Ancak, CHP ansiklopedi geleneğini tekrar başlatma kararı almış gibi. CHP seçimlere hazırlık anlamında “A’dan Z’ye RecepLarouse” hazırlamış. CHP, AKP’nin 11 yıllık iktidarı döneminde Başbakan Erdoğan ve kurmaylarının çeşitli söylemlerini derleyip ansiklopedi haline getirmiş. CHP ansiklopediyi “Çark, tutarsızlık, argo, küfür ve ucube söylemlerden oluşan bir antoloji” şeklinde derlemiş.
Basında yer alan haberlere göre, RecepLarouse’un dizininde “Recep Bey ve Recep Bey’e Karşı: Çarklar ve Tutarsızlıklar”, “Argo, Küfür, Kabadayılık”, “Recepgiller” başlıklarındaki 3 bölüm altında, fotoğraflarla A’dan Z’ye Başbakan Erdoğan ve kurmaylarının çeşitli söylemleri yer alıyor. İkinci bölümde de Başbakan’ın çeşitli tarihlerde yaptığı açıklamalar, “Edep Tacı Giydik Diyen Başbakanın Argo Lügatı” başlığı altında verilirken, son bölüm olan “Recepgiller”de de bakanlar, milletvekilleri ve parti yönetiminden isimlerin söylemleri derleniyor. “RecepLarouse” 216 sayfadan oluşuyormuş.
Kitap piyasaya sunulduktan sonra AKP de buna karşılık mutlaka bir şeyler yapacaktır. Bu ansiklopedi mi olur, başka birşey mi olur bilemiyoruz. Ancak kitaptaki başlıklara baktığımızda ve son yıllarda siyasetteki üslupsuzluğun nerelere vardığını görebildiğimizden “tencere dibin kara seninki benden kara” atasözünü hatırladık nedense…
* * *
BU NASIL BİRŞEY… ŞAŞTIK KALDIK!
2011 yılında “CHP’ye oy verin” diye yazan, Gezi Parkı eylemleri sonrası Erdoğan’ı sultan resmiyle kapak yapan ve AKP’lilerin en çok eleştirdiği yabancı yayın olan İngiliz The Economist gazetesine başbakanlığının yaptığı kıyağı görünce şaştık kaldık.
Dergi hükümet üyeleri tarafından bu kadar sert şekilde eleştirilirken, mahkemelere verilirken, meğer Başbakanlık Tanıtım Ajansı geçen yıl en fazla reklamı bu dergiye vermiş... Dergiye, aynı yıl Yatırım Ajansı kanalı ile 1 milyon 862 bin 46 liralık reklam ödemesi yapılmış. Söz konusu ödemelerin yaklaşık yarısı 12 Haziran 2011 seçimlerinden önce, yarısı da yılın ikinci yarısında gerçekleşmiş. (Taraf, 31.7.13)
Etki-tepkiden dolayı, dergi haber yaptıkça oylarını artırdığı mı düşünülüyor? Ya da psikolojide “düşmanına aşık olma” diye tarif edilen Stockholm Sendromu mudur bunun sebebi? Biz karar veremedik de…
* *  *
İPAD’IN SUÇU NE?
Başbakan Erdoğan’ın sinirlenince küçük bir bilgisayar olan İpadını fırlattığı söylenir dururdu. Erdoğan’ın teknoloji danışmanı Mustafa Varank sözkonusu iPad’in fotoğrafını sosyal paylaşım sitelerinde paylaşınca kulaktan kulağa yayılan fırlatma olayının doğru olduğu görüldü.
Üzerinde ismi yazan iPad’a bakıldığında, arkasındaki darbe izleri dikkatlerden kaçmıyor. Bu fotoğrafın neden paylaşıldığı merak konusu olurken, Erdoğan’ın kızınca daha neler yaptığını da bir vesile ile görür müyüz acaba diye aklımıza geldi.
* *  *
FIRÇADAN ÖNCE FIRÇADAN SONRA…
Başbakanın siniri derken başka bir haber geldi aklımıza.
Erdoğan geçen günlerde katıldığı bir programda “İstanbul’a Central Park yakışmaz. İstanbul’a bir şehir parkı yakışır. İlla birilerini taklit etmenize gerek yok. Birileri bizi taklit etsin” diye konuşmuştu.
Cümle tek başına okunduğunda “ne var bunda” denilebilir.
Ancak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın “İstanbul’a Central Park yapacağız” sözünü hatırlarsak, bu sözün ne maksatla söylendiğini görebiliriz.
Tabiî Erdoğan’ın bu sözünden sonra nasıl bir gelişmenin olduğunu tahmin edebilirsiniz. Belediyeden yapılan açıklamada “şehir parkı” sözünün vurgulu bir şekilde kullanılması dikkat çekti.
Ne diyelim, bu park İstanbullulara hayırlı olsun. Aman dikkat, Erdoğan’ı kızdırmamak lâzım.
* * *
BOYUN ÖLÇÜSÜ NE İLE ALINIR?
Mahallî seçimlere 8 ay kalmışken, özellikle büyükşehirlerde partilerin aday göstereceği “flaş” isimler için tahminlerde bulunuluyor.
Türkiye’nin en büyük şehri olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için her gün yeni isimler ortaya atılıyor. Özellikle CHP’nin adayının kim olacağı tartışılırken, şimdiden aday adayları ortaya çıkmış durumda.
CHP’li Gürsel Tekin’in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olması halinde Kürtlerden 500 bin oy alacağını ileri sürmesi üzerine, BDP’nin renkli ismi ve esprileriyle bilinen Sırrı Süreyya Önder’den bir ince gönderme geldi.
Önder, Gürsel Tekin’e hitaben “Kürtler verseler verseler en iyi cinsinden sana bir mezura verirler, onunla da boyunun ölçüsünü alırsın” diyerek yeni bir tartışmaya kapı açıktı. Bayramdan sonra gündemimizde hep mahalli seçimler olacak gibi…
* *  *
SEVMEK ZORUNDA MI?
Başbakan Erdoğan arşive not düşülecek bir şey söyledi.
Dedi ki, “Herkes bizi sevmek zorunda değil. Seven, sevmeyen fark etmez. Biz bu millete efendi olmaya değil, bu millete hizmetkâr olmaya geldik…”
Bize de bu güzel sözü not etmek düşüyor…