"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Somaliland tanınacak mı?

Muhammet ÖRTLEK
16 Eylül 2025, Salı
Somali’den farklı bir ülke olan Somaliland, eskiden İngiltere Protektorası altındaydı. İngiltere’den 26 Haziran 1960’ta bağımsızlığını aldı.

Bağımsızlıktan tam 1 ay sonra, Somaliland ve Somali 1 Temmuz 1960’ta birleştiler. Her iki ülke birleşme tarihine kadar BM’in gözetiminde İtalya’nın vesayeti altında yönetildi. Birleşmeyle Somali Cumhuriyeti kuruldu.

1980’lerin sonu ve 1990’ların başlarında yaşanan iç savaşla, 18 Mayıs 1991’de Somali Cumhuriyeti’nin sonu kabul edilmektedir. Bu kabul kararı Burao’da 27 Nisan – 15 Mayıs 1991 tarihleri arasında Kabile Büyükleri/İhtiyarları Konseyi Kongresinde (Congress of Council of Clan Elders) alındı. Kongrede ayrıca anayasal, çok partili, demokratik sisteme sahip Somaliland Cumhuriyeti’nin kuruluşu da ilân edildi. Toplam 23 ülkede dış temsilciliği mevcut.

Somaliland uluslararası hukuktaki ifadeyle “de facto” tanınıyor. De facto ise, irade belirtmeksizin tanınıp ilişkilerin yürütülmesi şeklinde tanımlanıyor. Yani “de jure (resmî tanınma)” değil. (Yeni Asya, 06.03.2028, Tanınmayan Ülke: Somaliland’in Kalkınma Girişimleri)

ABD’nin resmen tanıma hazırlıkları sebebiyle, Somaliland gündemde. Kongre’de Cumhuriyetçi Parti’den Pensilvanya Temsilcisi Scott Perry’nin “HR3992 numaralı ve 12 Haziran 2025 tarihli, Somaliland Cumhuriyeti Bağımsızlık Yasası” önergesiyle, ABD’nin Somaliland’i tanıma hazırlıkları yapılıyor. Önergenin yasalaşmasıyla ABD “Somali Federal Cumhuriyeti’nin Somaliland olarak bilinen bölge üzerindeki tüm toprak iddialarının geçersiz olduğunu” kabul edecek. Bir de Başkana, “Somaliland’ı, Somali Federal Cumhuriyeti’nden ayrı ve bağımsız bir ülke şeklinde tanıma yetkisi” veriliyor. Perry’nin önergesine Cumhuriyetçilerden Tennesse Temsilcileri; Andy Ogles, Timothy Burchett ve John Rose ile Kuzey Carolina Temsilcisi Pat Harrigan imza/destek verdiler. Cumhuriyetçi Teksas Temsilcisi Ted Cruz da Trump’a yazdığı mektupta “Somaliland’ı tanıma çağrısı” yaptı. Cruz’un ABD’deki İsrail-Yahudî lobilerinden 2 milyon dolar fonlandığı biliniyor.

Önergenin verilmesinin hemen ardından, “İsrail’in Gazze’den göçe zorladığı Filistinlileri yerleştirmek için Somaliland’i muhtemel yerleşim yeri belirlediği” ileri sürülüyor. Gazze’nin işgalinin başlangıcından beri, Somaliland, Filistinlileri açıkça destekliyor. Somalilandli insan hakları savunucularından Guleid Ahmed Jama, ülkesine “Filistinlilerin zorla yerleştirilmesinin, Somaliland’i Gazze’deki Filistinlilere İsrail tarafından uygulanan soykırımda suç ortağı haline getirebileceği”nden endişeli.

Somaliland hükümetinin, Filistinlileri kabul etmesi hâlinde ise, iki tehdit söz konusu. “Birincisi, bölgede faaliyet gösteren Sünnî İslâmcı, anti-Siyonist ve Selefî cihatçı olduğu iddiasındaki silâhlı Eş-Şebab örgütünün yeni üyeler toplayabileceğidir. İkincisi ise, iç isyanların çıkması ihtimali ve dinî hassasiyeti yüksek Somaliland halkının silâhlanıp İsrail’e karşı savaşmasıdır.” Elbette Somaliland’deki çatışma ve istikrarsızlıkların, bölge ülkelerini de olumsuz etkilemesi kaçınılmaz. DEAŞ’ın da çatışmalara katılabileceği muhtemel. Zaten Kızıldeniz’de Eş-Şebab, DEAŞ, Somali ve Yemen’deki Husîler arasında bazen ittifaka gidildiğinden de bahsediliyor. Dolayısıyla bölge her an patlamaya hazır siyasî ve silâhlı riskleri barındırıyor.

Ayrıca Filistinlilerin Somaliland’e yerleştirilmeleriyle ülkenin “sınırlı ekonomik fırsatları, toprak kıtlığı ve etnik/aşiret temelli gerginlikleri”ne yeni sorunlar ekleme potansiyeli yüksektir.

Somaliland’in liman şehri Berbera, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) için ticarî, askerî ve siyasî stratejik bir çekim merkezi özelliğinde. “BEA, Berbera’daki etkinliğiyle, anlaşmazlıklar yaşadığı Cubuti’ye karşı bölgesel dış politika unsurlarını konumlandırıyor. Bu yüzden BAE, Somaliland’in uluslararası tanınmasını savunan bölgesel aktörlerden biri.

 “Filistinlilerin zorla Somaliland’e yerleştirilmesi karşılığında, uluslararası tanınmayı kabul etmediklerini” belirten Somaliland Devlet Başkanı Abdurrahman Muhammed Abdullahî, “Hiçbir Müslüman buna destek vermemelidir. ABD-İsrail’in iyi niyeti yok” ifadesiyle, tanınma önergesine karşı çıkıyor.

Okunma Sayısı: 147
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı