"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şuradan sandığa: İslâm ve demokrasi

Erdal Odabaş
23 Nisan 2025, Çarşamba
Bugünün dünyasında en çok konuşulan kavramlardan biri demokrasidir.

Kimi, Batı menşeli olduğu gerekçesiyle mesafeli durur; kimi de onu, sadece bir yönetim biçimi olarak görür. Oysa demokrasi, sadece bir sistem değil; aynı zamanda insanın yaratılışına, yani fıtratına en uygun toplumsal düzendir.

İnsanoğlu, yaratılışı gereği hür irade sahibidir. Allah, “Dileyen iman eder, dileyen inkâr eder” (Bakara: 256) buyurmuş; dinin temelinde zorlama olmadığını açıkça ilân etmiştir. Bu, seçim hakkının ve şahsî iradenin ortaya koyduğu duruşun önemini ifade eder. Dolayısıyla insanların kendi yöneticilerini seçmesi, fikirlerini ifade edebilmesi, adalet karşısında eşit olması gibi demokratik değerler, İslâm’ın özünde zaten mevcuttur.

Hz. Peygamber (asm) dönemine ve onu takip eden Hulefa-i Raşidîn dönemine baktığımızda, bu anlayışın pratikte de karşılığını görürüz. Dört halifenin halkın iradesiyle, istişare yoluyla seçilmiş olması, İslâm tarihinde demokrasiye en yakın uygulamalardır. Hz. Ebubekir’in halifeliğe seçilişi, “Ben sizin en hayırlınız değilim, ama seçildim. Eğer doğru gidersem bana yardım edin, eğrilirsem beni düzeltin” sözüyle de istişareye ve halk iradesine ne kadar önem verdiğini göstermiştir.

Demokrasi, zulmü önleyen, yönetimi denetleyen ve halkın söz hakkını temin eden bir sistemdir. Bu açıdan bakıldığında, Kur’ân’ın adalet, istişare [şûrâ] ve emanet kavramlarıyla örtüşür. “Onların işleri aralarında şûrâ iledir” (Şûrâ: 38) ayeti, sadece ferdi değil, toplumsal meselelerde de ortak aklın devrede olması gerektiğini vurgular.

Unutmamak gerekir ki, şekiller değişse de esaslar sabittir. Bugün demokrasi, halkın yönetime katılımını sağlayan, fikir ve inanç hürriyetini garanti eden bir sistem olarak; adalet, meşveret ve emanet esaslarına dayandığı sürece İslâm’a yabancı değildir. Bilâkis, onun fıtrî ve ahlâkî hedefleriyle örtüşür.

Kısacası, demokrasi bir “rejim” olmaktan ziyade, insan fıtratına en uygun yaşama biçimidir. Onu ahlâkî ve vicdanî değerlerle yoğurduğumuzda, hem dünyevî adaleti tesis ederiz, hem de İslâm’ın uygun bulduğu Hulafa-i Raşidînin yaşantısı ile tatbikatını göstermiş olduğu hikmetli düzeni yakalayabiliriz.

Okunma Sayısı: 1383
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Eda Gül Beyaz

    24.4.2025 12:02:23

    Erdal Odabaş kardeşim cevabınız için teşekkür ederim. Yazarlık bir süreçtir. Attığınız her adım bir birikimdir. Önemli olan hakikatin peşinde arayış içinde olmaktır. Maharet bir fikri inatla savunmak değildir. Maharet hakka ulaşmak yolunda gerektiğinde kendi fikirlerini eleştirebilmektir. Usul açısından sizin gibi dil kurallarına riayet ederek derli toplu yazan yazarlarımızı takip etmek bir mutluluktur. Başarılar diliyorum.

  • Erdal Odabaş

    24.4.2025 00:00:48

    Demokrasi eşittir şeriat değildir.Hiç bir beşeri sistem ilahi nizamla kıyaslanamaz bile. Bizim demokrasi vurgumuz hakiki demokrasinin şeri nizama çok yakın olması münasebetiyledir. Demokrasiyi ilahi nizamın üstüne çıkarmamız bir müslümanın yapacağı bir iş değildir.

  • Erdal Odabaş

    23.4.2025 23:50:59

    Sayın Eda Gül Hanım öncelikle ve özellikle ifade edeyim ki, yazılarındaki hata, kusur ve yanlışlar bana aittir. Mensubu olduğum cemaatimi ve bana yazma fırsatı veren gazetemizi bağlamaz. Tenkidlerinizden ciddi istifade ettiğimi itiraf ederim.Sizler gibi münevver okuyuculara sahip olmak bizler gibi acemi yazarların daha dikkatli yazması için bir gerekliliktir. Allah razı olsun. Yazdıklarınıza katılıyor ve istifade ediyorum.

  • Erdal Odabaş

    23.4.2025 23:44:28

    Sayın A. Yılmaz, “Demokrasi eşittir şeriat” manasında bir yaklaşımımız olmamıştır. Şeriat bütün beşeri sistemlerin üstündedir.Yazma acemilikleri yapıp maksadını aşan beyanlarımız olsa da sizler gibi müdakkik okuyucularımızın katkıları ile bu olumsuzlukları gidereceğiz inşallah .

  • Erdal Odabaş

    23.4.2025 23:38:25

    Nahit hocam,aynen ifade buyurduğunuz gibi. Maksadını aşan ifadelerimiz mevcut. Bundan sonra daha dikkatli olmak için itina göstereceğim inşallah.

  • Erdal Odabaş

    23.4.2025 23:35:13

    TEŞEKKÜR VE ÖZÜR "Değerli okuyucularımız yazımızda demokrasi için sehven yazılmış olan; "insanın yaratılışına, yani fıtratına en uygun toplumsal düzendir." Cümlesinden dolayı yapmış olduğunuz ihtar ve uyarılarınız için teşekkür ederiz ve tüm okuyucularımızdan özür dileriz"

  • Mehmet Türeli

    23.4.2025 18:17:26

    Demokrasiyi her millet kendi inanç veya idealleri istikametinde şekillendiriyorlar. İslam ülkeleri idarecileri idarelerini islamin temel ilkelerine aykırı olmayacak şekilde demokratik olarak yürütürler ise şeriata uygun diyebiliriz. Şeriat ile yönetilebilmesi için ülke fertlerin gayri müslümler hariç % 70 - 80 i tam mütedeyyin dindar olarak yetiştirilmesi ve şeriatı benimsemesi gerekir. Aksi halde şeriat ile idare edilmez olsa da insanların çoğu münafık olur.

  • HÜSEYİN KAVCAR

    23.4.2025 13:41:16

    ''haklı meşveret ve şura'' ifadesini ve demokrasi -cumhuriyet ikilisini islami şuurla bütünleştirdiğimizde,asr-ı saadet güzelliklerine yaklaşmak mümkün olabilir. Bilhassa bugünkü 1930'ların ''tek adam'' zihniyetinin 2000'ler versiyonu olan bugünün ''lider sultasına'' mahum edilmiş şekil ve isimden ibaret demokrasi-cumhuriyet'ten asr-ı saadet güzelliklerini beklemek tatlı bir rüyadan öteye bir mana ifade edemez.

  • Nahit Topaloğlu

    23.4.2025 11:47:17

    "Dört halifenin halkın iradesiyle, istişare yoluyla seçilmiş olması, İslâm tarihinde demokrasiye en yakın uygulamalardır." Erdal Kardeşim, bu sözler maksadınızı tam ifade eden ibareler olmasa gerekir. Günümüzdeki yönetim tarzına "en yakın" uygulama ifadesi, günümüz uygulamalarını öne, asrı saadet uygulamasını geriye düşüren, "asr-ı saadet" neredeyse günümüzün mükemmel uygulamasına yaklaşmıştı, gibi anlaşılmaya müsait görünüyor. Kastınızın bu olmadığını düşünüyorum.

  • Yılmaz Yıldız

    23.4.2025 11:41:49

    Yanlış bilmiyorsam orda halifeyi seçen tüm halk değildi. Bir grup tarafından seçilmişti. Bu noktaya da eğilmek lazım belki.

  • Doğan Alioğlu

    23.4.2025 07:51:55

    Güzel bir konuya değinmişsiniz. Başlıktaki 'şuradan' kelimesi sanki 'buradan' kelimesine benzemiş. Halbuki o kelimeyi şûrâdan diye yazabilirdiniz. Klavye buna müsaittir . Başarılar.

  • A. Yılmaz

    23.4.2025 01:00:15

    Hz. Ebu Bekir efendimizi örnek göstermişsiniz. Nasıl seçildiğini biliyor musunuz? Eğer demokrasiye göre bütün Müslümanlar bir birey olarak oy kullansaydı Muhacir'den biri değil Ensar'dan biri seçimi kazanırdı. Bazı benzerlikler var diye demokrasi eşittir şeriattır demek bana çok iddialı geliyor. Altı boş.

  • A. Yılmaz

    23.4.2025 00:57:23

    İslam'dan demokrasi çıkarırsanız başkaları da islam'dan komünizm çıkarır. Bazıları komünist sistemin temel amacı islam dinine daha uygun diyebilir.

  • Eda Gül Beyaz

    23.4.2025 00:32:12

    Demokrasi iyi bir yönetim modeli sunabilir. Ancak kapital, materyalist ve seküler bir felsefeye ve arka plana sahip olduğunu unutmamak lazım. Bu haliyle demokrasi islam alemine ne getirir ne götürür iyi etüt etmek lazım.

  • Eda Gül Beyaz

    23.4.2025 00:27:38

    Halk seçimle yönetenini iş başına getiriyor, şura emrine benziyor diye şu haliyle demokrasi kavramı kur'anî olabilir mi? Günümüzde her şeye rağmen en iyi yönetim modeli olduğunu söyleyebilirsiniz. Ancak demokrasi modelini islam süzgecinden geçirecek felsefi bir eleştiriye tabi tutmak zorundayız. Bu halen daha yapılabilmiş değil. Demokrasiye bu kadar olumlu yaklaşan bir üstadın talebeleri bunu çoktan yapmış olmalılardı.

  • Eda Gül Beyaz

    23.4.2025 00:20:22

    Demokrasi şu haliyle, sefahatin, haramların, sapkınlıkların, şeytan işi pisliklerin özgürce kendine alan bulabildiği bir hayat biçimi ve yönetim anlayışı sunuyor. Demokrasi kavramına islami bir kıvam vermeden şu ulaştığınız yargı bir müslüman için hükümsüzdür.

  • Eda Gül Beyaz

    23.4.2025 00:16:59

    Demokrasi için kullandığınız, "insan fıtratına en uygun yaşama biçimidir." ifadesi bir Müslüman için talihsiz bir yargıdır. İnsan fıtratına en uygun yaşama biçimi Allah'ın şeriatıdır. Öyle değil midir?

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı