Geçtiğimiz haftalarda Gebze’de Risale-i Nur Eğitim Merkezi (REM) tarafından tertip edilen “Hızlandırılmış Yaz Programı” tamamlandı. Türkiye’nin dört bir yanından gelen gençlerin katılımıyla gerçekleşen bu program, yalnızca bir yaz faaliyeti değil; Risale-i Nur’un sunduğu eğitim modelinin nasıl bir hayata dönüştüğünün canlı bir misali oldu.
Risale-i Nur’un eğitim anlayışının merkezinde talebe vardır. Programda her gün bir kavram ele alındı, ferdî araştırma, grup müzakeresi ve istişare aşamalarından geçirilerek işlenip derinleştirildi.
Bu metod, klasik öğretmen merkezli değil; katılımcı, demokratik ve araştırmaya dayalı bir öğrenme sürecini ifade ediyor.
Bediüzzaman’ın talebelerine sürekli hatırlattığı meşveret ve şûrâ prensipleri, burada eğitim metodunun da temelini oluşturuyor. Öğrenciler yalnızca dinleyici değil, aynı zamanda araştırmacı, yorumcu ve karar verici konumunda oluyor. Bu yaklaşım, ferdî fikri geliştirdiği gibi, toplumsal sorumluluk şuurunu ve istişare kültürünü de kuvvetlendiriyor.
Programın odak noktası iman hakikatleriydi: Tevhid, nübüvvet, haşir, kader, ubudiyet, Kur’ân’ın mu’cizeliği, melekler ve ruhaniyat gibi konular yoğun şekilde işlendi. Fakat eğitim yalnızca ferdî iman dersleriyle sınırlı kalmadı. İhlâs, uhuvvet, hürriyet, meşveret, dershane hayatı ve vakf-ı hayat gibi içtimaî konular da müzakere edildi.
Bu “efradına câmi” yaklaşım, Risale-i Nur’un eğitim modelinin de temellerini oluşturuyor. Hem imanî meseleleri, hem de toplumsal hayatın gerektirdiği demokratik değerleri aynı potada eriten bir sistem…
Program akışı, eğitimin Risale-i Nur modelindeki boyutlarını ortaya koydu:
Ferdî mütalaa ve tefekkür: Talebe, sabah namazı sonrası kendi araştırmasını yaparak konuyu kavradı.
Meşveret aşaması: Gruplar halinde bir araya gelinerek müzakereler yapıldı, ortak metinler hazırlandı.
Şûrâ süreci: Ortaya çıkan metin, tüm katılımcılar tarafından sözlü katkılarla tashih ve te’kid edilerek olgunlaştırıldı.
Bu üçlü safha, kişiden topluma, toplumdan ortak akla doğru yükselen bir eğitim merdiveni gibiydi.
Program sonunda katılımcılara İzmit Yeni Asya Mağazası tarafından Risale-i Nur Külliyatı hediye edildi. Bu jest, eğitimin yalnızca bilgi aktarımı değil, bir hayat tarzı ve hizmet anlayışı olduğunu göstermesi açısından anlamlıydı.
Ayrıca aynı dönemde yapılan UMEK Genişletilmiş Eğitim Toplantısı, Risale-i Nur eğitim modelinin kurumsal boyutunu yansıttı. Batı Karadeniz, Güney ve Kuzey Marmara bölgelerinden eğitim sorumluları ve vakıf temsilcilerinin katıldığı toplantıda; dershane hayatı, müfredat çalışmaları, müdebbir eğitimi ve müzakere programları ele alındı.
Bu toplantılar, Risale-i Nur’un yalnızca ferdî bir tefekkür kaynağı değil, aynı zamanda bir toplumsal eğitim modeline yapacağı katkıların müşahhas örnekleri olarak dikkat çekiyor.
Bugün dünyada eğitim modelleri tartışılırken, Risale-i Nur’un sunduğu bu model dikkat çekici bir emsal olarak karşımızda duruyor.
Talebeyi merkeze alan, araştırmayı teşvik eden, meşvereti ve şurayı yöntem haline getiren, imanî ve içtimai hayatı birlikte ele alan bu sistem, aslında demokratik bir toplumun da temellerini eğitimin içine yerleştiriyor.
Yeni Asya’nın daima gündemde tuttuğu hürriyet, demokrasi ve meşveret ilkeleriyle uyumlu bu yaklaşım, gençler için bir ufuk, toplum içinse kalıcı bir temel değerler eğitimi sunuyor.
Sonuç olarak, Risale-i Nur eğitim modeli, insanı sadece “bilgi sahibi” yapmayı değil, “hakikatlerin şahidi” kılmayı hedefler. Onu, ferdî kabiliyetlerini kullanarak araştıran, meşveretle kolektif aklı işleten, şûrâ ile en isabetli sonuca ulaşan; dolayısıyla hem kendisine hem içinde yaşadığı topluma faydalı, hür, sorumluluk sahibi ve donanımlı bir insan olarak yetiştirmeyi hedefliyor. Gebze’de tamamlanan program, bu idealin ne denli verimli ve umut vaat edici bir şekilde hayata geçirilebileceğinin canlı bir delilidir. Bu model, eğitim dünyamıza ilham verecek zenginlikte bir tecrübedir. Bu tecrübeden maarif dünyasının eğitim ve öğretimde öncelikli olarak faydalanması gerekiyor.
Bu vesile ile, bugün başlayacak olan yeni eğitim öğretim yılının öğrencilerimize ve eğitim camiasına hayırlı olmasını diliyoruz.