"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Korona’nın ABD’deki protestolara etkisi

Muhammet ÖRTLEK
13 Haziran 2020, Cumartesi
ABD’de Goeorge Floyd’un öldürülmesiyle başlayan ırkçılık karşıtı gösteriler, bazı çevrelerce birçok açıdan yorumlandı.

Protestolar 50 eyalete yayıldı. Floyd’un “Nefes Alamıyorum” ifadesi çeşitli ülkelerde polis şiddetine maruz kalanların sloganı haline geldi.

ABD’deki protestoların hızlı yayılması ve büyük ölçekli olmasında Covid-19 salgınının etkisinden bahsedenler de mevcut. Küresel ekonomiyi durma noktasına getiren Korona, insanların da aylarca evlerine kapanmasına neden oldu. Eve kapanmadan kaynaklı işsizlik, kaygı, huzursuzluk, yorgunluk ve öfke gibi sosyo-ekonomik ve psikolojik durumlar protestoların kaçınılmaz gündemi oldu.

Salgınla birlikte evlerine kapanan Amerikalılar, sosyal izolasyon ve güçsüzlük duygusu hisseden çok sayıda kişinin protestolara katıldığı görüldü. Başka bir ifadeyle Amerikalılar için ırk ayrımcılığı, ekonomik, sosyal, siyasi vb. olumsuzluklar Korona’dan daha varoluşsal bir tehdit olduğu yorumlanabilir. Elbette bu gelişmelerin sosyal mesafeye de son verdiği söylenebilir. Böylece Covid-19 vakalarında artış görülmesi muhtemeldir.

Siyah Amerikalılar’ın halk sağlığı hizmetlerine erişmede zorluk yaşadıkları ve ekonomik eşitsizliklerle karşılaştıkları iddiaları; Floyd ve diğer 2 Siyah Amerikalı’nın öldürülmesi, Siyahların polis şiddetinden daha fazla korktuğu hakkında güçlü bir mesaj veriyor.

Protestocular küresel anlamda, Siyah Amerikalılar’la ve benzer sorunlarla mücadele edenlerle dayanışma içindeler. Böylece protestocular, Batılı ülkelerdeki geçmişten bugüne sistemik ırkçılık ve talimatların dışına çıkan güvenlik güçlerinin vahşetini protesto ettikleri de belirtiliyor. Çünkü geçtiğimiz hafta Paris’te, 2016’da polisin elindeki Siyah bir adamın ölümünün yıl dönümünde gösteri düzenlemek için, toplantı yasağına rağmen 20 bin kişi toplandı. Yine geçen hafta Berlin’de, polis veya kamu görevlilerinin ırksal içerikli davalardan mahkeme edilmesine izin verildiği bildiriliyor.

Tüm bu gelişmeler Batı’da demokrasiden memnuniyetsizliğin arttıkça, devletin ırksal ve etnik azıklıklarla ilişkilerinin eleştirel incelenmesini ve iyileştirici önlenmeler alınmasını gerekli kılıyor. Birde toplumun her kesiminin ihtiyaçlarına cevap verdiklerini göstermesi gereken demokratik kurumların güvenilirliğini arttırma fırsatı verdiği de anlaşılabilir.

Şu anda protestoların ne kadar süreceği, somut ve kalıcı reformların yapılıp yapılmayacağını söylemek güç. Ancak Minneapolis, Boston ve Los Angeles’ta gelişmelerden bahsediliyor. Minneapolis’te, Şehir Meclisi’nin çoğunluğu “kamu güvenliğini yeniden belirlemek üzere halkla birlikte çalışma sözü vererek, Polis Departmanı’nı dağıtmaya karar verdi.” Bostan Belediye Meclisi de oybirliğiyle, “polis şiddetini sona erdirecek önlemler alacağına dair karar aldığı” kaydediliyor. Buna ek olarak Los Angeles Belediye Başkanı’nın “Polis Departmanı bütçesinde önerilen bir artışı durduracağı ve kaynakları Siyah toplulukların sağlık ve eğitim ihtiyaçlarına tahsis edileceği” yönünde çalışma başlattığı haberlerde yer alıyor.

Böylece protestocuların sosyal medyadaki “#polthepolice” hashtagindeki “polis bütçelerinin düşürülmesi, polis taktik ve uygulamalarının yeniden düzenlenmesi” taleplerinin dikkate alındığı anlaşılıyor.

Göstericilerin talepleri, diğer şehirlerde, Minneapolis’deki gibi polis departmanının dağıtılmasına varmayabilir. Bununla birlikte protestolar azaldıkça, Korona’nın potansiyel 2. dalgasının ve artarak devam eden ekonomik gerilemenin daha da belirgin hale geleceği beklentiler arasındadır. Bozulan ekonominin, toplumsal huzursuzluğu arttıracağı aşikârdır.

ABD’nin uzun yıllar kölelik ve ırksal ayrımcılığa sahne olduğu biliniyor. Şimdi ABD devleti ve Siyahlar arasındaki ilişkide derin bir değişim ve kırılma süreci yaşandığı kuvvetle muhtemeldir.

Okunma Sayısı: 1024
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı