“Parçaları kaybolmuş puzzle gibi insanlar.. Kiminin ruhu, kiminin beyni ve birçoğunun da kalbi yok artık...” Kurşun askerler; uydu insancıklar!
İnsanlığın hayrına çalışan ‘azlar’ da olmasa kıyamet kopacak! Yapılan zulümler, yaşanan yanlışlar, işlenen vahşetler insanı hayrete düşürüyor. Mahşerin provası yapılıyor adetâ yeryüzünde.
İnsanların çoğu hak, hukuk, adalet, dostluk, barış nedir.. unutmuş!
‘Bir hırs ve menfaat uğruna Ya Rab; ne haklar çiğneniyor, ne zulümler irtikap ediliyor, ne ocaklar sönüyor, ne ümitler soluyor!’
ÇARE...
Risâle-i Nur’daki ifadesi ile bu asır enâniyet, fitne, fesat, helâket ve felâket asrı. Hasta ve gaddar bir asır.. Bütün insanlığın problemi bu. Herkes kendi akıbetini düşünüp titremeli..
Bir çağ yangını sarıyor ruhları.. Bir çığlık koparıyor ebed isteyen yürekler.. dünyanın fani olduğunu hissediyor, görüyor.. feryat ediyor ümide susayan barış güvercinleri..
Kimilerinde müthiş bir hayal kırıklığı... Çareler arıyor..
“Evet, dünyanın mâhiyeti anlaşıldıktan sonra, elbette hayat-ı ebediyeden başka beşeriyetin o inkisâr-ı hayâl yarasını tedâvi edecek Kur’ân’dan başka yoktur.”
NUR VE ZULMET..
İnanıyoruz ki; hiçbir şey başıboş değil.. Hikmet, merhamet, şefkat ve adalet sahibi bir Zat (cc) çekip çeviriyor hadiseleri. Her şeyin dizgini O’nun elinde.
Dünya bu.. herkes kendine yakışanı yapıyor. Bazıları ‘Nur ve Nuranî hizmetleri’ tercih ederken; bazıları ‘zulüm ve zulmetli oyuncakları’ seçiyor. Fakat imtihan gereği, hiç kimsenin garantisi yok.
Her şey daha karamsar göründüğünde, yarınlara güven kalmadığında, sebepler sükût ettiğinde, ‘belâ vereni’ bulmak ve O’na iltica etmek, zahmeti rahmete çeviriyor.
GÖZ/LÜK!..
Elimizden geleni -lisanen, fiilen, hukuken- yaptıktan sonra neticeye karışmayıp tevekkül edeceğiz.
Bakış açımızı değiştirip ‘her hadisede rahmet ve adalet-i İlâhinin izini, özünü, yüzünü’ göreceğiz. Böylece direncimiz ve yaşama sevincimiz arttacak. Ümitsizlik bize yakışmaz.
Allah zalimlerin yaptıklarından habersiz değil, hâşâ. Mühlet verir ama; asla ihmal etmez. Küfür devam etse de; zulüm devam etmez.
Barış ve adalet tecelli edecek.. Er ya da geç!.
Öyleyse şimdi; ümit ve niyazla, gayret ve tevekkülle, aşk ve şevkle muhabbet fedaisi olma zamanı...