"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sünnet için yaşamak

Ali Rıza AYDIN
27 Kasım 2025, Perşembe
Cenab-ı Hakkın, “Levlake levlak lema halaktul eflak.” (Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım) dediği bir zâtın sünnetine uymak, onunla amel etmek Müslüman’a vecibe. Çünkü sünnetin “Hiçbir meselesi yoktur ki, altında bir nur, bir edep bulunmasın.”1

Efâliyle, akvâliyle; örnek ahlâkıyla yolumuzda rehber, önümüzde muallim olan Efendimiz (asm), her ne yapsa hikmetli.

Beşer, Onunla “adam” oldu, Onunla sevgi doldu; değer buldu Onun varlığıyla, şu âlem.

Doğruyu yanlışı, sevabı günahı, helâli haramı; sevmeyi sevilmeyi onunla, Onun getirdiği ile öğrendik.

Kâinatı kabza-ı tasarrufunda tutan Allah (cc), var ettiği ve edeceği bütün kullarına İlâhî rehber Kur’ân-ı Kerim’i Onun eliyle, Onun diliyle; Onun mucizesi olarak lütfetti.

O da bildirileni, bize bildirdi.

Risale-i Nur’da, “Anlaşılmaz bir kitap, muallimsiz olsa, mânâsız bir kâğıttan ibâret kalır”2 denildiği üzere; bildirmeseydi, bilemezdik Kitabı, kitaptaki hitabı.

Muamelât; namazdaki rükünler, Kitaptaki hükümler Onun dilinden sâdır oldu cihana.

Ümmete de uymak düşer, sünnete.

Bir kimsenin, ikindi ve yatsı namazlarının sünnetini kastederek; “Sünneti terk etmek de sünnettir” dediğini işittim. Bu sözler, akl-ı selim kimselerden çıkmaz diye düşündüm.

Çünkü, safsatadan medet ummak ziyandır.

Mü’minin mi’racı olan namazı sünnetiyle mi kılsak, sünnetini terk ederek mi kılsak gibi düşünceler gaflet belirtisi, düpedüz!      

Bir gün, dershanede, saf tutup namaz kılmak üzere iken bir kardeşimizin “Farzdan mı başlayacağız abi?” sorusuna, Ömer Tuncay Ağabeyin cevabı; “Kardeşim, biz sünnet için yaşıyoruz” oldu.

Müslümana, şaşırmaz ve şaşırtmaz pusula olan Sünnet-i Seniyye’ye uymak; Resul-i Ekrem Efendimizi hatıra getirmek, ona olan bağlılığımızı, imanımızı fikren ve fiilen îfa etmek demektir.

Kaynaklarda, o vaktin namazını kaçırmak gibi bir tehlike var ise, bu durumda zarurî olarak, farzdan başlanabileceği ifade edilmektedir.  

Bu, istisnaî bir durum.

İkindi namazının farzından önce dört rekât sünnet namaz kılanlar, Resûlullah’ın (asm) şu duasına mazhar olurlar, inşallah:  

“İkindi namazından önce dört rekât namaz kılan kimseye Allah rahmet etsin.”3

Yatsı namazının farzından önce kılınan dört rekât sünnet namaz hakkında ise, Hz. Âişe’nin (r. anha) şöyle dediği nakledilmiştir:

“Hz. Peygamber, yatsıdan önce dört rekât namaz kılardı.”4

Ahir kelâm:

“Sünnete ittiba etmeyen (uymayan) tembellik ederse hasaret-i azîme (büyük kayıp), ehemmiyetsiz görürse cinayet-i azime, tekzibini işmam eden tenkit ise dalâlet-i azimedir.”5

Dipnotlar:

1- Said Nursî, Lem’alar, 59.

2- Said Nursî, Sözler, 113.

3- Tirmizî, Salât, 301.

4- Neylü’l-evtar, 3: 18.

5- Said Nursî, Lem’alar, 64.

Okunma Sayısı: 144
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı