"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İngilizler zillet sürecinin henüz başındalar…

Şükrü BULUT
25 Haziran 2025, Çarşamba
İngilizler için Bediüzzaman, dessas sıfatını kullanıyor. Avrupa’da en ince ve münafıkane siyaseti yapmakla övünürler.

İkinci Dünya Savaşı’nın bir adaya sıkıştırdıkları bu Anglosaksonların mahiyetlerini anlamamızda yardımcı olacak tarihî, sosyolojojik, psikolojik ve coğrafî bilgileri girmemize, köşemiz müsaade etmiyor. Endülüs’ten çaldıkları Magna Karta ile başlayan, kesintisiz  sekizyüz senelik hürriyet/demokrasi sürecinden de bahsetmeyeceğiz. Kurtubalı  zenginlerle kurdukları hısımlıkları ve bu adımı tamamlayacak Frankfurtlu Rothschild’in hikâyelerini, inşaallah başka zamanlarda yazarız.

İngilizleri tahlilin kolay olmadığını söylüyoruz. Bediüzzaman’ın talebelerinden Merhum Birinci ağabey hemşerisiyle İskenderun’a uğradıklarında, bize lâtif bir fıkra bırakırlar. Misafir kaldıkları evin bahçesinde salatalık/kabak cinsinden bir meyveyi ağaca sarılmış bitkinin dalında gören misafir, merakını yenemez ve dalından koparıp ısırır… Ağzına pamukçuklar/lifler dolunca, döner Birinci Ağabeye; dışardan bakaysun hıyar, içine bakaysun üstupi… İngiltere mahiyetini, bu fıkradaki gibi gizlemeyi başaran bir ülke olarak yirmi birinci yüzyıla gelmiş. Lâkin globalleşme, devlet/milletler savaşlarının yerlerini küresel sınıf ve menfaat savaşlarına bırakmasıyla, artık dessas hallerini devam ettirmede büyük sıkıntılara giriyorlar.

Sekizyüz senelik hürriyetçilik tarihini, adi menfaatleri uğruna  âdeta  Marksistlere kiralamış bir devletle karşı karşıyayız.  Liberalizm gitmiş, Marksistlerin 1923’ten sonra inşaaya başladıkları Neo-Liberalizm gelmiş. Küresel dinsizliğe yaptığı destekler ve kaybettiği coğrafyalara başka yollardan ulaşma hırsı, Londra’yı Küresel Fitneciler için bir mektebe veya laboratuvara çevirmiş.

İkinci Dünya Savaşıyla birlikte Leo’ların (Galiçyalı Kissinger’in yardımlarıyla) ABD’de inşaaya başladıkları Neoconlara bedel İngiltere, Neoliberallere annelik yapmaya karar vermiş: Popper, Hayek, Freedman, Soros ve nihayet sistemleşen DAVOS… İngiltere’nin küreselcilerle dünya hegemonyasına yürüme sevdası ve bu dünya hâkimiyetinin önünde engel gördüğü Avrupa Birliği’nden ayrılışını bilemeyenler; AB ülkelerindeki fabrikaların neden Çin’e taşındığını, CORONA sahtekârlarının buraya kaçış sebebini, bir taraftan AB’yi ve diğer yandan teslim olmayan Rusya’yı hizaya getirmek üzere hazırlanan Ukrayna Savaşının asıl sebebini asla öğrenemeyecekler… 

ABD’deki iktidar değişimi, kırk seneye yakındır hem Pentagon’u ve hem de NATO’yu peşinden sürükleyerek dünyayı kana boğan İngilizleri zillet sürecinin başına getirmiş görünüyor. Çok güvendiği Rutte’yi (sabık Hollanda başbakanı) NATO’nun başına getirmişti ki, oyunların mahiyetini deşifreye başlayan Hıristiyanlara yakalandılar. Bir tüccar edasıyla Trump, askerî giderlerin üzerindeki harcama örtüsünü kaldırdığında, NATO’nun ve AB’nin tüm üyeleri hakikati görmeye başladılar. Küreselcilerin hizmetinde dünyayı ateşe verenlerin (Sarkozy, Merkel, Rassmussen, Bleir, Macron, Merz, Ursula von der Leyen ve diğerleri)  dönemlerinin sonuna geliyoruz. Los Angeles yangının sebebini araştıranlar eski renkli devrimcilerle karşılaşınca, gözler bir kez daha Londra’ya döndü.

Trump’tan önceki zamanlarda cinayetleri ve savaşları Londra planlardı, faturasını ABD öderdi. Bundandır ki, dünya kamuoyundaki suçlu, Amerika olarak bilinir. Global cehaletin deccaliyet veya Birinci Dinsizlik cereyanın üzerine gerdiği örtünün altındaki hakikî faillerin Londra üzerinden yönlendirildiklerini çok az insan biliyordu. Bugünün düne hiç benzemeyeceğini herkes biliyor. Afrika’nın Doğusu ve Batısında, Hint Yarımadasında, Ukrayna’da ve Yemen’de gizlice savaşı devam ettiren İngiltere’ye ne NATO kuvvetleri ve ne de Pentagon eşlik etmeyecek… 

Okuyucularımız haklı olarak; Birinci Dünya Savaşıyla İslâmiyeti din ve Müslümanları da halk olarak dünya coğrafyasından silmeyi hedeflemiş İngiltere’nin, içimizdeki elemanıyla kazandığı Filistin Cephesini, Balfour deklarasyonunu, Deccaliyet için tutunma dalı olarak İsrail’i, Sykes-Picot anlaşmasıyla coğrafyaya kurduğu tuzakları ve nihayet Neocon-Neoliberal cereyanlarıyla birlikte hedeflediği “ Yeni Dünya Düzeni”ni anlatamadığımızdan, serzenişte bulunacaklar.

Fakat çok ümitliyiz. Teknolojilerdeki mu’cizevî inkişaflar, medya sansürünün zorlaşması, hürriyet ve demokrasilerdeki gelişmelerle; inşaallah milyonlarca genç araştırmacılar bu sahayı, bütün sır ve hazineleriyle dünya kamuoyununa arzedeceklerdir. Neoliberallerden aldığı güçle AB ülkelerini Ukrayna cephesinde maskaralaştırmaya devam eden İngiltere’nin; yıllardır İran’a karşı hazırladığını tüm kamuoyu biliyordu.

Okunma Sayısı: 375
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı