"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Fikret ve Bediüzzaman: Zulmün topu varsa...

M. Said ZEKİ
25 Ekim 2021, Pazartesi
‘Hak bellediğin bir yola, yalnız gideceksin!’

Osmanlı’nın son dönemi fikir hareketleri bakımından çok zengindir. Kimler geldi, kimler geçti! “Fena ve fani adamlar” çoğu zaman “güzel ve baki sözler” söylediler. Bunları bilmek ve istifade etmek, yitik hikmete sahip çıkmaktır. Aynı zamanda insanî bir vazifedir, vefa borcudur. Bu niyetle Fikret’in dünyasına kısa bir yolculuk yaptık.  

‘HER GÜZEL ŞEY ŞİİRDİR’

Hocası Recaizade Mahmut Ekrem “Zerratdan şumûsa (atomlardan güneşlere) kadar her güzel şey şiirdir” demişti. Tevfik Fikret bu hükmü bir sanat prensibi olarak aldı. Şiirde konu zenginliğinin önünü açtı. 

Doğrucuydu; ‘Kıran da olsa kırıl sen, fakat bükülme sakın!’ diyecek kadar doğru.

Korkusuzdu: ‘Hak bellediğin bir yola, yalnız gideceksin’ diyecek kadar korkusuzdu.

Selânik’te II. Meşrûtiyet için çalışanlar ondan bir “Millet Şarkısı” istemişlerdi. 

Üç gün sonra dostlarına okudu:

“Zulmün topu var, güllesi var, kal’ası varsa, 

Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır; 

Göz yumma güneşten, ne kadar nûru kararsa 

Sönmez ebedî, her gecenin gündüzü vardır.”

ŞAŞIRMAZ VE ŞAŞIRTMAZ İLİM

Kur’ân’ın sönmez bir güneş olduğunu ispat eden Bediüzzaman; ilk iki mısrayı ‘fena ve fâni bir adamın, güzel ve bâki şöyle bir sözü var’ diyerek alır ve adlî bir savunmada kullanır. Kendisi de buna bir nazire yazar: “Ehl-i dünyanın hükmü var, şevketi var, kuvveti varsa; Kur’ân’ın feyziyle, hâdiminde de, Şaşırmaz ilmi, susmaz sözü vardır, Yanılmaz kalbi, sönmez nuru vardır.” (Mektubat - 110) 

Bediüzzaman da, Fikret de Osmanlı Devleti’nin dağılma sürecinde yaşadı. Yıkılmayı önlemek, baskı ve zulme karşı çıkıp, hürriyet ve adalet için mücadele vermek o dönem aydınlarının ortak çabası ve çilesi gibi.

MİNNET ALTINDA YAŞAMAKTANSA...

‘Millet Şarkısı’nda milleti uyandırmak, zilletten kurtarmak ister Fikret:

“Silkin, şu mezellet tozu uçsun üzerinden. 

İnsanlığı pâ-mâl eden alçaklığı yık, ez; 

Billâh yaşamak yerde sürüklenmeye değmez.”

Evet; hayat alçaklık içinde yaşamaya değmez. 

Bediüzzaman da: “Minnet altında yaşamaktansa, zillet altında ölmeyi tercih ederim.” , “Ben ekmeksiz yaşarım, fakat hürriyetsiz yaşayamam.” diyordu. Bütün mesaisini iman ve imanın bir hassası olan hürriyet üzerine teksif etmişti. 

İNANÇTAN İNANÇSIZLIĞA...

Tevfik Fikret, başlangıçta son derece dindar. Namaza ve duâya karşı büyük bir hayranlığı var. Tevhid şiiri akılcı yaklaşıma uygun dinî bir şiirdir. 

Sis’te Fikret İstanbul’un ahlâkî çürümüşlüklerini anlatır. Bediüzzaman’ın da İstanbul’a veda ederken şehri ‘gelin libası giymiş bir kocakarıya’ benzetmesi ilginçtir. 

Sis, Bir Lâhza-i Taahhûr, Tarih-i Kâdim çokça tepki toplayan şiirleri arasındadır. Dönem şairleri arasında tartışmalara sebep olmuştur. Âkif ile Fikret’in atışmaları meşhurdur.

Bir Lâhza-i Teahhûr 1905 yılında II. Abdülhamid’e karşı düzenlenen bir suikastı konu alır. 

Tarih-i Kâdim’de Fikret’in inançsızlık bataklığına saplandığını görüyoruz.

BİZİ DİN Mİ GERİ BIRAKTI?

Fikret’in de dahil olduğu bazı aydınların iyi niyetle ‘biz de Batı’yı taklit etsek her halde bu zayıf durumdan kurtulur, kuvvetleniriz’ gibi düşünceleri var. Kötü niyetle düşmüyorlar o düşüncelere. ‘Avrupa’da dini bıraktılar, ilerlediler; biz de bırakırsak, biz de ilerleriz...’ mantığıyla yanlış hareket ettiler. Maalesef zaman içinde inançsızlığa kaydılar.

*** 

Sonuç olarak; Fikret’in idealize ettiği oğlu Haluk; ‘Promete gibi ilim ateşini ç/alıp’  memleketine getiremedi. Fakat Âkif’in hayalini kurduğu din ilimleri ile fen ilimlerini birlikte okuyan bir nesli yetiştirmek Bediüzzaman’a nasip oldu.

Okunma Sayısı: 2968
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Okur

    25.10.2021 10:30:08

    Bir mukayeseli tahlil.. Tekrar okunur. Tebrik ve teşekkür ile..

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı