Muhalefet de dağınıklıktan kurtulup güçbirliğini pekiştirdikçe ve topluma beklediği mesajları verdikçe, yükselişini sürdürüyor.

Bilhassa 6 partinin parlamenter sisteme dönüş eksenli ortak çalışmalarını düzenli bir sisteme bağlaması bu yükselişi hızlandırdı.

15-20 Temmuz hukuksuzluklarının ve yol açtıkları mağduriyetlerin muhalefet tarafından gündeme taşınarak konuşulur hale gelmesi ve çözümü için sözler verilmesi de.

Yıllardır suskun ve duyarsız kalınan KHK’lılarla yapılan buluşmalar, problemlerinin bizzat yapılan görüşmelerle tesbit edilip raporlaştırılarak kayda geçirilmesi ve seçim sonrası beklenen iktidar değişiminde öncelikli konulardan biri olacağının taahhüt edilmesi de.

Bu süreç devam ederken, hukuksuz ve denetimsiz tek adam rejiminin ekonomiyi de berbat etmesi, iktidar cenahındaki erimeye ve muhalefetteki yükselişe ayrı bir hız kattı.

Bidayette yüzde 30’lar civarında olan erken seçim talebinin yüzde 65’e dayanması da bu gelişmelerin doğurduğu bir netice.

Görünen köy kılavuz istemez. Türkiye 20 yıllık AKP iktidarını ve bilhassa son beş yılını daha da berbat eden tek adam rejimini sandıkta tasfiye edeceğinin işaretlerini veriyor.

Gidişat bu minvalde iken, hep ifade ettiğimiz üzere, muhalefetin çok dikkatli ve temkinli davranması, iktidara yeni kozlar ve provokasyon malzemeleri vermekten sakınması, zihinlerdeki şüphe ve tereddütleri izale edip topluma güven verecek dürüst, samimî ve sağlam stratejiler izlemesi çok önemli.

Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta:

Dengelerin değiştiğini gören derin odaklar, yeni dönemde de işlerini yürütebilmek için şimdiden mevzilenmeye başladılar bile.

Muhalif medyadaki yapılanma ve şekillenmelerde bunun ipuçlarını görmek mümkün. 

Millet İttifakı bu noktada çok müteyakkız olmalı ve bu yeni oluşumların arkaplanındaki derin hesaplara fırsat vermemeli. Hukuk tanımaz ve antidemokratik zihniyetin farklı kılıklara bürünerek yeni süreci gölgeleyip saptırmasına kesinlikle müsaade etmemeli.

Şimdilik bu kadarla iktifa edelim.