Yoğun gündemde karambola gelen konulardan biri de Cumhurbaşkanı’nın son “gaz müjdesi” oldu Belli ki bu “müjde” de “belki tutar” diye ortaya atıldı; ancak vatandaşların istifhamla bakıp bigane kalmalarıyla “eskinin bir güncellemesi” diye kapatıldı.
Nitekim “sahada 75 milyar metreküplük yeni doğalgaz keşfi yaptık, bu miktarla konutlarımızın ihtiyacını yaklaşık 3,5 yıl boyunca tek başına karşılayacağız” açıklamasının arkasının gelmemesi; özellikle “yandaş medya”da birkaç gün propagandası yapılsa da “güncelleme düzeltmesi”nden sonra unutturulmaya terk edilmesi dikkati çekti. (gazeteler, 17.5.25)
Bu durum, Cumhurbaşkanı’nın “ekonomik değeri 30 milyar dolardır” dediği “Karadeniz’de gaz keşfi”nin 14-28 Mayıs 2023 seçimleri öncesi “müjdesi”nin bir tekrarından ibaret olduğunun ortaya çıkması, her seçim kampanyasında meydanlarda halka vaadedilen “gaz müjdeleri”ni hatırlattı.
Zira son “müjde”, daha Başbakan iken 2004’te Akçakoca’da, 2009’da Sakarya’da, 2012’de Hakkari ve Trabzon Sürmene’de, 2013’te Silivri’de doğalgaz rezervini duyurduğu Cumhurbaşkanı’nın altıncı doğal gaz müjdesiydi.
Malum ilk önce 2019 yılında Edirne’de 3 milyar metreküp doğalgaz keşfini duyurmuştu. Ardından 2020’de Karadeniz Tuna-1 kuyusunda önce 320 milyar metreküp, peşinden de aynı sahada 85 milyar metreküp daha doğal gaz rezervi bulunduğunu söylemişti. Keza 2021’de Sakarya sahasındaki Amasra-1 kuyusunda 135 milyar metreküp ve 2022’de Çaycuma-1 kuyusunda 58 milyar metreküp doğal gaz keşfi yapıldığı alây-ı vâlâyla ilân etmişti.
Ne var ki 2020’de “Türkiye tarihinin en büyük doğalgaz keşfi” diye 450 milyar metreküp rezervin çıkarılıp 2023’te kullanıma sunulacağı “müjdesi” ya da 2022’de “meddah medya”da “eli kulağında”, “gün sayıyoruz”, “dere göründü” başlıklarıyla “yeni doğalgaz müjdeleri”yle “Sakarya gaz sahası geliştirme projesi”yle Zonguldak ili Filyos ve çevresinin “enerji üssü” haline getirilip doğalgazın 2023’te evlerde kullanılacağı ve “proje süresinin 2032’te biteceği” vaadleri gibi “gaz müjdeleri” hep havada kalıp gaz gibi uçmuştu.
Bu arada gözboyama “gaz ve petrol müjdeleri”yle ağır ekonomik çöküşte döviz patlaması, yüksek enflasyon ve pahalılıkta bunalan vatandaşların gazının alındığının her haliyle açığa çıkması bir başka “gazlı garabet” olmuştu.
Bir diğer garabet, seçim öncesi vatandaşlara kış bitiminde “bu ay faturanızı devlet ödedi, Karadeniz gazımız hayırlı olsun” mesajlı bir aylık “bedava gaz”ın da “yerli” değil ithal olduğu ortaya çıkmasıydı. (gazeteler, 9.5.23)
Anlaşılan kamuoyunda ilgi görmeyen bu “rezerv müjdesi” de son iki yılda başta doğalgaza ve akaryakıta yüzde 150’lerden 200’lere varan zammı ve pahalılığı perdelemek için istimal edilmekte. Ekonomik yıkımı karartmak için kullanılmakta…
VAZİYET
“Güncelleme” perdesinde…
AKP iktidarında daha sondajı, çıkarılması, taşınması, işlenmesi, üretim mâliyeti ve kullanıma sunulma süresine dair hiçbir plânı ve projesi olmadan kerametleri kendilerinden menkul iktidardakilerin “trilyonluk doğalgaz ve petrol müjdeleri” itiyadı devam ediyor.
Ve peşpeşe patlatılıp gerçek gündemi saptırma hesabıyla kirli seçim kampanyalarında başvurulan kara propaganda edilen “gaz ve petrol müjdeleri”nin gerçek gündemi saptırma ve halkı oyalama oyunu olduğu ve bir temennide kaldığı ifşa oluyor.
Bilindiği gibi son olarak, “Gabar’da petrol fışkırıyor!” korosuna bazı bakanlar da katılmış, bir Bakan, “Gabar’da bulduğumuz petrolü, direkt olarak traktöre koy çalıştır!” tweetini atmıştı.
Siyasî iktidarın borazanlığını yapan devlet kanalı, “Gabar’da petrol fışkırıyor” dezenformasyonuyla “Şırnak’ta 150 milyon varillik petrol rezervi keşfiyle günde yaklaşık 5 bin varil petrol çıkarılıyor” hayalî haberini servis ederken, “havuz medyası”nda günlerce atılan manşetlerle “Millî Enerji Hamlesi kapsamında Cumhuriyet tarihinin en büyük petrol keşfi Gabar Dağı’nda yapıldı. Günlük 100 bin varil üretim kapasitesine sahip rezerv, 6 Şubat depremlerinin maliyetini tek başına karşılayabiliyor” diye bin 800 rakımdaki kuyudan “işte tarihî keşfin hikâyesi” yazıldı.
Çarpıcı olan, “Gabar’da petrol!” başlığıyla piyasaya sürülüp tepe tepe siyasette istimal edilen görüntülerin Venezuela’da çekildiğinin ortaya çıkması üzerine “iktidara iliştirilmiş Saray medyası” ve maaşlı trollerin sözkonusu görüntüleri sosyal medyada apar topar silmeleriydi.
TESBİT
“Son rezerve de şüphe ile yaklaşılması…”
“İlk tespit şu: Bu rezerv bulma işi seçimler öncesi çok defa kullanılmış ama seçimler sonrasında hiçbirinin gerçek olmadığı görülmüştü. O nedenle açıklanan son rezerve de şüphe ile yaklaşılması normaldir. Kimse kusura bakmasın ama o vakit şu önceki rezervlere ne oldu diye sormak lâzım? (…) Ortada realiteden kopmuş bir toplum oluşturuluyor ve buna da gaz gerekiyor. O gazı da yedikten sonra kimin gerçekle işi olabilir ki?”
İbrahim Kahveci, (Karar, 24.8.20)
SÖZÜN ÖZÜ
“Yalana pek kolay gidiliyor…”
“Şu zamanda, kizb [yalan] ve sıdkın [doğruluğun] ortasındaki mesafe o kadar kısalmış ki, âdeta omuz omuza vermişler. Sıdktan yalana geçmek, pek kolay gidiliyor. Hatta siyaset propagandası vasıtasıyla yalancılık, doğruluğa tercih ediliyor.”
Bediüzzaman, Sözler, s. 446.