Hayatın her tür haliyle hallenebilen vücud nimeti eğer sıhhat sigortası olmazsa veya sigorta atarsa; sahibinin, vücudu giydirilenin başını ağrıtır. Ona bir yük mesabesine gelir.

Hayatın vericisi tarafından itina ile donatılmış vücud nimeti yine itina ile kullanılmalı, korunmalı ve veriliş, yapılış gaye ve hedeflerinin haricine çıkılmamalıdır.

Hayatın işleyişinde vücuda takılan sıhhat sigortası, vücudun sıhhatini korumak ve kullanmak adına daima kontrol edilmelidir.

Sıhhatin kaybedildiği vücudlar hayatın içerisinde ikinci bir imtihana tabi tutulmuş oluyorlar. Vücud ve hayata yapılan hamd ve şükürler belki de misliyle sıhhatsiz anında yapılması icap ediyor.

Atıl ve bozuk bir vücud görünümünü ancak sigortası attığı halde maddî manevî yapılması lâzım olan bütün icapları yerine getirmeyenler gösterirler…

Eğer sıhhat olmazsa hayatın ve vücudun da hamd ve şükürleri, maddî manevî bütün ibadet ve taatleri sıhhatli olarak, yerli yerinde ve hakkını vererek yapılamaz, illa ki aksar.

 O zaman hayatın ve vücudun kıymetini bildiğimiz ve koruduğumuz kadar sıhhatimizi de koruyabilmeliyiz. Fıtrî olarak sıhhatin zekâtına talip olan, Rabbimizin ikram ve ihsan ettiği imtihan dünyasının lâzım olan hastalıklar da bizi maddî manevî ikaz ederek maddî ve manevî olarak sıhhatimizi, hayat ve vücud noktalarından korumamızı gerektirir.

Allah’ın emir ve yasakları ve Resulullahın (asm) Sünnet-i Seniyyesi vücud, hayat ve sıhhat konularında daima takip edilmesi ve uyulması lâzım olan iki esası teşkil ederler.

Maddî manevî aklımıza gelebilen veya gelmeyen her konuda sıhhat şifreli bir muhafaza sandukçası gibi hayatın ve vücudun selâmeti noktalarından insanoğlu için çok önemli bir vazifeyi deruhte etmektedir.

Sıhhatin kıymeti ancak neyle anlaşılıyor; sıhhatimizi kaybettiğimiz zaman, öyle ise kaybetmeden sıhhatin değeri bilinmelidir.

Eğer hastalıklar gelmeden sıhhatin kıymeti bilinir ve öyle davranılırsa vücudun zekâtı da o nisbette sıhhatli olarak, hakkıyla, şikâyetsiz, şükür ve hamd ile kadirşinaslılara verilebilir… Ve sigortası atmış bir vücud âtıl olarak değil belki sigortaları yeniden yapılmış ve bağlanmış olarak daha fazla hamd ve şükür için sıhhate kavuşmuş olur.

Yolda bulunmamış, parayla satın alınmamış bu emanet vücud nimetinin kıymeti, değeri ve hakkı; hayatın faaliyeti içerisinde Cenab-ı Hakk’ın ikram ve ihsan ettiği şekliyle ancak sıhhatle ve sıhhatin kıymetini bilmekle anlaşılabilir ve verilebilir.