"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hindistan’ın, Afganistan ilişkisi

Muhammet ÖRTLEK
26 Ağustos 2021, Perşembe
Taliban’ın kontrolüne geçen Afganistan’a yönelik bölge ülkelerinin yaklaşımları merak konusu. Bu ülkelerden biri de şüphesiz Hindistan’dır.

Katar’ın başşehri Doha’da, Taliban ve Afgan hükümet temsilcilerinin bulunduğu belirtiliyor. Hindistan Dışişleri Bakanı Subrahmanyam Jaishankar’ın, 2021 Temmuz ayının ikinci haftasında, Doha’yı iki kere ziyaret ettiği bildiriliyor. Jaishankar’ın 14 Temmuz’da gerçekleştirdiği son ziyaretinde, Taliban lideri Molla Birader ve ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad da dahil birçok yetkiliyle görüştüğü kaydediliyor.

Hindistan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Arindam Bagchi’nin, Taliban’ın Kabil’e girdiği 15 Ağustos günü yaptığı açıklamada “Hindistan’ın, Afganistan’ın kalkınması ve yeniden inşasına yönelik uzun vadeli taahhüdümüz uyarınca, Afganistan’daki çeşitli unsurlarla temas halinde olduklarını” vurgulaması dikkat çekiyor. Ancak Hindistan’ın daha önceki yıllarda, Afganistan’daki Hindistan dış temsilciliklerine Leşker Taiba ve Ceyş Muhammed gibi grupların terör saldırıları hatırlardadır. Hindistan, saldırıları kolaylaştırdığı gerekçesiyle Taliban lider kadrosuyla doğrudan görüşmelerde bulunmamaktaydı. Bununla birlikte geçmişte Hindistan, doğrudan görüşmese de Taliban’la iletişimi olan bölgedeki daha ılımlı gruplarla diyaloğunun olduğu ileri sürülüyor.

ABD’nin bölgeden çekilme sürecinde, Taliban’ın iktidarı alması ile Yeni Delhi yönetiminin yeni stratejiler arayışına gireceği tahmin ediliyor. Konuyla ilgili olarak Taliban Sözcüsü Süheyl Şahin 14 Ağustos’taki açıklamasında “Hindistan’ı Afganistan’da Salma Barajı, yollar, okullar ve diğer altyapı projeleri gibi insanî kalkınma ve çabalarını takdir ettiklerini; Hindistan’ın ülkelerine 2 milyar Dolar’dan fazla yardım ettiğini, ancak askerî varlık şeklinde istemediklerini ve Afganistan halkı için yaptıkları her şeyi takdir ettiklerini” beyan ediyor. Şahin’in beyanatının Taliban sonrası dönemde Afganistan stratejisi için Hindistan’a verilen ipucu biçiminde değerlendiriliyor.

Taliban’la karşılıklı olumlu açıklamalarına rağmen Yeni Delhi’nin Afganistan’la ilgili 3 önemli husus önem arz etmektedir. Bunlardan birincisi Afganistan’ın 1996-2001 yılları arasında Taliban tarafından yönetildiği İslâm Emirliği dönemidir. Bu dönemde, Hindistan’ın Afganistan’da diplomatik misyonunun mevcut olmadığı aktarılıyor. Pakistan’daki teröristler tarafından 31 Aralık 1999’da Hindistan’a ait India Airlines IC 814 nolu ticarî uçak 160 yolcusuyla kaçırılmıştı. Kaçırılan uçak Afganistan’ın Kandahar şehrine indirilerek, Taliban militanlarınca ele geçirilmiş ve Hindistan hapishanelerinde tutuklu bulunan “Mushtaq Ahmet Zargar, Ahmet Ömer Saeed Şeyh, Mulana Mesut Azhar” isimlerinde 3 militanın serbest bırakılmasının ardından uçağın Pakistan’a gidişine izin verilmişti. Yeni Delhi ve Taliban arasındaki bu olay halen hafızalardadır.

İkincisi, Afganistan’da hem Taliban hem de Pakistan Servisler Arası İstihbarat Müdürlüğü (ISI) ile bağlantısı olan Hakkanî Grubu’nun varlığı, Hindistan’a rahatsızlık vermektedir. Çünkü Hakkanî Grubu’nu Leşker Taiba’nın desteklediği ve ISI’nin güdümünde ve Hindistan karşıtı bir stratejiye sahip olduğu iddia ediliyor. Hatta Hakkanî Grubu’nun, 2008 ve 2009 yıllarında Kabil’deki Hindistan Büyükelçiliği’ne yönelik saldırılardan sorumlu tutulduğu belirtiliyor. Bu gelişmeler iki taraf arasındaki ilişkilerin geçmişinde kötü bir örnek teşkil ediyor.

Üçüncüsü ise, Hindistan’ın; İran, Rusya, ABD ve Avrupa devletleriyle yakın ilişkilerinin mevcudiyeti sayesinde bölgesindeki konumunu güçlendirdiği vurgulanıyor. Hindistan zikredilen konumunu kullanarak, halen Kabil’de Geçiş Konseyi için bulunan Hamit Karzai, Abdullah Abdullah ve Gulbuddin Hikmetyar gibi isimleri de dahil ederek yeni bir süreç başlatabilir. 

Hindistan’ın bu süreci, 5 Aralık 2001’de imzalanan Bonn Anlaşması (Afganistan Daimî Devlet Kurumlarının Yeniden Kurulması Geçici Düzenlemeleri Anlaşması) benzeri, uluslar arası bir girişimle gerçekleştirebileceğine ihtimal veriliyor.

İlerleyen süreçte Hindistan, Afganistan’ın geleceğine yatırım yapan Çin ve İran gibi ülkelerle birlikte bölgesel ve uluslar arası bir girişimin içinde olabilir. Taliban’ın 15 Ağustos sonrasında en azından söylem bazında olumlu mesajlar verdiği biliniyor. Taliban sonrasında Hindistan’ın Afganistan hakkında nasıl bir strateji izleyeceği yine Taliban’ın davranışına göre şekilleneceği kuvvetle muhtemeldir. 

Okunma Sayısı: 1030
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı