Habere göre Avustralya’nın ilk başörtülü senatörü Afganistan doğumlu Fatima Payman, genç kızlara seslenerek “Başörtüsünü gururla takın” demiş.

Tabii ki Afganistan doğumlu başörtülü bir hanımın Avustralya’da senatör seçilmiş olması da ayrı bir anlam taşır. Ülkemizde maalesef bu mesele uzun yıllar kangren haline getirilmiş ve başörtülüler üniversitelere sokulmamıştı. Ayrıca, ‘başörtülü milletvekili’nin TBMM’de yemin etmesi engellenmiş ve bir kaşık suda fırtına çıkarılmıştı. O günlerde bu yasağın ne kadar anlamsız olduğunu anlatan yüzlerce yazı ve belki de binlerce ‘manşet’ atılmıştı. Fakat o günün idarecileri Türkiye’de yaşayan büyük çoğunluğun rağmına olarak bu anlamsız, baştan sona yanlışa dört elle sarılmışlardı. Bu bakımdan, halkın ekseriyetin Müslüman olmayan bir ülkede başörtülü bir hanımın senatör seçilmiş olması ayrıca dikkat çekicidir. Elbette bu netice, ‘insana değer veren sistem’lerle ‘insanı yok sayan sistem’lerin ortaya koyduğu bir tablodur.

Avustralya’dan gelen ‘güzel haber’de şu bilgiler de var: Avustralya’nın ilk başörtülü senatörü Afganistan doğumlu Fatima Payman, Avustralya Parlamentosu’nda yaptığı ilk konuşmasında, “Ne giymem gerektiği hakkında tavsiye veren ya da dış görünümüme bakarak yetkinliğimi sorgulayanlar bilsin ki başörtüsü takmam benim seçimim” ifadelerini kullandı. Senatör olarak seçilmesinin ardından ilk kez konuşan Payman, başörtüsü takmak isteyen gençlere bunu “gururla yapmalarını” tavsiye etti. Haziran ayında Batı Avustralya Senatörü olarak seçilen Payman, Avustralya Genel Valisi David Hurley’nin parlamentonun açılış konuşmasına yanıt olarak Afganistan doğumlu ve başörtülü ilk senatör olmasına ilişkin konumunu değerlendirdi. Fatima Payman, “Başörtüsü takmak isteyen kızların bunu gururla ve böyle giyinme hakkı olduğunu bilerek yapmasını istiyorum. Ben sokakta şort ve terlik giyen kimseyi yargılamayacağım. İnsanların da beni başörtüsü taktığım için yargılamasını beklemiyorum” şeklinde konuştu. (tr. euronews. com, 28 Temmuz 2022)

Başörtülü senatör Payman’ın “Başörtüsü takmak isteyen kızların bunu gururla ve böyle giyinme hakkı olduğunu bilerek yapmasını istiyorum” sözünü; “Başörtüsü takmak isteyenler bunu çekinmeden yapsın” şeklinde anlamak gerekir. Yoksa ‘gurur’la takmaktan maksat, ‘hava atarak takın’ anlamına gelmez. Başörtüsünü, çekinmeden, cesaretle ve ilahi bir emri yerine getirmek maksadıyla takmak en doğrusudur. 

“Yabancı ülkeler”den gelen bu haberler, geçmişte ülkemizde uygulanan ‘başörtüsü yasağı’nın ne kadar yanlış, ne kadar anlamsız ve ne kadar gereksiz olduğu bir defa daha hatırlatmış oldu. 

Yeni ‘güzel haber’ler duymak duasıyla...