"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bosna’nın derdi...

Faruk ÇAKIR
02 Mart 2014, Pazar
Yugoslavya’dan 1 Mart 1992’de düzenlenen referandumla ayrılan Bosna Hersek, bağımsızlığının 22. yıl dönümünü kutluyor. Bağımsızlık günü faaliyetleri kapsamında Bosna Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Jelyko Komşiç, Boşnak üye Bakir İzzetbegoviç ve Saraybosna’nın farklı belediyelerinden gelen temsilciler, Bosna Hersek’in ilk cumhurbaşkanı merhum Aliya İzzetbegoviç’in mezarını ziyaret edip Fatihalar okumuş.

Bakir İzzetbegoviç, vatandaşların bağımsızlık gününü kutladığı konuşmasında şöyle demiş: “Bugün bir dönüm noktasıdır. Bulunduğumuz durumunun farkına varmamız ve yolumuzu çizmemiz lâzım. Bosna Hersek’i vermeyeceğiz. Bosna Hersek’in bölünmesi, yeni entiteler ve yeni bölünmeler asla olmayacak. Bosna Hersek’in egemenliği ve bütünlüğünü, sembolleri ve kurumlarını korumak için ne gerekiyorsa yapacağız.” (AA, 1 Mart 2014)
1990’larda Avrupa’nın göbeğinde yaşananlar hür dünya için aslında bir lekeydi. Sırpların, Bosna Hersek’te işledikleri cinayetler maalesef seyredilmiş, ancak bıçak kemiğe dayandığında ‘dur’ denilebilmişti.
Geçen günlerde de Bosna Hersek bir defa daha karıştırılmak istendi. Duâ edelim de savaş günlerine dönülmesin...
Bosna Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi Boşnak üyesi Bakir İzzetbegoviç’in beyanlarına bakılırsa yolsuzluk Bosna Hersek’in de derdi. İzzetbegoviç, ülkede adaletsizliğin, yolsuzluğun mevcut olduğunu, bütün parti ve siyasetçilerin bu durumun yaşanmasında suçu olduğunu ancak bu suçun herkeste eşit olmadığını hatırlatmış.
Ansiklopedik bilgileri kısaca hatırlamak gerekirse, eski Yugoslavya’nın dağılması sırasında Slovenya ve Hırvatistan’ın bağımsızlığını ilân etmesiyle, Bosna Hersek de bağımsızlık yolunda referandum kararı almıştı. Sırplar’ın boykot ettiği referanduma halkın yüzde 64’ü katılmış ve yüzde 99,44’ü bağımsızlık yönünde “evet” oyu kullanmış. Sonrasında Bosna Hersek, Yugoslavya’dan ayrılarak bağımsızlığını ilân edince de 3 yıl süren ve yüzbinlerce kişinin ölümüne sebep olan kanlı bir savaş başlamıştı. Şu anda Suriye’de ya da Afganistan’da olduğu gibi savaşı durdurma imkânı olanlar o günlerde de seyirci kalmıştı. Binlerce kişinin ölümünden sonra her halde ‘şartların olgunlaştığı’ düşünülmüş ve NATO müdahale etmiş neticede savaş bir şekilde sona ermişti.
Bosna’da fiilî savaş sona ereli yıllar oldu, ama ülke tam anlamıyla huzura kavuşabilmiş değil. En başta ekonomik zorluklar var. Nüfus yapısı da her an kavga çıkmasına müsait. Yara kaşıyıcılar da olduğu için genç Bosna Hersek’in istikrarını muhafaza etmesine yardımcı olmak icap ediyor.
Türkiye gerek savaş yıllarında ve gerekse daha sonraki gelişmeler esnasında Bosna Hersek için önemli adımlar attı. İş adamlarımızın kurduğu ve Bosna Hersek’in eğitimine katkı sağlayan üniversiteler var. Ancak bunları yeterli göremeyiz. Bosna Hersek, işsizlik problemine çözüm bulabilmiş değil.
Kabul etmek lâzım ki Türkiye’nin omuzlarındaki yük çok fazla. “Kendisi muhtâc-ı himmet bir dede, nerde kaldı gayrıya himmet ede” durumuna düşmemek lâzım. Yani, başkalarına yardım edebilmek için önce kendimiz dik durmalı, durabilmeliyiz. Boş işler için lâf kavgasına tutuşur ve dünya ile bağımızı koparma yanlışına düşersek son tahlilde kendimize de faydamız olmaz.
Eylül 2012’de bir vesile ile Bosna Hersek’e gitmiş ve orada yaşayan kardeşlerimizin umudunun Türkiye olduğunu görmüştük. Osmanlı gibi bir cihan devletinin mirasına sahip olmak, beraberinde sorumluluklar da getiriyor. Ülke olarak attığımız adımların en az bizim kadar komşu ve dost ülkeleri de ilgilendirdiğini bilelim ve ona göre faydasız kavgalara son verelim. İnşaallah Bosna Hersek’in ufku hep aydınlık olur...

Okunma Sayısı: 948
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı