"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hapishaneler niçin var?

H. Muharrem OKUR
15 Kasım 2025, Cumartesi
İnsanlık tarihi boyunca suç ve bu suça karşılık gelen ceza, insanların zihnini meşgul etmiştir.

Bu meşguliyet neticesinde ise beşerî kanunlar suç ve ceza ilişkisini sağlıklı biçimde kurmakta yetersiz kalmışlarmış. Nihayet bu ilişkiyi insanların ihtiyaçlarını tam şekilde karşılayacak Kur’ânî düsturlar da göz ardı edildiğinde yer yer büyük zulümler yaşanmıştır. Maalesef halen de yaşanmaya devam etmektedir.

Haklı ya da haksız olarak bir fiil neticesinde hapishaneye düşmüş bir kimse için ise Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri, hapishanenin mahiyetini çok güzel bir şekilde tanımlar. Bu tanım, aslında hapishane teriminin insanlığın zihinlerinde oluşması gereken Kur’anî tanımıdır. Bediüzzaman, Yusuf Aleyhisselâm’ın da hapishanede bulunmuş olmasından hareketle hapishaneler için Medrese-i Yusufiye tâbirini nazarlara sunar. Sonrasında ise hapishaneleri, medrese ve terbiye için açılan birer dershane olarak tanımlar. (1) Dolayısıyla hapishanede bulunan bir kimsenin, kendisinin öz terbiyesi, gelişimi, maddî-manevî ilerlemesi için bir medreseye girdiğini tahayyül ederek, ahlâklanmasının esas olduğunu belirtir. Suç neticesinde girdiyse bu suçtan dolayı samimî bir şekilde pişmanlık duyması ve tevbe etmesiyle bu medreseden tam ve çok güzel şekilde istifade edebileceğini, zulmen düşmüş ise bilmediği hatalarına kefaret ve durduğu her saniye sevap kazandırdığından yine şahsî gelişimi açısından bu medreseden tam istifade edebileceği söyler. İki grup da çıktıklarında hem kendileri hem de toplum adına faydalı bireyler olacaklardır. Yani bu medrese herkes için istifadeli eşsiz bir medresedir. Aynı şekilde hapishanelerde olmayan, dışarıdaki toplumun diğer fertlerinin de hapishaneleri ve oralarda bulunan kimseleri bu nazarla görmeleri gerekmektedir. Hapishaneler bir intikam, işkence, hayattan koparış mekânları değil, toplumun ahlâklanmasına vesile olan ve terbiye için açılan birer medrese hükmünde görülmelidir.  Modern hukukun kurucularından birisi olarak kabul edilen ve döneminin filozoflarından olan Cesare Beccaria ise “Cezalar, intikam için değil; toplum düzenini korumak için vardır” (2) sözleriyle bu hükmü destekler. 

Dolayısıyla Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin kendisinin de zulmen hapishanelerde bulunduğunda yaptığı gibi oraları birer Medreseye çevirmek, hapishanelerin mahiyetinin ve gayesinin tahakkuk etmesine vesile olacaktır.

Dipnotlar:

1- Asâ-yı Mûsa, Birinci Kısım, s. 22.

2- Cesare Beccaria, “Suçlar ve Cezalar Üzerine” (Dei delitti e delle pene, 1764)

Okunma Sayısı: 163
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı