mesajlarını da doğru okumalıyız.

Bazen üzüntü ve sıkıntı, bazen mutluluk, bazen hastalık ve bazen de nimetlendirmeler suretinde birbirimizin eliyle yaşatılan her olayda O bizle temasa geçiyor, bizi seviyor ve sevdiğini gösteriyor. 

O zaman biz de, bizi ebedî saadete kavuşturacak olan Rabbimize O’nu sevdiğimizi göstermeliyiz.

Haydi! Şimdi! Bismillahın gücüyle O’nun sevgisini kazanacak işler yapmaya.

Selâm ve duâlarla.

Okunma Sayısı: 2197
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı