Bütün haber kanallarında Kazakistan’daki yeni gelişen iç olaylar ve sokakların nasıl yangın yeri olduğu anlatılıyor. Biliyorsunuz petrol ve doğal gaz fiyatlarına yapılan zamlardan sonra birden alev alan iç ayaklanma ve insanların sokağa çıkması hadisesi yaşanıyor. Kazakistan’da oluşan bu olayların fitilini ateşleyenin sadece petrol ve doğal gaza yapılan zamların olmadığı noktasında, siyaset bilimciler hem fikir gibi gözüküyor.

Rusya, yakın zamanda Ukrayna’nın NATO’ya katılmasını istemediği, bunun için Ukrayna sınırına asker sevkiyatı yaparak NATO’nun sınırlarına kadar dayanmasına izin vermediği ve bunu kırmızı çizgi olarak gördüklerini bütün dünyaya ilân etti. Eğer NATO’ya Ukrayna alınırsa savaşın kaçınılmaz olacağından bahsederek şimdilik meseleyi dondurdu. Tam bu sıralarda Kazakistan’da olayların çıkması ilginç. Bir diğer önemli konu Kazakistan ve komşu ülkelerin ve Rusya’nın dahil olduğu güçler birliğinden Kazakistan’ın asker talep etmesi oldu. Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’ne (CSTO) üye olan Kazakistan, buna dayanarak Rusya’dan asker talep etti. Rus birlikleri, ayaklanmayı bastırmak için Kazakların başşehri olan Almatı’ya girdiler. Çatışmalarda iki güvenlik görevlisinin öldürüldüğü, çok sayıda can kaybı ve yaralanmanın yaşandığı olayların devam ettiği bildiriliyor. Hâlâ ülkede yaşananları bütün dünya korku içinde izliyor. 

Şimdi olaylara iki yönlü bakalım:

1- ABD kaynaklı bir kalkışmanın provaları yapılıyor olabilir mi? Önünüze haritayı koyarak baktığınızda, güneyde Rusya’nın en uzun sınır komşusu Kazaklar. Aynı zamanda muhteşem petrol ve doğal gaz kaynakları olan yer altı zengini bir ülke. Burada ABD Rusya’yı güneyden yaklaşmak ve içeride yönetimi devirerek Batı taraftarı bir yönetimi buraya koymak istemiş olabilir. Bu ihtimal dahilinde gözüküyor. İlerde Ukrayna için Kazakistan hamlesi olabilir. Ayrıca yer altı zenginlikleri çok cazip gelmiş olabilir. Bir taşla iki kuş.

2- Rusya açısından bakalım, Kazaklardaki iç karışıklık Rusya’nın işine gelebilir. Daha çok Rusya ve SSCB yanlısı yeni bir yönetim ile güney tarafını, Rusya sağlama almış ve ileride Ukrayna ile başlayan ve devam etmemesi için yeni dünya düzeninde, NATO’nun ağırlığını arttırma çabalarını kesmek istemiş olabilir. Rusya Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’ne (CSTO) dayanarak buraya askerlerini çıkarmış olması da bu operasyonun altında Putin gibi bir dehanın olabileceğini düşündürmekte. Bu fikir de makul duruyor. Rusya kendi isteği ile girseydi, bütün dünya başta Kazaklar bu hamle için ayaklanırdı. Rusya Dışişleri Bakanlığı, ayaklanmayı “Kazakistan’ın güvenliğini ve bütünlüğünü baltalamak için dışarıdan beslenen bir girişim” olarak gördüğünü söylemesi de enteresan. Polis, Almatı’daki hükümet binalarında güvenlik güçleriyle gece saatlerinde çıkan çatışmalarda düzinelerce insanın “ortadan kaldırıldığını” açıklaması ise olayın vehametini gösteriyor.

3- Kazanan kim olur? Kaybeden kesinlikle Kazaklar olacak. Rus askerleri daha uzun kalabilirler, Rusya ile ilişkiler daha ciddî boyuta çıkabilir. Bu da eskiyi özleyen ve yeni dünyada olması beklenmeyen komünizmin yeniden hayat bulmasının ilk adımları olabilir mi? Yeni dünya düzeninde Bill Gates, Elon Musk, Rockefeller gibi ailelerin başı çektiği bilinmekte. Bunun yanında ne Rusya’dan ne de Çin’den bir isim hâlâ dünya pazarında görünmüyor. Kazakistan’da bir şeyler oldu ve başladı. Çevre ülkelere yansır mı bekleyip görelim.

4- Kazananlar ise; şiddet yanlıları, Yeni Dünya Düzenini kuranlar, ABD, Rusya, belki Çin.