“...Avrupa ikidir. Birisi, İsevîlik din-i hakikîsinden aldığı feyizle hayat-ı içtimaiye-i beşeriyeye nâfi san’atları ve adalet ve hakkaniyete hizmet eden fünunları takip eden birinci Avrupa...mehâsin-i medeniyet modern medeniyetin insanlığa sunduğu güzellikleri ve fünun-u nâfiadan başka olan mâlâyâni ve muzır felsefeyi ve muzır ve sefih medeniyeti elinde tutan ikinci Avrupa...” (Said Nursî, 17. Lem’a)
Bahçeli idam cezasının gelmesini istedi.
Derin devletin Türkiye’yi Avrupa Birliği üyesi olma hedefinden uzaklaştırma çabaları şimdiye kadar başarılı bir şekilde sürmektedir. Bilindiği gibi “derin devlet” Türkiye’de; AB standartlarında demokratik bir sistemin devamını, planladığı darbelerle engellemiştir.
“Derin devlet” yine, diğer ülkelerde demokrasinin zararına çalışan ABD’nin bir kısmı demektir. (ABD’nin bu kısmı insanlığın zararına çalışan ‘İkinci Avrupa’nın şahs-ı manevisi içerisindedir)
1999 yılında bizde idam cezasının kalkmasını AB talep etti, biz de İsevilik din-i hakikisinden aldığı feyizle insanlığın hayrına çalışan ‘Birinci Avrupa’yı temsil eden bu topluluğa girmek için bu cezayı kaldırdık.
Şimdi ise “derin devlet” bizi AB hedefimizden iyice uzaklaştırmak için bu cezayı geri getirmek istiyor.
Sonuç olarak: Bu olay idam cezasını geri getirmekten ibaret değildir.
Ayrıca 1930’lu yılların rejimi, idam cezasının geri getirilmesiyle bu eksiğini de gidermiş olacaktır.