Hadis-i şerifte Ramazan’ın ikinci yarısında, özellikle son on gününde aramamız tavsiye edilen, ama yine hadisin işaretinden yola çıkan ümmetin dikkat ve teveccühünün yoğunlaştığı 27. geceye tevafuk etmesi muhtemel Kadir Gecesi’ni yarın gece idrak edeceğiz inşaallah.

Ardından nasipse Cumartesi günü son oruçlarımızı tutup Pazar günü Ramazan Bayramına erişmiş olacağız.

Ama korona tedbirleri sebebiyle camilerde Kadir Gecesi programı da, bayram namazı ve bayramlaşma da olmayacak.

Bunun getirdiği buruklukla ve “Allah bu hali bir daha yaşatmasın” duasıyla hem Kadir Geceniz, hem bayramınız mübarek olsun diyor; bu özel vakitlerin ve onlarda yapılacak duaların hayırların celbine, şerlerin def’ine, fitne ve tuzakların boşa çıkmasına vesile olmasını Rabbimizden niyaz ediyoruz.

Bu günler aynı zamanda zekât ve fitre için de son günler. 

Henüz zekât ve fitresini vermemiş olanlara bir hatırlatma daha yapalım.

“Zekâtlar manevî cihada” çağrımızla ilgili olarak iki konuda öteden beri var olan iki tereddüdün izale edilmesi açısından bir izaha ihtiyaç var.

Tereddütlerden biri “Zekât müesseseye değil, şahsa verilir” iddiası. 

Diğeri “Üstadın istiğna düsturu var, zekât istenmez.”

Aslında iki iddianın da cevabı, bu köşede yaptığımız iktibas ve izahlarda mevcut:

“Üstad Münâzarât’ta diyor ki: ‘Büyük bir çeşme var; şimdiye kadar suiistimal ile şuristana (çöle) dağılıp bazı aceze ve seeleye (düşkünlere ve dilencilere) neşvünema verdi. Bu çeşmeye güzel bir mecra yapınız; mesai-yi şer’iye ile şu havuza dökünüz, sonra da bostan-ı kemalâtınıza su veriniz. Bu hiç bitmez ve tükenmez bir menbadır.’

“Bu ifadeler üzerine gelen sual:

‘Nedir o çeşme?’

“Cevap: Zekât. (Eski Said Dönemi Eserleri, s. 272)”

Üstad zekâtın müesseseye değil, şahsa verilmesi gerektiğini düşünseydi bunları yazar, zekât, fitre ve sadâkaları Medresetüzzehra gibi bir kuruma yönlendirir miydi?

Peki, Üstadın bu çağrısı, hayatı boyunca titizlikle uyguladığı istiğna düsturuyla çelişseydi böyle bir çağrıyı yapar mıydı?

Bugünün Medresetüzzehra’sı, her alandaki Risale-i Nur hizmetleriyle tahakkuk ve devam ediyor.

Onun için zekât ve fitreler özellikle bu hizmetlerin finans ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak değerlendirilmeli. 

Bu çerçevede, evvelce ifade ettiğimiz üzere zekât ve fitrelerin bilhassa şu şartlarda daha da zorlaşan neşriyat hizmetlerine yönlendirilmesi ayrı bir önem kazanmış durumda.

Zekât ve fitrelerinizi ulaştırmak için gazetemizdeki duyurularda belirtilen hesap numaralarını ve www.yav.org.tr adresindeki online bağış butonunu kullanabilirsiniz.

Allah kabul etsin.