Bu hafta bu konuya biraz ara verip senaryo yazmak üzerine yoğunlaşalım.

Senaryo yazmak için öncelikle bir hikâyemizin olması lâzım. Bu hikâyenin de etkili güzel bir sona ihtiyacı vardır. Filmin son sahnesini en azından hafızanızda yazmadan senaryo yazmaya başlamayın der uzmanlar. İlk sahne de önemlidir çünkü seyirciyi filmde tutan ilk sahnelerdir. Eskiden filmler sinema salonlarında seyredilirdi. Şimdi telefon ekranında... Ve çoklu bir dünyada beğenmediği bir başlangıçla filmi seyretmez kimse.

Senaryo yazarken senarist hürdür. İstediği isimleri istediği karakterlere verir. İstediğini, istediği kadar kötü bir karakter veya iyi bir karakter olarak yazar. Genellikle iyi karaktere daha çok emek verirler. Fakat kötü karakter de üzerinde çok düşünülmesi gereken bir unsurdur. İyi karakterlerden iyi film çıkar der uzmanlar. İyiden kasıt iyi yazılmış kötü karakter de buna dahildir. Örnek vermek gerekirse çok meşhur ve çoğu kişinin seyrettiği “İyi, Kötü, Çirkin” iyi yazılmış ve iyi oynanmış bir filmdir.

Senaryo, oyuncu ve yönetmen düşünülerek yazılır. Yazarken yapım bölümü de düşünülmelidir. Özellikle kısa filmler bütçesi olmayan filmlerdir. Uçuk sahneler yazmak güzeldir, fakat çekmek mümkün olmayabilir. Uçuk olmayan sahneler bile çekilmesi güç olan sahneler olarak önümüze gelebilir. 

Geçen sene içerisinde DKT Yapımı “Yine mi Namaz?” adlı film senaryosunu yazarken bir şehirler arası otobüs sahnesi vardı. Filmin ismi “Namaz Yolda Koymaz” olarak yazılmıştı. Bütçe temin edemediğimiz için otobüs sahnelerini çıkartıp senaryonun önemli bir kısmını yeniden yazmak zorunda kalmıştık. 

Özellikle televizyonda gösterilen dönem dizilerinin savaş sahneleri yazıldığı gibi çekilemiyor. Savaş sahnelerinin çok sayıda askerle çekilmesi gerekir. Fakat bu sayıda figüran, kostüm, at, silâh vs. bulmak mümkün olmadığından baş karakterlerle maske takılmış askerler arasında savaş olmaktadır. Maskeli savaşçılar da bir bölümde büyük ihtimaldir ki, iki veya daha fazla kez ölmektedir!

Senaryo yazımı konusunu aslında bir eğitim ile taçlandırmalıyız belki… Fakat şimdilik bazı püf noktalarını yazmaya devam edelim inşallah…