Toplum içine çıkarken ister istemez giyim kuşama, kılık kıyafetimize dikkat ediyoruz.
Özellikle de Kur’ân-ı Kerîm tefsiri olan Risale-i Nurlar’ın okunduğu, Allah’ın adının anıldığı derslere giderken daha dikkatli oluyoruz.
İşte tam böyle bir hazırlık esnasında etrafımızda dönen hadise:
Evdekiler “Sen ahiretliklerine süslen”, “Ahiretliklerinle konuş”, “Ahiretliklerine danış” gibi sözler duymaktayız. Yani Allah razı için toplanan, ahiret kardeşleri (ihvan).
Bu kardeşlik öyle güzelki; anne ve babalarımızın ahiretlikleri için, “Biz ölürsek mutlaka onları ihmal etmeyin, ziyaret edin” vasiyetlik sözlerini duyarız.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (asm) onlar hakkında ne demiş:
Abdullah İbni Dînâr’dan rivayet edildiğine göre, Abdullah İbni Ömer radıyallahu anhümâ şöyle dedi:
Bedevilerden biri Abdullah İbni Ömer’le Mekke yolunda karşılaştı. Abdullah İbni Ömer ona selâm verdi; kendi bindiği eşeğe onu bindirdi ve başındaki sarığı da ona verdi.
Abdullah İbni Dinâr sözüne devamla dedi ki: Biz İbni Ömer’e:
– Allah iyiliğini versin, bu adam bedevilerden biri. Onlar aza kanaat ederler, deyince bize şunları söyledi:
- Bu zâtın babası, (babam) Ömer İbni Hattâb’ın dostuydu. Ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu duydum:
“En makbul iyilik, baba dostunun ailesini koruyup gözetmektir.” (Müslim, Birr 11-13.)
Bir başka hadiste:
Ebû Üseyd Mâlik İbni Rebîa es-Sâidî radıyallahu anh şöyle dedi: Bir gün biz Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in huzurunda otururken Selemeoğulları kabilesinden bir adam çıkageldi ve:
– Yâ Resûlallah! Anamla babam öldükten sonra onlara yapabileceğim bir iyilik var mı? diye sordu.
Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu:
– “Evet, onlara duâ eder günahlarının bağışlanmasını dilersin; vasiyetlerini yerine getirirsin; akrabasını koruyup gözetirsin; dostlarına da ikramda bulunursun.” (Ebû Dâvûd, Edeb 120)
Ahirette (Cennette) ahiretliklerimizle buluşmak dileğiyle.