Filistin’de mahalli seçimlerin ilk turu 12 Aralık 2021 Pazar günü yapıldı. Filistinliler arasında “Belediye Seçimleri” olarak ifade edilen oylama Batı Şeria’da yapılırken, Gazze’de boykot edildi. Boykot ülke içinde bir bölünmenin işareti şeklinde değerlendiriliyor. Filistin’de 2007’den beri Batı Şeria’nın El-Fetih’in ve Gazze’nin de Hamas’ın kontrolünde olduğu biliniyor.
Mısır’daki Ahram Stratejik Araştırma Merkezi’nden Muhammed Abu Shaar, “Hamas’ın reddetmesi sebebiyle Gazze’de seçimlerin yapılamadığını” belirtiyor. Shaar bu durumun “Hamas ile El-Fetih ve diğer gruplar arasındaki tartışmaları alevlendirdiğine” dikkat çekiyor.
12 Aralık’ta Batı Şeria’daki seçimlerin 154 yerel organ için gerçekleştirildiği ve kayıtlı 405 bin 687 seçmenin yüzde 66.12’sinin sandık başına gittiği aktarılıyor. Filistin Merkez Seçim Komisyonu’na (FMSK) göre, “kullanılan oyların yüzde 96.5’i geçerli, yüzde 1.01’i boş ve yüzde 2.43’ü geçersizdir.” Birde FMSK’nın sonuçları değerlendirmesinde “bağımsız listelerin 1.503 sandalyenin yüzde 70.86’sını, parti listelerinin ise sandalyelerin yüzde 29.14’ünü kazandığı”nı kaydediyor.
Filistinli muhtelif siyasî ve insan hakları grupları, Hamas’ı, Gazze’de de seçimlerin yapılmasına izin vermeye çağırıyor. Ancak Hamas’ın kontrolünde tuttuğu bölgelerde “belediye meclis üyelerini kendi destekçileri arasından atadığı için seçimlere katılmayı reddettiği”ne işaret ediliyor.
Aslında yerel seçim süreci ve seçimlerin ülkenin genelinde yapılamaması vb. sebepler, Filistin’de devam eden siyasî krizi yansıtıyor. Başta El-Fetih ve Hamas olmak üzere, birçok Filistinli grup, bağımsız olduğu iddia edilen listelerde kendi taraftarlarını aday göstererek ve destekçilerini de belirtilen listelere oy vermeye yönlendiriyor. Filistinli siyasî grupların böyle bir girişimde bulunmalarında “aşiretlerin demografik ağırlıklarını kullanarak, Batı Şeria’da etkili olduğu bazı bölgelerde kendi adaylarını desteklemesinden kaynaklandığı” yorumlanıyor. Hamas’ın, Gazze’de seçimlere izin vermemesi ile birlikte, ülkede Filistin Yönetimi’ne ve El-Fetih’e karşı artan bir huzursuzluğun olduğu da bildiriliyor.
Seçimler, Filistinli gruplar arasında Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini engellemekten kimin sorumlu tutulacağı tartışmalarına da yol açıyor. Filistinliler’in sırasıyla Mayıs 2021 ve Temmuz 2021’de Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini yapması planlanıyordu. Ancak Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail’in işgal altındaki Kudüs’te oy kullanılmasına izin vermemesi sebebiyle seçimleri iptal etme kararı almıştı. Hamas, bu gelişmeyi seçimlerden kaçınma girişimi olarak nitelerken, Filistin Yönetimi ve El-Fetih ise “İsrail’in, Filistin Devleti’nin Başkenti Kudüs’te seçimleri yasakladığı sürece seçimlerin yapılmayacağı hususunda ısrar ediyor.”
Filistin Yerel Yönetim Bakanı Majdi El-Saleh yaptığı açıklamada “Hamas’ın, Gazze’deki seçimleri engelleyerek yasadığı adımlar attığını, yerel ve belediye meclislerinin başkanlarını hukuka aykırı şekilde atadığını” belirtiyor. Ayrıca El-Saleh “Filistin hükümetinin, Hamas’ı seçimleri düzenlemeye ikna için arabulucular gönderdiğini, ancak başarısız olduklarının” altını çiziyor. Birde El-Saleh “Hamas’ın tutumunu değiştirmesi halinde 26 Mart 2022’de seçimlerin ikinci turunun yapılacağını” vurguluyor.
Diğer taraftan Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Kurulu Üyesi ve Halk Mücadele Cephesi Genel Sekreteri Ahmet El-Majdalani ve FKÖ Genel Sekreteri Vassel Abu Yusuf da “Hamas’ı 26 Mart’ta seçimleri yapmaya” çağırdı. Çağrıya daha sonra Filistin Bağımsız İnsan Hakları Komisyonu da katıldı.
Eleştirilerin hedefindeki Hamas ise, “Gazze’de belediye seçimlerinin, askıya alınan Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri de dahil olmak üzere kapsamlı bir seçim sürecinin parçası olması gerektiğini, ancak böyle olmadığı için mahalli seçimleri kabul etmediğini” beyan ediyor. Hamas ve El-Fetih, seçimler ve Filistin siyasetindeki tıkanma başta olmak üzere birçok konuda anlaşamıyor. İki taraf arasındaki görüş ayrılığı 15 yıldır sürüyor. Hatta ABD’li yetkilerin genel seçim iklimini hazırlamak için bir ulusal birlik hükümeti kurma önerileri de Hamas ve El-Fetih arasındaki anlaşmazlık sebebiyle gerçekleşmemişti.
Abbas, “Hamas’n ulusal birlik hükümetinin parçası olmadan önce, uluslar arası çözümlere tam bağlılığını ilân etmesini istiyor. Hamas’ın bu taahhütte bulunmadan kabineye girmesi halinde yeni hükümetin siyasî ve ekonomik yaptırımlara maruz kalabileceğinden endişe ediyor.”
Filistin’in iki büyük grubu arasındaki karşılıklı endişe ve rekabet devam ederken, ülkenin ve halkın geleceği konusundaki belirsizlikte sürüyor. Filistin’deki 12 Aralık seçimleri yarım kalmış vaziyette. Hamas’ın, 26 Mart’ta öngörülen seçimlere izin verip vermeyeceği ise halen belirsizliğini koruyor.