MEKTUP    

Esselâmüaleyküm. Değerli büyüğüm, Hasan Muharrem Okur. Satırlarıma özgür günlerimde bizatihi ziyaretinize gelerek sizinle yüz yüze görüşüp, tanışabilmek dileği ve temennisiyle başlarken, en evvel -malûm- İzmir depreminden ötürü size geçmiş olsun dileklerimi belirtmek istiyorum.

Adım;  .....  Kütahya ilinde doğdum. 33 yaşındayım. Gençliğimin karanlık bir döneminde, cahillikle işlediğim muhtelif suçlardan dolayıdır ki, maalesef 13 yıldır cezaevlerindeyim. Bu mektubu size hitaben kaleme alıp, kapınıza göndermeye beni zorlayan şey, sizden masumane bir isteğim olmasıdır. Şöyle ki; Cezaevinde tanıdığım Üstad Bediüzzaman ve Risale-i Nurlar'dan istifade edebilmek ve bu doğrultuda da kendimi ıslah edebilmek adına uzun zamandan beri çaba sarfediyorum. Ancak, elime geçen Risale-i Nurlar'da lügat olmadığından, tam manasıyla istifade edemedim. Ayrıca, açıköğretim fakültesi sınavlarına (dönem sınavları) girmek üzere sınav merkezine yakın olduğu için -geçici olarak- gittiğim ve orada tanıştığım bir öğretmen vesilesiyle, 

Yeni Asya'nın yayınladığı Risale-i Nur Külliyatı'nı sizden istiyorum. İşte bu mektubu kaleme alarak size halimi ve isteğimi bildirmek istedim. 

Eğer tarafıma Risale-i Nur kitaplarından gönderebilmeniz mümkün ise beni pek mutlu edersiniz... Şu hususu da arz etmeliyim ki, uzun yıllardır cezaevlerinde bulunmam sebebiyle bu kitapların ücretlerini size ödeyebilecek durumum yoktur. Ancak, dürüstlüğümden emin olmanız için sizi yeminle temin ederim ki, Allah'ın izniyle; çıktığımda mutlaka, ama mutlaka bu borcu ödeyeceğim. 

Satırlarımı sona erdirirken, sizden bu mektubuma olumlu bir karşılık alabileceğim inancımla ve beklentimle veda ederken; sizin ve tüm sevdikleriniz için hizmetlerinizde başarılar dilerim. Allah'a emanet olun.