Tv ve internetten belgesel seyretmek, dizilerin boğucu havasından kurtulmak için ruha nefes aldıran en güzel alternatiflerden biridir.
Kur’ân-ı Kerîm’de, “Allah’tan hakkıyla korkanlar âlimlerdir.” buyrulmaktadır.
Bu bir çığlık, bu bir yardım isteme, bu bir imdat arayışı.
Bediüzzaman’a talebe olmak kolay değildir. Sizce ona talebe olabiliyor muyuz? Olmak için neler yapıyoruz?
Güzel bir kuş ya da canlı düşünün denildiğinde çoğumuzun aklına ilk gelenlerden birinin tavus kuşu olduğunu söyleyebiliriz.
Dost; hicranıyla iki büklüm eden, hissiyatların meflûç bıraktığı, şeker-şerbet muhabbetlerin sonsuzlukta kaybolmuş iklimi, birbirine giren/geçen ruhların, hâlî, vicdanî, ruhî birlikteliği...
Hiç şiir yazdınız mı?
Anam 91 yaşında, yaklaşık 2 seneye yakındır hizmetindeyim, beraber yaşıyoruz son demleri.
Kitap fuarından aldığım “Kendinizle Yürüyüşe Çıkın” isimli kitabı okudum. Kitap benim bakış açımı çok etkiledi. Bu kitabı herkese tavsiye ederim.
Karşılaşmalarda; “Nörüyon” dendiğinde, sıradan bir hal-hatır sorma usûlü. “Nörüyon gadasını aldığım”da bir samimiyet olduğunu hissediyorsunuz değil mi?
Gökyüzünü, yeryüzünü, yıldızları, Ay’ı, Güneşi ve bütün kâinatı yaratan âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamdediyorum ki, beni en güzel şekilde insan olarak yarattı ve bütün kâinatı benim hayatımı en güzel şekilde yaşamam için görevlendirdi.
Her bitişte bir başlangıç olduğunu fark edenlerden olduğumuz için ne kadar şanslıyız elhamdulillah.
Bülbülleri genellikle hazin ötüşleri ve özellikle de şairlerin şiirlerinden tanıyoruz.
Eğitimci - Yazar Misbah Eratilla’nın Efsus Yayınları’ndan çıkan “Kırmızı Kurdelenin Sırrı” adlı ilk kitabı, toplam yirmisekiz hikâyeden oluşan bir eser olarak, duru bir dille dikkati hemencecik celbediyor.
Akhisar Yeni Asya Gazetesi Temsilcisi İhsan Erdoğan Bey ile Risale-i Nurlar’ı, hatıraları ve Yeni Asya’yı konuştuk.
İzmit Yeni Asya Hanım okuyucularının düzenlediği, Araştırmacı-Gazeteci-İlahiyatçı Yazar Ali Ferşadoğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı ‘Kader Risalesiyle Kadere İmanımızı Tazeleyelim’ konulu seminer, çevre il (Bursa, Düzce, Sakarya) ve ilçelerden gelen genç hanım okuyucuların yoğun katılımıyla İzmit Çamlık Eğitim Ve Kültür Vakfı’nda gerçekleştirildi.
Hizmette geçen bir ömür.
Bu hafta gerçekleştirmeye çalıştığımız küçük, ama bizi çok etkileyen bir projeden bahsetmek istiyorum sizlere.
Kuşların, Üstad Hazretleri’nin hayatında ve Risale-i Nur Külliyatı’nda çok ehemmiyetli olduğunu görüyoruz.
Yüreği ağzında derler ya öyle bir haldeydi.
Son dakikalar yaklaşıyor gibi.
Dalgalarının koyu karanlığı geliyor kulaklarıma.
Cenab-ı Hak, insanı yaratırken sayısız kabiliyet bahşetmiştir.
Hazret-i Rasul-i Kibriya, Eşref-i İbadullahsın,
Dağlar laciverte, griye boyanmış bugün.
Bediüzzaman Said Nûrsî Hazretleri’nin Ayetü’l-Kübra Risalesi’nde, insanın zihnini hayalen kâinatın üstünde gezdirip zerreden şemse kadar küçük büyük ne varsa tevhide dair kör olmayan gözlere gösterip okutturuyor.
İzleyenlere ne kadar da güzel bir görüntü sunar gökkuşağı.
Zaman zaman bazı belgesel kanallarında et yiyen hayvanların hasta olduklarında ya da zehirli bir yılanın ısırmalarında ot yediklerine şahit olmuşuzdur. Bu otlar da rastgele tercih edilmeyip, o hastalığa şifa olanlar seçilmektedir.
Bugün çoğu Müslümanın en büyük sorunu bilgisizce, ilimsizce ve Kur’ânî noktada cahilce “Körü körüne inanmak” ya da neye ve nasıl inandığını bilmeden inandığını zannetmek.