"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Beslenmenin ruh sağlığına etkileri (1)

Feyzullah ERGÜN
21 Haziran 2020, Pazar
İnsan organizmasının sağlıklı gelişebilmesi ve hastalıklara karşı dirençli olabilmesi için GDO ve kimyevî katkı maddeleriyle tuzaklanmış gıdalardan uzak durmak gerekiır.

Ahirzaman müsrif tüketim toplumunun hayat standardı, ruhun ihtiyaçlarını göz ardı ederek bedenini olduğu kadar ruh sağlığını da tahrip etmektedir. Bu hayat standardında yaşamak beden ve ruh sağlığını kaybederek, hayat kalitesini düşürdüğünden, mutsuz bir ruh dünyasına yönlendirilmektedir. Bu hayat tarzıyla yaşanmakta olan depresyonlar sonucunda kurtuluş, antidepresan ve anksiyolitik ilâçlarda aranır ve bu grup ilâçların kullanılması da % 160 gibi hızlı bir şekilde yükselişe geçmektedir.

İnsanın ruh dünyası ile beden hayatı birbirine o kadar bağlıdır ki, bedendeki bir hal ruhumuza, ruhumuzdaki bir hal de bedene etki eder. Çünkü bazı ruh ve sinir bozukluklarına, organik rahatsızlıklar sebep olabilmektedir. Toksin deposu paketlenmiş endüstri ürünü kof gıda maddeleriyle beslenen organizmalarda, zaman içinde birikecek zararlı atıklar, olumsuz gelişmelerle ilk fırsatta vücut ve ruh sağlığında yıkıcı sonuçlarla patlak verecektir. Ruh sağlığındaki olumsuzlukların farkına varılamadan yavaş yavaş ilerlemesi, yıkımın farkındalığına bilgi eksikliğinden dolayı çok geç kalınmış halde varılabilmektedir. Vücutta meydana gelen fizyolojik ve biyokimyasal faaliyetlerin uyumlu ve düzen içinde gerçekleşmesi, ruh dengemizi de huzurlu kılacaktır. Sağlıklı gıdalarla desteklenen, sağlıklı fizyolojik faaliyetlerle sindirilmiş gıdalardan meydana gelen kan ve sağlıklı hücrelerle, sağlıklı bir beyin ve sinir sistemi fonksiyonlarla gerçekleşeceğinden, ruh dünyasında sağlıklı davranışlar olgunluk kazanacaktır.

Beslenmenin bir endüstri dalı haline getirilmesi sonucu sağlık problemlerinde her geçen gün büyük artışlar yaşanmaktadır. Beslenmenin ruh sağlığına olan etkilerinin incelenmesinde “Dr. Carol SİMONTACCHİ ‘Ruh hastası yapanlar: Gıda sektörü beynimizi nasıl bozuyor ve çocuklarımıza nasıl zarar veriyor?‘ adlı kitabında: Gıda bizim davranışlarımızda hem olumlu hem de olumsuz yönde etkilemede en güçlü etkendir” demektedir. İngiltere’de University College London’un yaptığı araştırma, British Journal Psychiatry adlı medikal dergide Kasım 2009’da yayınlanır. Bu araştırma, işlenmiş gıdaların yalnız fizikî olarak değil, psikolojik olarak da insan sağlığını bozduğunu ortaya koyar.

İnsan beyni ve sinir sistemi, normal faaliyetlerini sürdürmesi için belli besinlere ihtiyaç duyar. İnsan vücudunun yeterli ve gerekli besinleri alamaması, insanların normal davranışlarını olumsuz etkilemekte, insanı dengesiz ve saldırgan yapmaktadır. Meselâ yağda çözünen vitaminlerden A vitamini, beynin algılama sinyallerinde önemli rol oynar. Gebelik sürecinde bile annelerdeki A vitamini eksikliği, doğan çocukların belli yaşa geldikten sonra dengesiz davranışlar içine girmesini bile etkiler. Son araştırmalara göre, diğer yağda eriyen vitamin olan D3 vitaminin vücutta yeterli bulunmaması DEPRESYON ve PANİK oluşturuyor. D vitamini beyinde öğrenmeyi ve HAFIZAYI güçlendiriyor, beyinde motor kontrol sistemine yardımcı oluyor. Birçok B vitamini kompleksi eksikliği kişide ALZHEİMER hastalığına ve başka birçok ruhî bozukluklara sebep oluyor. İnsan vücudunda çinko eksikliği, beyindeki birçok enzimsel reaksiyonu yavaşlatır, çünkü beyindeki bu faaliyetler olumsuz etkilenir. Çinko eksikliği davranış bozukluklarının yanında, kişiyi saldırgan, agresif bir yapı içine de sokabilir. Magnezyum eksikliği ise, kişilik bölünmesi, saldırganlık, şizofreni gibi birçok nörolojik bozukluklara sebep olur.” 1

Zamanımızda endüstrileşen gıda üretimi, doyumsuz kâr hırslarından dolayı değişik amaçlarla kimyevî emülgatör katkı maddeleri, GDO müdahaleleri ve tarım ilâçlarıyla, gıda maddelerinin içi boşaltılarak faydasız hale getirilmiştir. Besin maddelerinin, organizmanın fıtrî ihtiyaçlarını karşılayamamasından dolayı, bu gün yaşanan ve gelecekte daha geniş toplulukları etkileyecek bedenî ve ruhî hastalıkların katlanarak artması, özellikle genç nesilleri derinden etkileyerek yaralayacağı, bilimsel istatistiklerin göstergelerinden anlaşılacağı üzere bir sürpriz olmayacağı açıkça görülebilmektedir.

SAĞLICAKLA KALIN

Dipnot:

1) İsmail TOKALAK, Dünyada Gıda Terörü, s. 54-55 Ataç Yayınları 2016.

Okunma Sayısı: 2407
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdullah Tunç

    21.6.2020 10:11:12

    Tebrikler Feyzullah kardeş.Keşke bir an evvel bu yazdıkların kitaplaşsa ve insanların istifadesine sunulsa.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı