Güncel tartışma konusu olan TCDD ihalesinden daha önce hiç elenmiş olmayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinin bu sefer neden ve nasıl elendiği hususunda Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın M. Cahit Turhan açıklama yapmış.

Haydarpaşa ve Sirkeci Gar sahasının atıl durumda olan bazı bölümlerinin kiralanması ihalesinde yaşananların izahını yapmak ve gemisini yüzdürmek istemiş, ama adeta merd-i Kıpti misali hepten batırmış.

Açıklamanın bazı kısımları şu şekilde:

***

Sayın Belediye Başkanı, ihale yapılmadan önce “Ne pahasına olursa olsun bu ihaleyi alacağım” diyerek ihalenin rekabet ilkesini sekteye uğratmıştır. Şöyle ki; ihaleyi alan firma burada yapacağı işlerle ilgili ruhsat, izin ve belgeleri nereden alacaktır? Su, doğalgaz, gayri sıhhî müessese belgesi gibi belgeler nereden alınır? Elbette Belediye ve ona bağlı kurumlardan... Bu açıdan Büyükşehir Belediyesi’nin sürece müdahil olması en başından rekabet ilkesine halel getirmiştir.

Şimdi soruyorum size İBB’nin iştirakleri olan firmaların ihaleye girmesi ne kadar etik olmuştur?

Ülkemizin bugününe bakacak olursak, bugün millî birlik ve beraberlik günüdür. Belediye Başkanı’nın böylesine anlamlı günlerde, gerçekleri saptırarak, birtakım avukatları da yanına alarak, genel kamuoyunu ve İstanbul halkımızı galeyana getirmeye çalışmasına anlam vermek mümkün değildir.

Türkiye Cumhuriyeti, bir hukuk devletidir. Kurumlarımız keyfiyet değil, hukuk esaslarına göre yönetilmektedir.

Hukuk ölçülerinin dışına çıkmak, bir belediye başkanı için aynı zamanda oyunu aldığı vatandaşları aldatmak anlamı da taşımaktadır. Buna kimsenin hakkı yoktur, olamaz da.

Millî birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde,…

***

Bu garip açıklamalardan sonra, “keyfiyet” ile “keyfilik” arasındaki farkı da bilmesini istediğimiz Sayın Bakana biz de şunları sormak istiyoruz:

* Belediye iştirakleri olan firmaların kamu ihalelerine girmesi ne zamandan bu yana etik dışıdır?

* Belediyelerin, vatandaşları, abonelik, ruhsat gibi kamu hizmetlerinden yararlandırıp yararlandırmama konusunda seçme hakkı mı vardır ki belediye şirketlerinin ihalelerde rakip taraf olması ihaleyi alacak olan özel sektör şirketleri için bir risk taşısın?

* Sizin iktidarınız döneminde çıkan ve böyle bir ayrımcılığı açıkça suç sayan kanunlardan haberiniz yok mudur?

* Yoksa siz “AKP’li belediye başkanları döneminde böyle şeyler yapılıyordu ve hesabı da sorulamıyordu, yine yapılır ve bu kere de bizim dostlarımız hesap soramaz” diye mi korkuyorsunuz?

* Hükümetiniz, Recep Tayyip Erdoğan’la gelişen ve bize göre denetimsizlik sebebiyle bir kangren halini alan belediye iştiraki uygulamasına son mu vermek istemektedir?

* Öyle ise bunu açıklamak hükümetinizin sözcüsünün görevi değil midir?

* Sayın Bakan, siz bu açıklamayı bir hukukçuya danıştınız da mı yaptınız? Yoksa devlette, “birtakım” hukukçular dışında hukukçu mu kalmadı?