Bu gün Ramazan.

Oruçluyuz.

Bir yıl müddetçe onu bekledik.

Kendimize, yeni bir çeki düzen verdik.

Dünya başka dönmeye başladı.

Kâinat bütünüyle heyecana geldi.

Bu, mü’minlere bir idmandır.

Bir nevi, vücudun bakıma alınmasıdır.

Tıbbın yeni yeni çözmeye başladığı hikmetler ile dolu bir ayın adıdır Ramazan.

Bu ayın adını bir çok anne ve babalar çocuklarının adına koydular.

İslâm âlemi, adeta muazzam bir ordunun fertleri gibi oldular.

Hiçbir yönetmenliğin mecbur etmediği bir gönül seferberliğinin adıdır Ramazan.

Şimdi oruçluyuz.

Nimetlerin kıymetini daha bir anlamaya başladık.

Kötü alışkınlıkları olanlar bu ayda bu hareketlerini terk ettiler.

Bu alışkanlıklarını yıllarca devam ettirenler, düzenli bir hayat dönüşü bu ayda başlatıp, tövbe kapısını gözyaşları ile bu ayda çaldılar.

Allah buyurmuştu: “Dönüşünüz banadır”

Kayıtlı ve kelepçeli olmadan huzura varmak çok önemlidir.

Zira, kelepçe bir insana vurulduğu zaman iş bitmiştir.

Bu ayda asayiş olayları oldukça düşüktür.

Orucun ırkı yoktur.

Ülkesi de yoktur.

Bütün Dünyadaki Müslümanlar aynı ölçüde oruçludur.

İnsanın dizginini durduran yalnız oruçtur.

Cenab-ı Hak insanın nefsine demiş: “Sen kimsin, ben kimim?”

Nefis demiş; “Sen Sensin, ben benim”

Azap vermiş, Cehenneme atmış, sonra sormuş ve aynı cevabı vermiş.

Sonra, aç bırakmış ve tekrar sormuş: “Sen kimsin, Ben kimim?”

Nefis cevap vermiş: “Ben Senin âciz bir kulunum, Sen benim Rabbi Rahimimsin” demiş.

İşte Ramazan bu önemli hakikati hatırlatır.

Bu millet asırlardır bu topraklarda Ramazanı yaşıyor.

Merhamet ve şefkat duygusunu yaşatıyor.

Hayat nizamı ona göre şekilleniyor.

Oruçsuzu bile bu atmosfere ayak uyduruyor.

Sonra bin aydan hayırlı Kadir Gecesi’ni yaşayacağız.

Sonunu bayramla yaşayacağız inşallah.

Anneler ve babalar yavrularına kavuşacaklar.

Bayram o zaman bayram olacak.

Ramazanınız mübarek olsun.