Üstad Bediüzzaman. 5. Şua İkinci Makamının 6. Meselesinde; “Rivayette var ki, "Fitne-i  âhirzaman o kadar dehşetlidir ki, kimse nefsine hâkim olmaz." hadisi şerifinin açıklamasını yapmıştır.

Fitnenin ayrı bir anlamını da Hz. Peygamberin (asm) başka bir hadisinden öğreniyoruz. Kâ’b ibni İyâz’dan (ra) rivayet edildiğine göre Resulullah (asm) şöyle buyurdu: “Şüphesiz her ümmetin bir fitnesi vardır. Ümmetimin fitnesi (imtihan vesilesi) de maldır.”1

 Bir başka hadiste, “Karanlık gecelerin parçaları gibi fitneler gelmeden hayırlı amellerde acele ediniz.”2 

Bu hadislerden anladığımız kadarıyla dünya bir imtihan yeri. İnsan, bu imtihanlarını başarı ile geçerse, hem dünyada hem de ahirette mükâfata kavuşur. Başarılı olamayanlar ise, dünyada kemâle ulaşamadığı gibi ahirette de cezayı görürler.  

Demek, fitne, Müslüman toplumlarında olmaması gereken bir durumdur. Bakara Suresi’nin 217. ayetinde “fitnenin katlden (insan öldürmekten) daha tehlikeli olduğu” haber verilmektedir. Cenab-ı Hak, “Hem öyle bir fitneden sakının ki, geldiği zaman içinizden sadece zulmedenlere dokunmaz, herkesi kuşatır. Yine bilin ki Allah’ın cezalandırması çok şiddetlidir.”3  diyerek bizleri uyarmaktadır.

Üstad Bediüzzaman da fitne hakkında şunları söylüyor: “Dinin şiddetle men ettiği şey, fitne ve anarşidir. Çünkü anarşi hiçbir hak tanımaz; insanlık seciyelerini ve medeniyet eserlerini canavar hayvanlar seviyesine çevirir.”4  

Üstad Eskişehir mahkemesi müdafaasının bir yerinde bir soru üzerine Risale-i Nur talebelerinin zamanın fitnelerine uymayarak toplumda nasıl davranacaklarını açıklıyor: “Risale-i Nur'dan ders alan, elbette, çok masumların kanını ve hukukunu zâyi eden fitnelere girmez ve bilhassa tecrübeleriyle, mükerreren akîm ve zararlı kalan fitnelere hiçbir cihetle yanaşmaz. Ve bu on senedeki on fitnelere, Risale-i Nur'un şakirtlerinin ondan birisi, belki asla hiçbirisi karışmadığı gösterir ki, risaleler bu fitnelere zıt ve asayişi temine medardırlar.”

Demek bu zamanda fitnelerden kurtulmak ve vereceği zararları def etmek için Risale-i Nur’ları okumak, uygulamak-yaşamak ve neşretmek en önemli meselemiz olmalıdır, vesselam!

Dipnotlar:

1- Tirmizî, Zühd 26

2- Camiü’s-Sağir, No: 1687

3- Enfâl Suresi: 25

4- Tarihçe-i Hayat. Isparta hayatı s. 1001