• Hak, hukuk, miras,
• Kur’ân’ın hükümleri ve ayetler.
A- AİLE VE TOPLUMDA ÇOCUK HAKLARI, HUKUK, MİRAS:
a. Ailede, çocukların iki yaşına kadar anne sütüyle beslenme hakkı.
b. Olgunluğa kadar; güzel giyinme, korunma, İslâm ahlâkıyla terbiye ve yetiştirilme, helâl rızık, güzel isim verme, sünnet olma, eşit muamele hakkı.
c. Yazı ve Kur'ân, sanat, yüzme, atıcılık gibi sporları öğrenme, oyun ve evlendirilme hakkı.
MİRAS: “Sizden birisine ölüm yaklaştığında, eğer ardında mal bırakacaksa, vasiyet etmek farz kılındı. Bu vasiyetin anne ve baba ile akrabaya uygun şekilde yapılması gerekir. Bu, takvâ sahipleri üzerine bir borçtur.” (Bakara: 180)
d. “ Erkek çocuğa iki kız hissesi vardır. Çocukların hepsi kız ise ve ikiden fazla ise, mirasın üçte ikisi onların olur. Sadece bir kız çocuk ise, mirasın yarısı ona aittir. Ölenin çocuğu varsa, ölenin anne ve babasından herbirine mirastan altıda bir hisse vardır. Ölenin çocuğu olmaz da sadece anne ve babası ona mirasçı olursa, annenin hissesi üçte birdir. Ölenin kardeşleri de varsa, annenin hissesi altıda bir olur. Bu hüküm, ölenin yaptığı vasiyetin yerine getirilmesinden ve borçların ödenmesinden sonra kalan mal içindir. Anne ve baba yahut evlâtlarınızdan hangisinden size fayda geleceğini siz bilemezsiniz. Bu şekildeki hisse dağıtımı size Allah tarafından farz kılınmıştır. Allah ise herşeyi bilir, herşeyi hikmetle yapar.” (Nisa: 11)
EBEVEYNLERİN, SORUMLULUK, SEVGİ, YARDIM, ŞEFKATLERİ:
e. İslâma göre anne baba çocukları öpmek, sevmek, okşamak, onların yanında başkaları hakkında dedikodu, gıybet etmemek, suizan, ayıpları araştırmak, kötü ad takmamak.
B- Elbise, yemek, seyahat, ilgi ve hediye konularında kardeşler arasında eşit muamele.
C- Çocuklar, ebeveynlerin sevgi ve şefkatine karşı saygı duymalıdır. İslâm, Allah'a itaatten sonra, anne babaya; şartsız saygı ve hürmeti emreder. Bu konuda: “Kesin olarak bilin ki Rabbinizin üzerinizde hakkı vardır, nefsinizin üzerinizde hakkı vardır ve ehlinizin üzerinizde hakkı vardır. Her hak sahibine hakkını ödeyiniz.” hadisi vardır. (Buharî, Savm, 51)
D- İnsan, hakka riayet şuuruyla, meleklerden üstün olma vasfı potansiyeline sahiptir.
E- İnsanın değeri, mal, makam, şöhret, saltanat gibi maddî şeylerle değil, manevî inancı ve kulluk şuuruyla alâkalıdır.
F- İnsanın, Allah inancı, kulluk görevleri, doğruluğu, sorumluluğu birinci sıradadır. Daha sonra sırasıyla, anne -baba ve ehil manasında: eş, çocuklar, akrabalar, komşular, halk ve tüm insanları içine alan bir sıralamadır.
Ayetteki hüküm: “Biz, insana, ana-babasına iyilikte bulunmayı tavsiye ettik. Özellikle de anasını tasviye ederiz ki, o, kat kat zaafa düşerek ona hamile kalmış, emzirmesi de tam iki sene sürmüştür. Binaenaleyh; bana ve ana-babana şükret." (Lokman: 14).
İnsan, beslenme, büyüme, eğitim ve olgunlaştırılması en zor olan varlıktır. Doğumundan sonra bebeklik bakımı başta olmak üzere, her yaş ve kademede, bilgi, beceri, kültür, anlayış ve sabır isteyen başlı başına bir iştir. Bu da özellikle annelere çok saygı ve hürmeti gerektirir.
Hadiste, anne babaya karşı gelmenin Allah’a ortak koşma, yalan söylemek olan büyük günahlarla aynı hükümde olduğu belirtilmektedir.