31 Mart seçimi öncesinde, belediye başkanı olduğu Beylikdüzü ilçesi sakinleri dışında pek kimsenin tanımadığı bir insandı Ekrem İmamoğlu.
İBB başkanlığına aday gösterildiği ve seçim çalışması yaptığı süreçte de öyleydi.
Ama ne zaman ki seçim gecesi sandıklar açılıp sonuçlar belli oldu ve seçimi kazandığı anlaşıldı, durum bir anda değişiverdi.
Gecenin kritik saatlerinde düzenli aralıklarla açıklama yaparken sergilediği vakur, olgun ve kararlı duruşuyla takdir topladı.
Medya ve propaganda noktasında şartların alabildiğine aleyhinde olduğu seçim sürecinde bu dezavantajları seçmenle bire bir kurduğu sıcak diyaloglarla aştığı anlaşıldı.
23 Haziran sürecinde de iktidar cenahının ve medyasının insaf ölçülerine hiçbir şekilde sığmayan karalamalarına maruz kaldı.
En başta AKP Genel Başkanının, cumhurbaşkanlığı konumuna da yakışmayan sataşma ve suçlamalarına hedef oldu. Seçimden birkaç gün önce yargıyla dahi tehdit edildi.
Ama o sakin duruşunu hiç bozmadan çalışmalarını aynı tavır içinde devam ettirdi.
Başından itibaren halkın inanç değerleri ve hassasiyetleri ile barışık bir profil ortaya koyması da ona olan teveccühü arttırdı.
Halkın oylarıyla aldığı mazbatanın haksız şekilde gasp edilmesi işin tuzu biberi oldu.
Muhatap kılındığı bunca hoyratlığın karşılığı, 31 Mart’taki 13 bin farkı 23 Haziran’da 806 bine çıkaran halk tepkisinde görüldü.
Ve çok daha güçlü bir şekilde geri döndü.
“İlçelerin çoğu bizde, meclis ve komisyonlar da” lâfıyla yapılan tehdide, 31 Mart’ta 16 olan önde olduğu ilçe sayısını 28’e çıkararak verdi. Fatih, Eyüp, Üsküdar, Beyoğlu dahil...
İlçe seçimleri de yenilenseydi, AKP İstanbul’un büyük çoğunluğunu kaybedecekti.
İmamoğlu özgün duruşuyla kazandı.
Devamı bu duruşun devamıyla mümkün.
***
Bir okurumuzun gönderdiği mesaj:
İstanbul seçimini sadece Erdoğan, Yıldırım ve AKP il teşkilâtı kaybetmedi. 80 ilin hem milletvekilleri, hem belediye başkanları, hem il, ilçe ve il genel meclisi başkanları bir ay boyunca İstanbul’da mahalle mahalle, dernek dernek, vakıf vakıf dolaşıp çalıştılar; ama sonuç malûm. Bütün Türkiye’deki AKP teşkilâtları ve yöneticileri de kaybetti.