TESBİT
Meclis’te Plân ve Bütçe Komisyonu’nda haftalardır 2020 bütçesi görüşülüyor, lâkin kamuoyu ve medya alâkasız, haberleri bile doğru dürüst çıkmıyor. Zira Saray’dan hazırlanan ve Meclis’e dayatılan “bütçenin tek kelimesinin değişmeyeceği, iktidar üyelerince değiştirilmeyeceği” herkesçe biliniyor.
Bu en başta gelen nedeni, şüphesiz “ucûbe sistem”de millet irâdesinin temsilcisi Meclis’in dışlanması; Manga Carta’dan bu yana demokrasilerde parlamentoların en temel hakkı olan bütçeyi çıkarma hakkından Meclis’in mahrum edilmesiyle halktan toplanan vergilerin yine halkın vekillerinin kararıyla harcanması olan “bütçe yetkisi”nin de Meclis’ten alınıp “tek şahıs”a verilmesi geliyor.
Meclis’in yürütmeyi/hükümeti denetim işlevlerinden biri olan güvenoyu ve gensoru ile herhangi bir yasa çıkarılırken bakanların Meclis’te -Genel Kurul’da- bulunma mecburiyetinin kaldırılması, milletvekillerinin sözlü soru haklarının alınması Meclis’i etkisiz hale getirirken, 600 milletvekili karşı da çıksa Cumhurbaşkanı tarafından hazırlanan bütçenin yine Cumhurbaşkanı tarafından re’sen yürürlüğe sokulması, Meclis’i ilgisiz hale getiriyor.
Bundandır ki milletvekillerinin, muhalefetin araştırmaları, eleştirileri, uyarıları zabıtlarda kalıyor.
GARABET
Siyasetin seviyesi
Hazine ve Maliye eski Bakanı Albayrak’ın resmi Instagram hesabından “istifası”, “iktidar cephesi”nde şok etkisi yaptı. Mesela bir yazar Albayrak’a hitaben, “Yapma Berat Bey. İstifanı geri al lütfen... Bu iktisadi devrim çok meşakkatli, çok zor olacak diye telefonda konuşmuştuk. Sen gidersen bu finansal devrim yolda kalır. Görevini bırakma” diye çağrıda bulundu.
Ancak “istifa” sonrası özellikle Genel Merkezden “istifa ile ilgili sosyal medyada herhangi bir paylaşım yapılmasın” mesajı üzerine bazı AKP’lilerin tam tersi dönüşleri, değer ve kurallardan yoksun hale düşürülen siyasetin “seviyesi”ni ortaya koydu.
Mesela, “istifa”nın kesinleşmesi üzerine önce Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, “Berat Albayrak yerli, milli olarak enerjide yaptıklarını ancak anlayanlar ekonomide de. Ülkemizin 2023 hedeflerime ulaşması için sayısız hizmeti hayata geçirdiğini göremezler. İstifanın kabul edilmeyeceğini ümit ediyorum” açıklamasını yaptı.
Peşinden Vakıfbank Yönetim Kurulu üyesi Hamza Yerlikaya, aynı akşam “Hem yerli ve millidir” diyerek “#BeratAlbayrakYanındayız ve #beratalbayrakyalnizdegildir” taglarını ekleyerek bir mesaj paylaştı. Ne var ki her iki isim de “istifa”nın Saray’ın bilgisinde olduğunu öğrenince derhal tweetlerini sildiler.
Bir başka garip durum, AKP eski milletvekili Mehmet Metiner’in tweetlerinda ortaya çıktı. Evvela, “Şimdilik şu kadarını söylemekle yetineyim” diyerek tweetine başlayan ve “O kadar kadir kıymet bilmeyen kifayetsiz muhterislere elin oğlunu evin oğluna tercih eden nankörlere asla hakkımızı helâl etmiyoruz. Vakti geldiğinde söyleyecek başka sözümüz olur elbet” diyen Metiner, çok geçmeden bu twetini kaldırdı.
Bununla da kalmadı; “Makamlar şahıslarla kaim değildir. Kimin hangi göreve getirileceğine liderimiz karar verir. Liderimizin kararını asla tartışma konusu etmeyiz. Takdir Cumhurbaşkanınındır. Cumhurbaşkanı istifayı kabul ederse kamuoyuyla paylaşır” diye bu defa Albayrak’a yüklendi.
Devamında ise “Herkes bilsin ki ölümüne Reis’in arkasındayız. Bizim için Reis ne derse odur! Bizim duruşumuz bundan ibârettir, biline!” tepkisini paylaşması dikkat çekti.
Özetle, “iktidar canibi”nden gelen zikzaklı ikircikli tavır ve çarklar, “tek adam sistemi”nde siyasetin düşürüldüğü “seviye”yi ortaya koydu.
İLGİNÇ
Dolar ‘bakan’ı düşürdü
Hazine ve Maliye eski Bakanı Albayrak, “istifa” öncesi son demeçlerinin birinde “Ekonomide sıkıntı yok. Dolarla ilgilenmiyorum, istesek düşürebiliriz…” demiş. Gerçi bu açıklamanın ardından bütün tweetleri silinmiş.
Eski bakanın bu ifadesi. “Saray’ın baskısıyla doların düşmesine fırsat vermediği” eleştirisi olarak yorumlandı. Ancak “Ben dolara bakmıyorum; istesem düşürebilirim…” çıkışına karşı, 7 lirada tutmak için Merkez Bankası’ndaki rezervlerden 12 milyar dolar harcanarak Hazine’nin boşaltıldığı doların “Bakan’a baktığı ve Bakan’ı düşürdüğü” belirtiliyor.
Yani Bakan, “istersem düşürebilirim” dedi, düşürmedi ama dolar Bakan’ı “düşürdü.”