"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“28 Şubat’ın farklı versiyonu”

Kâzım GÜLEÇYÜZ
24 Aralık 2013, Salı
Gündemi ve hükümeti sarsan rüşvet ve yolsuzluk operasyonu için iktidarın yorumu, Başbakan, hükümet sözcüsü, bakanlar ve parti yetkililerince seslendiriliyor.

Soruşturmayı “İktidara karşı yürütülen psikolojik harekâtın parçası” olarak görüyorlar.
Ve Erdoğan “Bu ülkede 28 Şubat’ları medyayla gördük. Şimdi değişik bir versiyonu yine aynı şekilde uygulanıyor” ifadesini kullanıyor.
Ama arada çok büyük farklılıklar mevcut.
28 Şubat’ta devrin iktidarı irtica ile suçlanıyordu. Burada rüşvet ve yolsuzluk iddiaları var.
O zaman, askerin başını çektiği ve yargı, üniversite, medya gibi kesimleri peşine taktığı yoğun bir kampanya yürütülüyordu. Burada asker yok, üniversite devre dışı, medya ağırlıklı şekilde hükümetin yanında; öyle ki operasyon haberi patlak verdiğinde, birçok haber kanalı olayı izleyip yansıtmakta çok çekingen davrandılar ve geciktiler. Oysa önceki benzer gelişmelerde anında canlı yayına geçmişlerdi.
Yargı alanında ise, özellikle 2010 referandumundan sonra, AYM ve HSYK’da yapılan değişikliklerle, bu cenahtaki vesayetin büyük ölçüde aşıldığı ifade edilmişti. Buna rağmen hâlâ yargıdan şikâyet ediliyor, dahası Başbakan “Yargı afra tafra yapıyorsa karşısına dikiliriz” gibi devlet âdâbına da yakışmayan çıkışlarda bulunuyor ve keza yargının işleyişini yürütme organının kontrolüne alacak düzenlemeler yapılıyorsa, o zaman 28 Şubat’takinden çok daha farklı bir durumla karşı karşıyayız demektir.
Hatırlanacağı gibi, 2012 Şubat’ında Hakan Fidan’ın KCK soruşturmasında “şüpheli” sıfatıyla ifadeye çağrılması üzerine patlak veren MİT krizinde de iktidar özel yetkili ağır ceza mahkemelerine “devlet içinde devlet” suçlaması yöneltmiş; ifade vermeye gönderilmeyen Fidan, apar topar çıkarılan “kişiye özel” bir düzenleme ile savcıların takibinden kurtarılmıştı.
Şimdi de soruşturmalarda idarî amirlere bilgi verme şartı getirilerek, “Meclis üzerindeki iktidar vesayeti yargı alanına da mı taşınıyor?” tartışmalarını tetikleyecek bir adım atılıyor.
Peki, emniyetteki tasfiyelerin anlamı ne?
Son rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun ardından emniyet teşkilâtında başlatılan ve öncekilere göre çok daha geniş kapsamlı tutulan yeni tasfiye dalgası hükümet tarafından “Devlet içinde devlet gibi hareket edip seçilmiş iktidara meydan okuyan örgüt ve yapıların temizlenmesi” olarak takdim edilmeye çalışılırken, diğer yönüyle, 12 Eylül’ün ve 28 Şubat’ın dahi yapamadığı veya yapmadığı şekilde, adeta cemaatlerle bağlantılı bütün kadroların devletten tasfiyesi gibi bir neticeye doğru gidiyor.
Üstelik bu operasyonun, sanıldığı gibi belli bir cemaatle sınırlı olmayıp, planlı, kademeli ve yer yer eşzamanlı olarak, iktidar partisiyle “ters düşen” belli başlı bütün cemaatleri hedef alan bir yaklaşımla yürütüldüğü ifade ediliyor.
Böylece, 28 Şubat’ta alınıp da bugüne kadar uygulanamayan kararların bu iktidar eliyle hayata geçirildiği gibi bir görüntü ortaya çıkıyor.

Okunma Sayısı: 2886
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • özdemiroğlu

    24.12.2013 00:00:00

          AKP eğer karşısında olan tüm cemaatleri tasfiyeye kalkarsa(ki buna siyasi ömrü yetmeyecektir) siyasal İslam kendi sonunu da hazırlayacaktır.Belki de bu hayır olacaktır.

  • hakikatin gür sesi

    24.12.2013 00:00:00

    evet ben bir yeniasya gazetesi okuyucusu ve yeniasya mensubu olduğum için akp li belediye zamanında işe girmeme rağmen yine bu belediye zamanında fişlendim.meslekten ihrac edilmem söz konusu oldu. yaklaşık 6 yıl çok sıkıntılı bir zaman geçirdim.evet iktidar kendine muhalif cemaat mensublarını fişliyor.be buna bizzat yaşayarak şahit oldum.

  • MEHMET DEMİR

    24.12.2013 00:00:00

    Kalemine saglik kazim bey,evet aynen dediginiz gibi cuntanin yapmadigi kiyimi bular yapyor maalesef.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı