Risale-i Nur okumalarında okuyanın da, dinleyecek olanın da ortak paydaları, faydaları ve mesuliyetleri vardır.
Bizatihi yaşayarak Risale-i Nurlar’la alâkalı herkes gördü ki, online ortamlarda yapılan dersler var ve bunların artıları, eksileri de mevcut.
Evvelâ online derslere ders yapmak için çıkanların çok donanımlı ve malûmatlı Risale-i Nur bilgisine sahip olmaları anlaşılıyor. Hatta çok iyi anlamış ve yaşanmış tecrübeli hallerinin de olması gerekiyor.
Her türlü fizikî görünüm; kıyafet, saç baş bakımı, ses durumu (ses eğer fıtraten mikrofonik değilse veya o an için rahatsızlığı var. Kendisi bile sesinin bozukluğundan şikâyet edebilecek durumda ise vs.)
Konu seçiminde önceden eğer bir teklif varsa veya kendi intihabıyla ise konunun 40 dakika, 1 saat içerisinde verilebilir olması. Ki, bu da önceden bir egzersizi, çalışmayı, deneme ve tecrübeyi gerektiriyor.
Zamanı kullanabilmek ve zamana konuyu verebilecek detaylarıyla yayabilmek. “Verilen zaman bu, ama ben bu kadar az zamanı kullanıyorum 20 dakika yeter. Veya 40 dakika verilmişti, ama ben 1,5 saatte ancak konumu verebilirim…” vb. hal ve durumlara düşmeden… Kendi problemlerini seyirci ve dinleyicilerle paylaşmadan, moderatörle bu gibi işlerin önceden halledilmesi.
Elbette herkeste bir acemilik vuku buldu. Bilmemekten dolayı. Ama bu hal devam ettirilmemelidir. Teknik bilgi ve konu mahiyeti itibariyle her türlü hazırlık seyirci ve dinleyiciye mazeret olarak aktarılmadan daha önceden yapılabilmelidir.
Gel gelelim illâ ki filan filan da bu ekranlara çıksın gibi bir manasız arzu ile iştigal etmemek gerekiyor.
Eğer fizikî şartları varsa, Risale-i Nurlar’ın mana itibariyle aktarımında vukufiyeti varsa ve tecrübe, bilgileri de mevcutsa: “Ben bu işe muvaffak olabilirim, bu konuyu zaten biliyorum vb.” öz güvene, inanca ve arzuya sahipse; buyursunlar. Allah muvaffak etsin ve inşallah te’sirini halk etsin.