"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gaye-i hayal

Zehranur Yıldız
07 Haziran 2023, Çarşamba
Eğer bir insanın gaye-i hayali yok ise hayatının da bir amacı ve değeri yoktur.

Çünkü hayatlarımız hayallerimizin mücessem halidir. İlk olarak bir hedef ve hayalimiz yoksa neden olmadığını düşünmeli. Şu dünyada yaratılan her varlığın bir hedefi ve amacı var, mesela karaciğerimizin 500 tane vazifeyi görmesi gibi. Her şeyin bir amacı olsun da halife-i arz makamına, ahsen-i takvim suretine namzet olan insanın bir gaye ve hayali olmasın. Hatta Bediüzzaman hazretleri vicdanımızın ve ruhumuzun dahi bir gayesi olduğundan şöyle bahsediyor:

Vicdanın anâsır-ı erbaası ve ruhun dört havassı olan ‘irade, zihin, his, lâtife-i Rabbaniye’ her birinin bir gayetü’l gayâtı var: İradenin ibadetullahtır. Zihnin, mârifetullahtır. Hissin, muhabbetullahtır. Lâtifenin, müşahadetullahtır. Takva denilen ibadet-i kâmile, dördünü tazammun eder. Şeriat, şunları hem tenmiye, hem tehzip, hem bu gayetü’l-gayâta sevk eder.

Her zaman derhatır edelim ki gayesini yerine getirmeyen bir uzuv azap aletine dönüyorsa, insan dahi hedefi ve hayali olmazsa varlığıyla şu âleme azap haline gelir. Bir gaye-i hayalimiz var fakat nisyan yani gaflet basıyor. İlk olarak bizi gaflete sokan unsurları tespit etmeliyiz. Günümüzde teknolojinin gelişmesi ile birçok uyarana maruz kalıyoruz ve zihinlerimiz dağılıyor oysa hakiki bir gaye (dava) sahibinin her şeyi o davaya hizmetkârdır.

Zübeyir Gündüzalp’in dediği gibi; “Yüksek bir gaye; ebedî, canlı ve cazip bir maksat. İşte bütün sıcak heyecan ve fikirlerimizi bunun üzerine çevirebilmeliyiz. Böylece hedefe varabiliriz.” Tabi bu şekilde yapabilmekte irade sahibi olmayı gerektiriyor. İrade kuvveti ise zihnimizin ve fikirlerimizin ayni istikamette gidebilmesi ile mümkün.

Evet, insan nisyandan gelmiştir fakat bu bir nefsin silahı olmamalı. Nisyana düşmemek için ruhu ve maneviyatı yüksek insanların kitaplarını ve notlarını başucumuzdan ayırmamalıyız. (Altın Prensipler gibi)

Dünyanın imanlı, gaye-i hayali olan, yaratılış sebebini bilen nesillere ihtiyacı her zamankinden daha şedit. Ve en başta bizim müstakim yoldan şaşmamak için bir hedefe ihtiyacımız var. Çünkü dünyanın hadiseleri (depremler, seller, yangınlar) bize gösterdi ki dünya sağlam bir kazığa çakılı değil, bir sevkiyat var. Gideceğimiz memleket için hayat-ı uhreviyey-i kazanmak ve kazandırmak için çalışmalıyız. Her zaman ümidimizi diri tutup nisyan da bassa “yeniden başlıyoruz” demeliyiz.

Okunma Sayısı: 1934
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Halide keçeli

    7.6.2023 22:10:27

    Çok güzel ve şevklendirici bir yazı olmuş, kaleminize sağlık.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı